Arama

Sessiz bir vedanın öyküsü: “Sessiz Gemi” şiiri

'Sessiz Gemi' Yahya Kemal'in en çok bilinen ve sevilen şiirleri arasında yer alır. Her daim ölüm teması ekseninde irdelenen Sessiz Gemi şiiri, arkasında çok özel bir hikayeyi barındırıyor. Halide Edip, 1949 yılındaki bir yazısında Yahya Kemal ve Nazım Hikmet'ten devrimizin en büyük iki şairi olarak bahseder. Peki Sessiz Gemi'nin bu çok özel hikayesinde, Yahya Kemal ve Nazım Hikmet'in yollarını kesiştiren nedir?

  • 11
  • 15
"Artık vapur giderken iskeleden mendil sallamalar, ağlamalar…"
Artık vapur giderken iskeleden mendil sallamalar, ağlamalar…

"1916 yılından 1919 yılına kadar bir kadına deli gibi aşık oldum. Bu kadın yazın adada otururdum. Ben de orada idim. Deli divane olmuştum. Sonbahar'da Nişantaşı'ndaki evini düzenlemek için İstanbul'a inerdim. 1916 Sonbaharı'nda yine İstanbul'a iniyordu. Ben müthiş muzdariptim. Artık vapur giderken iskeleden mendil sallamalar, ağlamalar…O gidinceye kadar Ada dopdolu idi…Gider gitmez benim için boşalıverirdi…"

  • 12
  • 15
Yıllar sonra kesişen yollar
Yıllar sonra kesişen yollar

İşte inanıldığı üzere, Yahya Kemal'in ünlü şiiri Sessiz Gemi, büyük aşkı Celile'nin vapurla adadan ayrılıp İstanbul'daki evine dönerken yaşadığı hisleri anlatır.

Yoğun bir şekilde yaşanan bu sevgiye rağmen, ikilinin ilişkisi daha fazla uzun sürmez ve ayrılırlar. Yahya Kemal ve Celile Hanım'ın ayrılan yolları, yıllar sonra hüzünlü bir şekilde yeniden kesişir. Galata Köprüsü'nde Celile Hanım'a rastlayan Yahya Kemal, çok istemesine rağmen sevdiği kadının yanına gidemez.

  • 13
  • 15

Araştırmacı Haluk Oral, Tarih dergisinin Temmuz sayısında, yıllar sonra Nazım Hikmet'in Yahya Kemal'in vefatı üzerine eşine Moskova'dan yazdığı hiç yayımlanmamış mektubu okurlarla paylaştı. Bu mektupta şunlar yazılıydı:

  • 14
  • 15
Yahya Kemal'in vefatı ardından
Yahya Kemal’in vefatı ardından

"Canım karıcığım. Dün gece radyoda dinledim: Yahya Kemal ölmüş. Büyük şair. Hocalarımdandı da, hem de çok şey öğrendiğim hocalardan. 73 yaşındaymış. Bir hayli zaman uyuyamadım. Yahya Kemal gençliğimdi biraz da. Büyük şair, usta. Telgraf çekeyim dedim… Kime? Ne tuhaf şey ne garip hâldeyim, Yahya Kemal'in ölümünden duyduğum acıyı, halkıma bildirmek için telgraf çekecek adresim yok. İşte böyle. Hava bu sabah açtı. Günlük güneşlik. Senaryoya başlayacağım. Kafam bomboş, yüreğim keder dolu ağzına kadar, böyle bir ruh hâliyle senaryo yazmağa başlamak nasıl olacak bilmiyorum, ama başkaca çarem de yok, çalışmak lâzım, yaşamak için değil, unutmak için, dalıp dalıp gitmemek için, düşünmemek için kötü kötü. İşte böyle gülüm. Kusura bakma, senden uzaklık, sensizlik başta, muhacirlik, hattâ benimkisi gibi kardeş evinde de olsa, sevdiğim, inandığım bir dünyada da olsa, yazdımdı ya, ölümden beter. İşte böyle, ömrüm seni sevmekle nihayet bulacaktır. Rahmet Yolları Kesti'nin Fıransızcasını aldım. Hasretle."

  • 15
  • 15

Yahya Kemal'in Sessiz Gemi isimli şiiri ana tema itibariyle yalnızca ölüme yazılmış bir şiir olarak düşünülmüştür. Oysa ki bu şiirin arkasında sevdiği kadının gidişini izleyen çaresiz aşık Yahya Kemal vardır. Celile Hanım vapura binip "sessiz gemi"si ile giderken arkasından ne bir mendil ne de kol sallayabilmiştir ünlü şair. Şiirde ölüm teması da elbette mevcuttur fakat bu hikayeyi öğrendikten sonra şiiri bu gözle okumak okuyucuya daha anlamlı gelir.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN