Leonardo da Vinci'nin bilinmeyenleri
Rönesans'ın büyük ressamlarından Leonardo da Vinci, sanat adamı olduğu kadar da bilim adamıydı. Kelimeleri duyduğu gibi yazardı, Latinceyi 40 yaşından sonra kendi çabasıyla öğrenmişti. Ona göre makine icat etmek, resim yapmak, anatomiyi incelemek benzer şeylerdi. Bilimle sanat arasındaki keskin çizginin ressamı Leonardo da Vinci'yi ölüm yıldönümünde bilinmeyen yönleri ile anıyoruz.
Giriş Tarihi: 02.05.2018
13:33
Güncelleme Tarihi: 02.05.2018
13:44
Leonardo da Vinci, yaşadığı yıllardan beri çok yönlü ve sırlarla dolu bir kişilik olarak bilinir. Bu nedenle onun bu ilginç ve gizemli hayatı birçok kişinin ilgisini çekmiş ve farklı açılardan inceleme konusu olmuştur. Leonardo da Vinci'yi ünlü Mona Lisa tablosuyla yani ressam kimliğiyle biliriz. Ancak ressamlığının yanında; filozof, astronom, mimar, mühendis, matematikçi, heykeltıraş, müzisyen, kartograf ve yazardır.
Leonardo 1452'de Floransa yakınlarındaki Vinci köyünde dünyaya geldi. Vinci adı, Vincio Irmağı kenarında yetişen sazdan geliyordu. Öyle ki gerek kodekslerinde, gerek Mona Lisa gibi yapıtlarında soyadını simgeleyen bu sazların girişik desenlerini kullanmıştır. 5-6 yaşındayken bir mimarın yanında çalışmış, ilk hesap, geometri ve yapı bilgilerini bu mimardan öğrenmiştir. 14-15 yaşlarındayken Verrocchio'nun çırağı olmuş, atölyesinde çalıştıktan sonra doğal fenomenlere olan ilgisi büyümüştür. 1472'de ise bağımsız çalışmaya başlamıştır.
Leonardo sanat adamı olduğu kadar bilim adamıydı: sayısız kâğıdı felsefi, bilimsel denemelerle, notlarla dolduran, geometrik, mekanik, anatomik taslaklarla, yazılacak kitap, yapılacak makine tasarılarıyla kaplayan adam; bu notları, saygısız bakışlardan korumak için, ancak ayna karşısında okunabilen ters harflerle yazan, üstelik gizli tutup kimseye göstermeyen-ya da pek seyrek gösteren bir insandı. (Koyré, 2002: 129)
II. BEYAZIT'A BOĞAZİÇİ İÇİN BİR KÖPRÜNÜN PROJESİNİ GÖNDERDİ
Dük Muro'ya yazdığı mektubunda kendisine on konuda hizmet edebileceğini yazan Vinci, bunlardan dokuzunu mühendislik bilgileriyle, onuncu konuyu ise plastik sanatlar olarak belirledi. 1482'de Dük Moro'nun (Dük Ludo-vico Sforza) hizmetine girdi. 1482'de Milano'ya gitti ve on altı yıl boyunca dük Ludovico Sforza'nın himayesinde kaldı.
Dükün sarayında matematikçi Pacioli ile tanıştı, Milano'nun Fransızlarca ele geçirilip düşürülmesine kadar 20 yıl ona hizmet etti. Mühendis, ressam ve yontucu olarak görev yaptı. Venedik'e geçen Leonardo, Türk hücumlarına karşı İzonzo tepelerinde istihkâmlar yapma görevini aldı. Sultan II. Beyazıt'a (1502) Boğaziçi için bir köprünün projesini gönderdi. 1506'da Milano'ya döndü, ilk büyük anatomi kitabını yzdı. 1515'de yorgun ama üretken olarak Fransa kralının davetini kabul eden yaşlı usta, son yıllarını Cloux'da geçirdi. Sağ elinin parmaklarına felç gelen Leonardo, resim ve heykeli bırakarak; park yapmak, sulama kanalları inşa ettirmek gibi eylemlerin plan projelerinde çalıştı. 2 Mayıs 1519'da vefat etti.
İNSANIN MEKANİK İÇYAPISINI ORTAYA ÇIKARMAYA ÇALIŞTI
Çizimleri, düşünceleri ve icatları bizlere Leonardo da Vinci'nin iyi okullarda okuduğunu düşündürüyor olsa da aslında hiçbir zaman okula gitmedi ve tüm eğitimini evde aldı. Dünya üzerinde en fazla replikası yapılmış olan iki resim de (Mona Lisa ve The Last Supper -Son Akşam Yemeği) da Vinci tarafından çizildi. Elden ele dolaşma mevzusu uzun olan el yazmalarının bazıları 19. yüzyılın sonlarında bulundu, çevrildi ve yayımlandı. Kelimeleri duyduğu gibi yazdı, Latinceyi 40 yaşından sonra kendi çabasıyla öğrendi. Bu dildeki geometri, optik, fizik ve tıp kitaplarını okudu.