Öğretmen kimliği ile ışık saçan edebiyatçılarımız
Yazdıkları eserleri zevkle okuduğumuz edebiyatçılarımızın, edebi yönlerinin haricinde bir de mesleki kimlikleri var elbette. En kutsal meslek olarak sayılan öğretmenlik, edebiyatçılarımız arasında da oldukça yaygın. Peki, eğitimci kimliği ile hayatlarımıza yön vererek ışık saçan "edebiyatçılarımız kimlerdir?", "eğitim sistemi konusunda ne düşünürler?" ve "öğrencilerinin gözünde nasıl bir öğretmenler?", tüm bu soruların cevabını siz Fikriyat okurları için araştırdık.
Giriş Tarihi: 31.12.2019
17:16
Güncelleme Tarihi: 31.12.2020
08:48
Nazım Hikmet'in gözünden Yahya Kemal'in hocalığı
"Yahya Kemal ölmüş. Büyük şair. Hocalarımdandı da, hem de çok şey öğrendiğim hocalardan. 73 yaşındaymış. Bir hayli zaman uyuyamadım. Yahya Kemal gençliğimdi biraz da."
Tanpınar, Yahya Kemal isimli eserinde hocasının Darülfunun'daki hocalık yaptığı zamanlara da değinir. Tanpınar, eserindeYahya Kemal'in Paris'ten döndükten sonra öğrencileri ile birlikte İstanbul'un semtlerini gezdiğini ve bu gezintilerde İstanbul'u öğrencileriyle yeniden keşfettiğini aktarır.
Dindar bir nesil yetiştirmede öğretmene düşen rol ve Mehmet Akif’in hocalığı
Mülkiye Mektebi'nde Muallim Naci'nin öğrencisi olan Mehmet Akif, fakültede Baytar Mektebi'nden mezun olduktan sonra Orman ve Maadin ve Ziraat Nezareti'nde memur olarak iş hayatına başladı. Mehmet Akif'in, 1908'de Darülfünun'un Edebiyat Fakültesi'nde Osmanlı Edebiyatı Müderrisliğine tayin edilmesiyle öğretmenlik serüveni başladı. Dönemindeki aydınlar arasında Arapçayı en iyi bilen kişi olmasından ötürü aynı zamanda Arap edebiyatı ve tercüme usulüyle ilgili dersler de verdi.
Akif'e göre ideal öğretmen nasıl olmalıdır?
Mehmet Akif Ersoy'un Safahat Eserinde Öğretmen Modeli adlı çalışmada, araştırmacı Zülfü Demirtaş tarafından Akif'in Safahat'ta ortaya koyduğu ideal öğretmen modeli incelenmiştir. Bu çalışmaya göre, Akif eserinde kendine özgü bir öğretmen modeli geliştirdi. Safahat'ta ise bu öğretmenin nitelikleri; İslam dinini iyi bilen, manevi değerlere saygılı, vatan ve millet sevgisi taşıyan Türkçeye sahip çıkan, edepli, liyakatlı, ahlaklı olarak metnin arka planında sıralanmıştır. Zira Akif'e göre dindar bir nesil yetiştirmek için en önemli görev öğretmenlere düşmektedir.
Görüldüğü üzere dindar bir nesil yetiştirmede en önemli rolü öğretmene biçmiştir Akif ve gelecek nesiller onların ışığıyla aydınlanacaktır.
“Başöğretmen” Rıfat ılgaz
"Hababam Sınıfı" romanıyla tanınan Rıfat Ilgaz, öğretmen edebiyatçılarımızdan biridir. Romanın bu kadar sevilmesinin arka planında Rıfat Ilgaz öğretmen kimliğinin payı büyüktür elbette.
Rıfat Ilgaz, ortaokuldayken liseye devam edip üniversite okumak istemesine ve öğretmenlerinin bu konuda onu desteklemesine rağmen babasının vefatı nedeniyle Kastamonu Muallim Mektebi'ne girdi. Mezun olduktan sonra Gerede ve Akçakoca'da ilkokul öğretmenliği yaptı. Daha sonra Gümüşovaya'ya başöğretmen olarak atandı.
Öğretmenlik yapmasına engel olan verem hastalığı
1936'da Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü Edebiyat bölümüne girerek 1938'de mezun oldu. Fakat büyük bir talihsizlik yaşayan Rıfat Ilgaz, mezuniyetinden sonra Adapazarı'na atanmasına rağmen vereme yakalandığı için öğretmenlik yapamadan buradan ayrıldı ve İstanbul Yakacık Sanatoryumuna yattı.