Arama

Gabriel Garcia Marquez'in hayatını ve yazarlığını geliştiren 13 kitap

Gabriel Garcia Marquez bizi, gerçekle hayalin girdabına sokup, Latin Amerika edebiyatının atmosferi ile büyüledi. Hiç bitmesin dediğimiz öykülerin başkahramanı yaptı. Peki, Marquez'in "Yüzyıllık Yalnızlık" isimli eserini, 18 ay boyunca bir odaya kapanarak yazdığını biliyor muydunuz? Sizler için, büyülü gerçekçiliğin ustası Marquez'in röportajlarından derlediğimiz, hayatını ve yazarlığını geliştiren 13 kitabı derledik.

  • 9
  • 13
Demir Maske - Alexandre Dumas
Demir Maske - Alexandre Dumas

"Fransız Kralı on üçüncü Lui'nin uzun yıllar sonunda ikizleri olur. Çocukların ikisi de erkektir ve birbirlerine çok benzemektedir. Ülkenin geleceği için bu tehlikeli görülür ve çocuklardan biri büyük bir gizlilik içinde herkesten saklanır. Ancak bu büyük sır yıllar sonra bir çok insanın hayatını değiştirecektir. Dartanyan, Athos, Prothos, Aramis, Fuke ve tabii ki Kral Lui ile ikizi demir maskeli Filip'in sürükleyici hikayesi sizleri bekliyor."

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…

  • 10
  • 13
Ses ve Öfke - William Faulkner
Ses ve Öfke - William Faulkner

"Ulysses ve sonra da Ses ve Öfke'yi yirmili yaşlarda okuma maceramın, geleceği olmayan, olgunlaşmamış bir cesaret olduğunu sonradan fark ettim. Daha az önyargılı bir gözle onları yeniden okumaya karar verdim. Ve aslınfa, Joyce'da ve Faulkner'da bana ukala ve anlaşılması zor gelen her şey, korkutucu derece güzel ve yalın bir şeye dönüştü."

Ses ve Öfke yüzyılın klasikleri arasına girmiş bir romandır. Faulkner'ın, kendine özgü yoğun dili ve kurgusuyla, yaşananları, düşünülenleri, yayılan ya da sıkışan duyguları tüm bir atmosfer içinde vermekteki ustalığını doyasıya gösteren bir romandır.

Ses ve Öfke'de, ABD'nin güneyinde yaşayan Compson ailesinin dağılışı farklı bilinçlerle izleniyor. Zihinsel engelli oğul Benjy'nin, suçluluk ve onur duygularıyla azap çeken ağabeyi Quentin'in, sert, mantıklı ve kurnaz diğer erkek kardeş Jason'ın anlatımlarıyla ailede yaşananlar yavaş yavaş açığa çıkıyor. Kız kardeş Candace'ten Jason'ın vasiliğini aldığı yeğeni Quentin'e, zenci hizmetçi Dilsey'den torunu Luster'a pek çok karakterin sahiciliği ve olayların evrensel trajedisi, Faulkner'ın diliyle bir cam kırığı kadar keskin, bir öfke anı kadar yüksek sesli...

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…

  • 11
  • 13
Döşeğimde Ölürken - William Faulkner
Döşeğimde Ölürken - William Faulkner

20. yüzyılın büyük modernist romancılarından William Faulkner'ın yazım tekniğinde radikal bir yeniliği temsil eden, benzersiz bir yapıt. Ölüm döşeğinde olan Addie, kırk mil uzaklıktaki Jefferson mezarlığına, ailesinin yanına gömülmeyi vasiyet eder. Addie'nin tabutunu bir katır arabasına yükleyen Bundren ailesi, sıcakla ve sellerle boğuşacakları uzun bir yolculuğa çıkar. Döşeğimde Ölürken, on beş farklı anlatıcının ağzından anlatılan elli dokuz bölümden oluşur. Ailenin öfke, üzüntü, endişe ve tutku dolu serüveni karakterlerin zihninden geçen akışın ritmiyle birleşir.

Bilinçlilik akışı tekniğini çarpıcı bir yetkinlikle kullanan Faulkner'ın karakterlerinin "gözleriyle sesi kendi içine dönüp ağlayışını dinlemeye koyulmuş gibidir". Düzyazıyı şiirselleştirmekte sıra dışı bir yeteneği olan Faulkner'ın bu romanı, sezgilerin, duyarlıkların, iç seslerin, boşlukların destanıdır.

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…

  • 12
  • 13
Büyülü Dağ - Thomas Mann
Büyülü Dağ - Thomas Mann

Dünya edebiyatının çağdaş klasikleri arasında anılan Büyülü Dağ, tam bir çağ romanıdır. Kişisel deneyimlerinden yola çıkarak yazdığı ve 'zaman' ve 'psikanaliz' üzerine denemelerin de yer yer kendini gösterdiği bu büyük romanın yayınlanmasından sonra Nobel Edebiyat Ödülü'ne değer görülen Thomas Mann, yirminci yüzyıl Alman edebiyatının en önemli adlarından biridir.

Hamburg'lu genç gemi mühendisi Hans Castorp, üç haftalığına kuzenini ziyarete gittiği bir İsviçre sanatoryumunda, kendisinin de tedaviye ihtiyacı olduğunu öğrenerek yedi yıl kalır. Bu süre içinde doktorlar ve hastalar dünyasını, Batı felsefesinin iki kutbunu, platonik bir sevgi serüveninin sarhoşluğu içinde ve yaşayarak tanır. Sanatoryumda kaldığı süre içinde hastalık ve ölüm gibi deneyimlerin ötesinde hayatın mucizesini kavrayan Castorp'un yalın ruhu bir değişim geçirir. Thomas Mann, roman sanatının bütün incelikleriyle yarattığı, ironik bir üslupla sunduğu bu yapıtında, zaman, karşıt kültürler, hastalık, ölüm gibi evrensel temaları işliyor. Birinci Dünya Savaşı öncesinde çağın dünya sorunlarını, bir uygarlığın çöküşünü inceleyen, burjuva geleneğini ve ahlâkını yer yer sertçe, ironik bir dille eleştiren Büyülü Dağ, çağa tutulan bir ayna gibidir.

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…

  • 13
  • 13
Ulysses - James Joyce
Ulysses - James Joyce

Joyce, 1904'te Nora Barnacle adında bir genç kadınla tanışmıştı. (Ulysses, Joyce'un kendi anlatımıyla Nora Barnacle'ı sevdiğini anladığı gün olan 16 Haziran 1904 günü Dublin'de geçer. (Romanın asıl kahramanı bir bakıma Dublin kentidir. Her yıl 16 Haziran günü Dublin'de düzenlenen "Bloomsday" yani Bloomgünü'nde, kitaptaki bölümlerde geçen yerlerin dolaşıldığı turlar düzenlenmektedir.) Konu, özünde son derece yalındır: Öğrenci Stephen Dedalus ile serbest çalışan Yahudi asıllı bir reklam toplayıcısı olan Leopold Bloom'un karşılaştırılmaları.

Ancak asıl anlatılan, bu iki kişinin bireysel kimliklerini aşan daha büyük bir gerçeğin parçası olduklarıdır: Stephen "sanatsal" doğanın, Bloom ise "bilimsel" doğanın temsilcileridir. Öte yandan, bu iki dışlanmış kişilik, hem Joyce hem de birbirleri için de özel bir öneme sahiptirler: Stephen, Joyce'un gençliğinin, Bloom ise olgunluğunun yansımalarıdır; Bloom, Stephen'ın, deyim yerindeyse, "manevi babası"dır vb. Ama kitabın edebiyat açısından asıl önemi, çatısının Homeros'un destanı Odysseia ile simgesel koşutluğundan ve Joyce'un kullandığı değişik teknik ve biçemlerden, özellikle de 18. ve son bölümde Bloom'un karısı Molly'nin düşüncelerinin yansıtıldığı "bilinç akışı"ndan gelir.

Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN