Şehir hayatı divan şiirinde nasıl yer aldı?
Edebi eserler de diğer sanat eserlerinde olduğu gibi şehir hayatına dair izler taşır. Bu izlerin en canlı biçimde görüldüğü alanlardan biri de divan şiiridir. Şehirdeki kültür ve medeniyet ile yoğrulan divan edebiyatçılarının kaleminde "şehir" kavramı ve hayatı nasıl yer almıştır? Sosyal hayata dair hangi ipuçlarıyla divan şairinin beyitlerindeki şehir bize nasıl göz kırpar? İşte örnek beyitler üzerinden divan şairinin şehri...
Giriş Tarihi: 28.04.2020
14:58
"Alınsa kaşlarına aceb olmaya gönül Bir şehr alınur ey kamer iki güvah ile"
Necati
"İnsan gönlünü senin kaşlarına kaptırırsa, buna şaşılmaz. Çünkü ey ay yüzlü sevgili, bir şehir, iki şahit ile alınır."
Divan edebiyatında sıkça kullanılan terimler
Şehirlerin iki şahit eşliğinde alınması
"Ruhlarunla n'ola gönül alsan İki şahidle alınur bir şehr"
Emri
Ey sevgili yanaklarında benim gönlümü buna şaşılmaz çünkü bir şehir iki şahit ile alınır.
15. yüzyıl şairi Necati ile 16. yüzyıl şairi Emiri sevgilinin kaşlarına ve yanaklarına gönüllerini verdiklerini söylüyorlar. Bu durum bir şehrin iki şahit ile alınmasına benzetilmiştir. Aynı zamanda sosyal hayata dair bir gelenek bu beyite yansımıştır.
Osmanlı hukukunda harp sonrası bir şehrin teslim alınışı ancak iki şahidin hazır bulunması ile gerçekleşmekteydi. Şehrin bütünü ile yer değiştirmesi şahitlerin huzurunda olabiliyordu. Mecazi unsurlarla süslü olan beyitin alt yapısında toplumsal bir hakikat yatmaktadır.
Divan şiirinde gönüle benzetilen şehir
"Geldügince gam gönül mülkine can karşu çıkar Nice izzet itmesin bir memleket sultanıdur"
Necati
Gam (aşk) gönül ülkesine geldiği zaman, can karşılamaya çıkar, çekip gider. Nasıl saygı göstermesin ki o bir memleket sultanıdır.
Divan şiirinde şehir kavramı en çok gönüle benzetilmiştir. Gönül aşk ülkesinin baş kentidir.
Askerlerin şehri koruması
"Olmasa bir asker el-hasıl mui'-i şehriyar Şehr olur viran gelür hal-i re'ayaya halel"
Şeyh Galib
Eğer bir asker ülkenin yöneticisine itaat etmezse, şehirler yıkıma uğrar; ülke vatandaşlarının hali perişan olur.
Şeyh Galib bu beyitinde sosyal bir gerçeğe işaret etmektedir. Ülkelerin güvenliğini koruyan askerlerin itaatten çıkıp isyana sürüklenmelerinin şehirleri yıkıma uğratacağına işaret etmiştir.
Şehirleşmeyle birlikte gelen medeniyet
Medeniyetin şehirleşme ile birlikte temeli atılır. Nevizade Atayi ise şehirleşmeyi beyitinde şu şekilde açıklar:
"Olalı şehr-i Medeni vatanı Oldı bi'ta-b' her insan medeni"
Medine şehri vatan olduktan sonra her insan kendiliğinden medeni oldu.
Klasik edebiyatımız şehir kültürünün etkisi ile gelişmiştir. Genel itibarıyla klasik edebiyat metinlerinin muhatabı şehirler ve şehirlilerdir.