İhsan Oktay Anar'dan "Yedinci Gün"

🔸 Güya okuyor numarası yapıyordu ama bir saat geçmesine rağmen kitabın hâlâ yetmiş ikinci ve üçüncü sayfalarındaydı. İhsan Oktay Anar 🔸 Kitap okumayı çok seviyor olmalısınız! İhsan Oktay Anar 🔸 Ödemesi gereken bütün bedelleri ödediğini düşündüğünden, canı artık çekiliyordu. İhsan Oktay Anar 🔸 Kafasına koyduklarını yapabilmesi için sadece paraya değil, aynı zamanda hürriyete, hür bir ortama da ihtiyaç olduğunu biliyordu. İhsan Oktay Anar 🔸 Aslında kendine ağlıyordu. Çünkü bu dünyada, en büyük haksızlığı yine kendine yapmıştı. Bu yüzden kendinden af dilemeliydi. İhsan Oktay Anar 🔸 Kendini sevmeyen biri, başkasını nasıl sevebilirdi? İhsan Oktay Anar 🔸 Hayatımı şans ve heyecan üzerine inşa ettim. İhsan Oktay Anar 🔸 Çünkü mağlupken mazlum, galipken zalimdiler. İhsan Oktay Anar 🔸 Emin olunuz ki, aşk hakikiyse eğer, masallar da hakikidir ve onların hakiki olduğuna artık inanıyorum. Lütfen bana istediğiniz masalı anlatınız, inanırım. İhsan Oktay Anar 🔸 Her bir cümle onu çocuk gibi sevindiriyor, kitâp bitmesin diye dua ediyordu... İhsan Oktay Anar 🔸 Olmayan bir şahı mat edemeyeceğini anlamıştı. İhsan Oktay Anar 🔸 Çünkü hayatının değişmeyeceğini gayet iyi biliyor, buna da kader diyordu. Zaten kader, bir memurun sabit geliri gibiydi; fiyatlar yükselip alçalsa bile maaş, yani kader değişmezdi. İhsan Oktay Anar 🔸 ... evet, tam o anda ve zamanda, dünyanın en yalnız insanıydı. İhsan Oktay Anar 🔸 Şükür üzereydiler, ama sabır üzere değillerdi. İhsan Oktay Anar 🔸 Aslında kendine ağlıyordu. Çünkü bu dünyada, en büyük haksızlığı yine kendine yapmıştı. İhsan Oktay Anar 🔸 Bu dünya zaten, geleceğe giden bir zaman makinası. İhsan Oktay Anar 🔸 Bu dünya, fikirler âleminin bir taklididir. İhsan Oktay Anar 🔸 Birini çok sevince, incecik bir tülün üzerine sevdiğinin yüzü resmedilmiş de, sen tüm dünyaya o tülün arkasından bakıyormuşsun gibi oluyor... İhsan Oktay Anar 🔸 Artık yoruldum ve yarın dinleneceğim, siz de öyle yapın. İhsan Oktay Anar 🔸 Tabîatın sesini dinlemeye başladı. Seste anlam yoktu ama güzellik vardı. İhsan Oktay Anar