Arama
Üç ayların edebiyatımıza yansıması
İslam dünyasına her yıl manevi iklimler getiren ve Ramazan ile sonlanan mübarek üç aylar, asırlarca Müslümanların hayatında önemli bir yer tuttu. Yalnızca dini hayatımızda değil, sosyal hayatımızda da ayrı bir değeri vardı. Osmanlı döneminde yaşayan şairler, bu mübarek aylarda yer alan kandiller ve özel gecelerin manevi atmosferini şiirlerine taşıdı. Bu şiirler kimi zaman bestelenerek kandillerde okundu kimi zamansa müstakil eserlerde yer aldı. Hz. Peygamber'in (sav) Mirac hadisesini konu alan Miraciyyeler bunlardan yalnızca biriydi. Gelin Miraç Kandili'ni yaşadığımız bu mübarek günde, üç ayların edebiyatımıza nasıl yansıdığına bakalım…
"Kaşların zülf-i perişanın altında gören
Şeb-i kadre içre sücud etdi sanır iki nihal"
Nadiri
↪ Senin kaşlarının altında dağınık saçlarını gören, sanki iki fidan boylu güzel, kadir gecesi içinde secde etti sanır.
"Seher-i ıyd celî maşrık -ı ruhsârında
Leyle-i kadr hafî zülf-i siyah-fânunda"
Nedîm
Bayram günü, açıkça yüzünün doğusunda belirdi. Kadir gecesi senin siyah renkli saçlarının siyahında gizlidir.
"Zâtî yire melekler iner Leyl-i Kadrde
Girürse gönlüme bu gice yeridür o yâr""
Zâtî
↪ Ey Zati! Kadir Gecesi'nde yere melekler iner, o yar bu gece gönlüme girerse tam zamanıdır.
"Kevkeb-i devlet ü baht oldu münevver bu gece
Ki sa'âdet günüdür bize musahhar bu gece"
Şeyhi
↪ Bu gece mutluluk ve talih yıldızı parladı. Çünkü bu gece bizim için ele geçirilmiş saadet günüdür.