Arama

Osmanlı klasik şiirinin kurucu şairleri

Osmanlı kültürü saf Arap ve dini tesirlerden kaynaklanmamış, Acem kaynaklarından da beslenmiştir. Osmanlı şiiri de dünyanın en zengin şiirlerinden biridir. Eski Türk şiiri formları daha çok halk şiirinde muhafaza edilmiştir. Osmanlı klasik şiirinin kurucuları Ahmedi, Şeyhi, Atayi, Necati bilhassa Ahmed Paşa gibi büyük şairlerdir.

  • 18
  • 24
Leskofçalı Galib Bey
Leskofçalı Galib Bey

Leskofçalı Galip, yetiştiği dönemde, divan geleneğini sürdürenler arasında en başarılı ozan olarak bilinir. Şiirlerinde, divan geleneği gereğince tasavvuf, bilgelik, sevgi konuları işlenir. Yer yer yüzeysel kalan şiirlerinde uyum, söyleyiş kolaylığı başlıca özelliğidir. Çağında olduğu gibi, ölümünden sonra da, Divan geleneğine bağlı şairleri etkilemiştir. Şiirleri bir Divan'da toplanmıştır.

  • 19
  • 24
Ziya Paşa
Ziya Paşa

Ziya Paşa, Namık Kemal ve Şinasi'yle birlikte, Tanzimat'la başlayan "Batılılaşma" hareketinin etkisinde gelişen Batılılaşma Dönemi Türk edebiyatının ilk aşamasını oluşturan üç yazardan biridir. Ziya Paşa Türk edebiyatının kendi geleneğine sahip çıkmasını istemiş, şiir ve yazı dilinin halkın dili olması gerektiğini savunmuştur. Fransız İhtilali'nin getirdiği düşüncelerden etkilenmiş ve şiirlerinde Divan şiir biçimleriyle hak, adalet, uygarlık, hürriyet gibi temaları işlemiştir.

  • 20
  • 24
Namık Kemal
Namık Kemal

En önemli özelliklerinden biri, Türk şiirini Divan şiirinin etkisinden kurtarmaya çalışması. "Vatan Şairi" diye de isimlendirildi. Tiyatroya özel bir önem verdi, altı oyun yazdı. Bir yurtseverlik ve kahramanlık oyunu olan Vatan Yahut Silistre, Avrupa'da da ilgi uyandırdı ve beş dile çevrildi. İlk romanı "İntibah" 1876'da yayınladı. Ruhsal çözümlemelerinin, bir olayı toplumsal ve bireysel yönleriyle görmeye çalışmasının yanı sıra, dış dünya betimlemeleriyle de İntibah Türk romanında bir başlangıç sayılır. Romanı ve tiyatroyu toplumsal yaşama soktuğu gibi, edebiyat eleştirisini de Türkiye'ye ilk getiren kişilerden biri oldu. En önemli eleştiri eserleri Tahrib-i Harâbât ile Takip. Siyasal ve toplumsal sorunlardan edebiyat, sanat, dil ve kültür konularına dek çok çeşitli alanlarda yazdığı makalelerin sayısı 500 kadar.

  • 21
  • 24
Abdülhak Hamid
Abdülhak Hamid

Abdülhak Hamit Tarhan, Tanzimat dönemi Türk edebiyatında belirginleşen "eski -yeni" sancısı bağlamında divan şiirini gerek biçim gerekse içerik açısından "kesin bir dille" reddeden ilk önemli sanatçıdır. Hamit, Türk şiirinin kendine özgü bir kimlik kazanması gerektiğini her fırsatta dile getirmiş bunun en somut örneklerini de kendi eserlerinde vermeye çalışmıştır. Özellikle vezin ve kafiye konusunda divan şiirinin getirdiği tüm sınırları reddederek serbest bir tavır sergilemiştir. Örneğin; beyit hâkimiyeti onun şiirinde tamamen kırılmış ve anlam takip eden alt dizelere kadar yayılmıştır.

  • 22
  • 24
Mehmed Akif Ersoy
Mehmed Akif Ersoy

1873 yılında İstanbul'da doğmuş olan Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Marşı'nı kaleme almış olan büyük şairimizdir. Eserlerde günlük konuşma dilini başarıyla kullanmıştır. Akla gelen her şeyi şiirleştirebilme yeteneğine sahiptir. Örneğin doktorla olan konuşmalarını bile şiir şeklinde ifade edebilmiştir. Gerçek adı Mehmet Ragif olan şair, vatan şairi ya da milli şair olarak tanınmaktadır. Sırat-ı Müstakim ve Sebül'ür Reşat dergilerini çıkarmıştır. Kurtuluş Savaşı sırasında milletvekilliği yapmıştır. Asıl mesleği veterinerlik olan şair Arapça, Farsça ve Fransızca bilmektedir. Şiirlerini topladığı Safahat adlı eseri yedi ciltten oluşmaktadır. 17 Şubat 1921'de yazdığı İstiklal Marşı, 12 Mart 1921 tarihinde meclis tarafından milli marşımız olarak kabul edilmiştir. 27 Aralık 1936 tarihinde İstanbul'da vefat etmiştir. Kabri Edirnekapı Mezarlığı'nda bulunmaktadır.

Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem;
Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem.
Biri ecdadıma saldırdı mı, hatta boğarım! ...

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN