Arama

Kemal Tahir kimdir? Kemal Tahir'in alıntı ve sözleri...

Romanımıza yerli bir kimlik kazandıran Kemal Tahir, edebiyatımızın en üretken ve gerçekçi yazarlarından biriydi. Edebiyat ile ülkemizin meselelerini, modernleşmeyi, Türk insanının dramı ve devletin içine düştüğü zor durumdan nasıl çıkacağını çözmeye çalıştı. Gelin, Kemal Tahir'den alıntılarla hayatına yakından bakalım.

  • 8
  • 14
Kemal Tahir’e göre milletin vasıfları
Kemal Tahir’e göre milletin vasıfları

"Başından beri bize düşman olanlara kızmıyorum. Dost bildiklerimiz onları geçti çoktan…"
I Kemal Tahir, Yorgun Savaşçı

📌 Kemal Tahir romanlarında aşırı gerçekçi biçimde Osmanlı'nın son devrinden itibaren başlayan modernleşmenin Türk halkını nasıl etkilediğini, yaşanan çözülmeyi, toplumsal ve bireysel dramı anlattı.

📌 Anadolu Ajansı'na açıklamalarda bulunan İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. İsmail Coşkun, usta yazarın eserlerinde merkeze koyduğu milletin vasıflarını şöyle belirtti:

"Kemal Tahir'de iki şey öne çıkar: Bir, Türk toplumu. İki, devlet. Kemal Tahir devleti, toplumsal sorunların çözümünde yegane sorumlu olarak görür. Kemal Tahir'in dünyasında ve edebiyatında devlet çok ciddi biçimde merkezdedir. Kemal Tahir, Türk toplumunun hem geleneksel kültürüne hem tarihsel tecrübesine sık sık atıfta bulunur. Ona göre çıkış her zaman toplumdadır. Kemal Tahir, devlet-toplum ikiliğine girmez. Kemal Tahir'in dünyasında devlet-toplum ikiliği özdeşlik düzeyde vardır. Doğu toplumları, devleti yitirdiğinde çaresiz kalır. Bu sebeple Kemal Tahir'de devlet, merkezi bir role sahiptir. Kemal Tahir, sık sık Türkiye'deki Batılılaşma-modernleşme macerasını, devletin ya da bürokratik kadroların yabancılaşmasını eleştirir."

"Düşünme, dayanma, hayal etme gücümüz ne kadarsa o kadar insanız."
I Kemal Tahir, Kurt Kanunu

📌 Edebiyat ile ülkemizin meselelerini, modernleşmeyi, Türk insanının dramı ve devletin içine düştüğü zor durumdan nasıl çıkacağını çözmeye çalıştı.

📌 Eserlerinde Osmanlı dönemi, Meşrutiyet ve Cumhuriyet dönemi, tek parti iktidarı, köy enstitüleri ve Asya tipi üretim tarzı gibi konuları da ele aldı.

📌 "Esir Şehir İnsanları" romanını, 1953'te Nurettin Demir ismiyle İstanbul gazetesinde yayınlandı.

📌 Köy romanlarının ilk örneği olarak görülen Göl İnsanları, Kemal Tahir'i romancı olma noktasında cesaretlendirirken, Tahir'in ilk romanı 1955'te kaleme aldığı Sağırdere oldu.

📌 Tahir, 1960'tan sonra tamamen edebiyata yöneldi ve hayatını romanlarından elde ettiği gelirle sürdürmeye başladı.

Hangi edebiyatçı, neden hapis cezası aldı?

  • 10
  • 14
Kemal Tahir’in eserlerinin en önemli özelliği
Kemal Tahir’in eserlerinin en önemli özelliği

"Bizim yorgunluğumuz gövdemizde değil, ruhumuzda olsa gerek…"
I Kemal Tahir, Yorgun Savaşçı

📌 Kemal Tahir'in eserlerinin en önemli özelliği tarihsellik üzerine kurulmuş olmasıdır. Osmanlı'nın başlangıcından 1940'lara kadar bir Türkiye fotoğrafı çıkarılır.

📌 Anadolu Ajansı'na açıklamalarda bulunan akademisyen ve yazar Prof. Dr. Kurtuluş Kayalı, Kemal Tahir'in tarih okuyuculuğunun diğerlerinden farklı olduğunu belirtir:

"Türkiye'de tarih üzerine konuşan insanların mevcut düşüncel odaklardan birine bağımlı olarak konuştuklarını görmek mümkün. Kemal Tahir tarih üzerine konuşmaya başladığı zaman, Türkiye'deki mevcut hiçbir düşünsel odağın sözcüsü olarak konuşmadığını görmemiz mümkün. Türkiye'de herkes alternatif tarzda bir tarih okumaya başlıyor. Resmi tarihe yönelik eleştiri bir başka alternatif tarihi gündeme getiriyor. Mesela Kemal Tahir'in yaklaşım tarzında belki de başından itibaren bu çerçevelerin dışında bir tarih okuma eğilimi yönelimi var."

  • 11
  • 14
Yerli bir kimlik kazandırmak için mücadele etti
Yerli bir kimlik kazandırmak için mücadele etti

"Dağa taşa bakarsın, Allah'ın gücünü unutmazsın. Ormanların yeşili, dağların esintisi yüreğini temizler, ıssızda, canın çekse de kötülük edemezsin."
I Kemal Tahir, Devlet Ana

📌 Kemal Tahir'in en önemli eserlerinden biri olan Devlet Ana, ilk başta bir film tasarısı olarak kaleme alındı. Sonraki yıllarda bu eser romana doğru evrildi.

📌 Eserin hazırlık aşamasında yazarı ziyaret eden İsmet Bozdağ, masasının üstünde ve etrafında pek çok makale ve kitap olduğunu, bunların içinden yazarın aldığı 3 bin sayfalık nottan romanı oluşturduğunu belirtti.

📌 Eserin ismi önce "Osmanlı Çekirdeği" veya "Derin Geçit" olarak düşünülse de 1967'de "Devlet Ana" adıyla yayınlandı. Bu roman hem edebiyat dünyasında hem de gündemde büyük bir yankı uyandırdı.

🔸

📌 Romanımıza yerli bir kimlik kazandırmak için hayatı boyunca mücadele veren Kemal Tahir, Devlet Ana kitabına ilişkin verdiği bir röportajda, şunları kaydetti:

"Romanda romancının kendi başına yapacağı çalışmaya gelince, burada, gerçekçi roman için, bilhassa böyle tarihin belli döneminden hareket ederek o dönemdeki köklerden bugünün insanını belirlemeye çalışan ve gelecekteki insanın nasıl davranabilir olduğunu araştırmaya çalışan bir yazar için, böyle özel bir çalışma zorunludur.

Biliyorsunuz, yeterli tarihsel, sosyal ekonomik araştırmalar yapılmamıştır, bizim memlekette. Yapılmışsa bile kolayca ele geçmez, dağınık yapılmıştır. Bunları toplayıp, bunlardan gereğince faydalanmak belli bir ortamda bunlarla meşgul olan bir yakın arkadaş grubu bulamamak, sanatçıya, kendi işini kendi yapma zorunluluğunu da yüklüyor.

Bu sebepten, sanatçı böyle bir tarihi kesit aldığı zaman, yani insanların tarihleriyle sosyal münasebetlerini aldığı zaman, birtakım araştırmaları tıpkı demeyeyim, kısmen bir bilim adamı gibi araştırmak zorunda kalıyor. Bu da benim kendi şahsi fikrimdir, belki de benim bir özelliğimdir."

  • 12
  • 14
Kemal Tahir’in roman anlayışı
Kemal Tahir’in roman anlayışı

"Kurdun öfkelendiğini anlarsın. Demek insana yakınlığı var. Yılanın öfkesi anlaşılmaz!"
Kemal Tahir, Kurt Kanunu

📌 Kemal Tahir, romanlarında okuyucuya vermek istediği fikir "kurtuluş reçetesinin Batı'da olmadığı kendi öz değerlerinde olduğu"ydu.

📌 Bu minvalde Bir Mülkiyet Kalesi, Yorgun Savaşçı, Esir Şehrin İnsanları, Esir Şehrin Mahpusu, Kurt Kanunu romanlarında modernleşen halkın dramına problematik biçiminde odaklandı.

🔸

📌 Kemal Tahir, eserlerinin temeline insanı koyduğunu ve edebiyat anlayışının tek insanın dramına dayandığını da söyleyerek, roman anlayışını şöyle açıklamıştı:

"Roman anlayışım, toplumun tarihsel gelişi içinde drama çatmış tek insana dayanır. Drama çatmış insanın kendisiyle ve çevresiyle boğuşmasını derinlemesine inceledikçe, Anadolu Türk insanının geleceğine, bu insanın dünya insanlığını zenginleştirecek özel cevhere sahip olduğuna güvenim artmıştır.

Bence insan dramı, insanın kapana kısılmış gibi göründüğü yerde vardır. Buradaki kıstırılmışlık, insanın dış itmeler kadar kendi kendini itmesiyle meydana gelmiştir. Ayrıca bu kapan, hiçbir çıkış noktası kalmamış, kesin bir kader de değildir.

Tersine, bütün insanlar gibi drama çatmış insan için bile dört yanı alabildiğine açıktır. Çünkü kıstırılmak karşı durulmaz bir kader haline geldi mi, orada söz konusu olan insan dramı değil, çaresizliktir."

🔸

📌 Kemal Tahir, "Notlar"ında Anadolu insanını ise şöyle anlatır:

"Doğrusu Dostoyevski gibi şöyle demektir: 'Anadolu Türk'ünü, çok zaman işlediği kötülüklerle değil, ruhunun derinlerinde acı çeken büyük insanlığıyla ölçmeli. Yolumuzu aydınlatacak şaşmaz ışık bu acı çeken insanlığımızdır."

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN