Dostoyevski'den okunması gereken 10 kitap
Bir Dostoyevski kitabı okumak, bilmediğimiz muazzam bir şehre girmek, bir savaşın gölgesine tanık olmak gibidir. Yaptığı psikolojik analizler ile okurlarını büyüleyen, her bir eserinde farklı karakterleri ile okuyucusunu farklı dünyalara ulaştıran deha Dostoyevski'den okunması gereken 10 kitabı sizler için derledik.
Giriş Tarihi: 11.11.2019
08:24
Güncelleme Tarihi: 11.11.2019
08:26
Büyük yazarın ilk büyük romanı sayılan Budala, Dostoyevski'nin kişinin içsel sorunları ve toplum karşısındaki duruşu temasını en çıplak biçimde ele aldığı yapıtlarından biridir. 1868 yılında tamamlanan Budala'nın kahramanı Prens Mışkin, tıpkı Dostoyevski gibi saralıdır. Tedavi için gittiği İsviçre'den bitkin halde döner. İnsanlardan iyice uzaklaşmış, kendi iç dünyasına kapanmıştır. Mışkin, dış dünyadan kopukluğu ve budalalık derecesinde iyi yürekliliği temsil eder. Eleştirmenlere göre Dostoyevski, Prens Mışkin'in kişiliğinde kendini anlatmıştır.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Dostoyevski'nin parasızlığını anlatan Kumarbaz, korkunç ve amansız bir saplantının öyküsüdür. Dostoyevski'nin ironiyi ve groteski harmanlayarak yarattığı özgün kara mizahın en başarılı örneklerinden olan Kumarbaz, dünyanın her yerinden Roulettenburg adlı kurmaca bir Alman kasabasında bir araya gelen kumar müdavimlerinin hikâyesidir.
Yazarın kendi borcunu ödemek için bir ay gibi kısa bir sürede tamamladığı bu romanda, kendisinden ilhamla yarattığı başkahramanı Aleksey İvanoviç, karamsarlık ve coşkunun gerilim hattında gidip gelir. Dostoyevski, genç adamın başarısız ilişkileri ve harcanan hayatını anlatırken, onda nesneleştirdiği alın yazısı ve özgürlük ikilemini inceledi.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
Beyaz Geceler, isimsiz bir anlatıcının ağzından yalnızlığı ve karşılıksız aşkı dinlediğimiz dört gece ve bir sabahlık yalın bir hikâyedir. Dostoyevski'nin gençlik döneminde yazdığı bu yalın ve lirik öykünün isimsiz, içine kapanık ve hayalci kahramanı, geceleri Petersburg'un kanalları ve caddeleri arasında tek başına dolaşır. Bir köprüde ağlayan Nastenka'yı bulur ve bir adamının elinden kurtardığı genç kıza âşık olur. En farklı Dostoyevski öykülerinden biri olan Beyaz Geceler, 1957 yılında İtalyan yönetmen Luchino Visconti tarafından filme uyarlandığından beri gerçeküstü ve sinematografik anlatımıyla pek çok kez beyaz perdeye taşındı. "Bir Dostoyevski kitabı okumak, bilmediğimiz muazzam bir şehre girmek, bir savaşın gölgesine tanık olmak gibidir."
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…