Arama
Kemal Sayar'ın kaleminden 22 alıntı ile Olmak Cesareti
Olmak cesareti, nerede durduğunu, nereye ait olduğunu, nasıl bir dünya tasavvur ettiğini, hiç gizlemeden gösterebilmek demektir. "Olmak, cesaret ister. İçimizdeki boşluktan aşağıya bakabilme cesareti. Muhakkak ki başımız dönecektir. Sendelersek uçurumdan aşağı gideceğiz. Ama bakmazsak hiçbir zaman öğrenemeyeceğiz orada ne olduğunu; bizi bekleyen, bizi biz yapan şey." diyen Kemal Sayar, modern dünyada yalnızlaşan insanın durumunu anlatır. İşte Kemal Sayar'ın kaleminden 22 alıntı ile Olmak Cesareti...
Her geçen gün, ölüme bir gün daha yakınızdır. Kolay mıdır bu gerçekle baş etmek? Kolay değildir elbet ve bu yüzden yiğitlerin mesleğidir 'ölmeden evvel ölmek.'
Bizim ani doyumlara değil hayal kurmaya ihtiyacımız var. Hayal kurmak, gündüz düşlerinde gezinmek sağlam bir benlik oluşumuna ve yeni çözümlere imkan tanır. O halde elimiz telefona uzandığı her seferinde soralım: Neden gizleniyorum ben? Hangi endişeden kaçıyorum? Kendimle baş başa kalıtımda ortaya çıkabilecek gerçeklerden mi?
Normalin standardı olarak kendimizi tanımladığımız, normalliği kendi hayat tarzlarımızı mihver alarak kurguladığımız sürece farklı ve ayrıksı olandan ürkeriz. Alternatif bir dünyanın var olabileceğini kabullenmek, kendi dünya görüşümüzün geçerliliğini iptal etmek anlamına gelebilir diye korkarız.
Baharda tomurcuklanan ağaca savaş açamayız, bir delikanlının kıpırtılı yüreğine, serinleten yağmura ve ısıtan güneşe savaş açamayız. Ve insanların iç dünyalarına savaş açamayız, onun mucizesi oradadır, her birinin diğerinden farklı oluşunda... 'Şükür ki insandan insana fark var. '
İnsan bir yoksunluğa uğramazsa elindeki şeyin kıymetini kolayca unutuyor. Yıldızların sessizliğini dinlemeyenler yazın geldiğini de fark etmiyorlar. İşte o zaman, Nedim ustamızın andığımız dizesindeki coşku bize yabancı bir hal oluyor, şairin toprakla ve mevsimle birlikte kıpırdanışı kalplerimizde yankı bulmuyor.