Yunus Emre Şiirleri: Anlamlı, Tasavvufi En Güzel Yunus Emre Sözleri
Şiirleri ile Anadolu'yu mayalayan en önemli isimlerden olan Yunus Emre, edebi hafızamızda çok önemli bir yer tutar. Karacaoğlan ile beraber Türkçe'nin süt dişleri olarak anılan Yunus, şiirlerini Allah sevgisi etrafında kaleme alır. Yazılması üzerinden asırlar geçmesine rağmen Yunus Emre şiirleri ve sözleri okuyucular tarafından sıklıkla okunmakta, bestelenerek okunmaktadır. Sizler için Yunus Emre şiirleri ve Yunus Emre sözlerini derledik.
Giriş Tarihi: 02.11.2022
12:12
Güncelleme Tarihi: 21.11.2024
10:04
Allah Sana Sundum Elim
Sensin kerim, sensin rahim, Allah sana sundum elim Senden artık yoktur emin, Allah sana sundum elim Ecel geldi vade erdi, bu ömrüm kadehi doldu Kimdir ki içmeden kaldı, Allah sana sundum elim Gözlerim göğe süzüldü, canım göğüsten üzüldü Dilim tetiği bozuldu, Allah sana sundum elim Üş biçildi kefen donum, Hazret'e yönelttim yönüm Acep nice ola halim, Allah sana sundum elim Urdular suyum ılıdı, kavim kardeş cümle geldi Esen kalsın kavim kardeş, Allah sana sundum elim Geldi salacam sarılır, dört yana sala verilir El namazıma derilir, Allah sana sundum elim Salacamı getirdiler, makberime yetirdiler Halka olup oturdular, Allah sana sundum elim Çün cenazeden şeştiler, üstüme toprak saçtılar Hep koyubeni kaçtılar, Allah sana sundum elim Yedi Tamu, sekiz Uçmak, her birinin vardır yolu Her bir yolda yüzbin çarşı, Allah sana sundum elim Geldi Münker ile Nekir, her birisi sordu bir dil İlahi Sen cevap vergil, Allah sana sundum elim Görün acep oldu zaman, gönülden eyleniz figan Ölür çün anadan doğan, Allah sana sundum elim Yunus tap uzat bu sözü, Allahına dutgıl yüzü Didardan ayırma bizi, Allah sana sundum elim
Yusuf Bulunur Ken'an Bulunmaz
Bir ne derttir ana derman bulunmaz Ya bu ne yaredir zahmı belirmez Yitürdüm Yusuf'um Ken'an elinde Yusuf'um bulundu, Ken'an bulunmaz Beyim arif isen, var sen yolunca Bunda başlar yiter, kanlar sorulmaz Manisiz kişiden hiç nesne gelmez Kovası yok kuyudan su çekilmez Kuyu cismindürür mani kovası Çekerler kovayı suyu belirmez Erenler kapısı, mürüvvet kapısı Sıtk ile gelenler, mahrum gülünmez Yunus bu manide gark oldu gitti Geri gelmekliğe aklı belirmez
Şol Göz ki Seni Gördü
Şol göz ki Seni gördü, ol neye nazar etsin Şol can ki Seni duydu, tende ne karar etsin Aşkına düşen aşık, derdine yanar dün gün Vaslındır ana derman, hekim ne tımar etsin Aşkın ezeli Hacem, yoklukta komuş varın Bu remzi duyan aşık, yokluğu şikar etsin Sen bir gani sultansın, canlar içinde cansın Vasfın kaleme gelmez, dil kanda şümar etsin Gerçek Şaha kul olan, gönlünü Sana veren Seni kendinde bulan, kanceru sefer etsin Bu çeşniyi tadana, kim ne vereler kana Derdine düşen cana, hekim ne tımar etsin Bu sırrı duyan kani, ger aşık ise canı Açıldı gevher kanı, alana haber etsin Çün aşkın ola emelim, sürüle gönülden gamım Vaslına eren bir dem, bin canı nisar etsin İmdi ki Yunus kalmış Hazret'e yüzü kara Bir nesnesi yok müflis, neyile bazar etsin
Şol Cennet'in Irmakları
Şol cennet'in ırmakları Akar Allah deyu deyu Çıkmış İslam bülbülleri Öter Allah deyu deyu Salınır Tüba dalları Kur'an okur hem dilleri Cennet bağının gülleri Kokar Allah deyu deyu Kimi yiyip kimi içer Hep melekler rahmet saçar İdris Nebi hulle biçer Biçer Allah deyu deyu Altındadır direkleri Gümüştendir yaprakları Uzandıkça budakları Biter Allah deyu deyu Aydan arıdır yüzleri Misk ü amberdir sözleri Cennet'te huri kızları Gezer Allah deyu deyu Hakka aşık olan kişi Akar gözlerinin yaşı Pür nur olur içi dışı Söyler Allah deyu deyu Ne dilersen Hak'tan dile Kılavuzla gir doğru yola Bülbül aşık olmuş güle Öter Allah deyu deyu Açıldı gökler kapısı Rahmetle doldu hepisi Sekiz cennet'in kapısı Açılır Allah deyu deyu Rıdvan-dürür kapı açan İdris-dürür hülle biçen Kevser şarabını içen Kanar Allah deyu deyu Miskin Yunus var Yarına Koma bu günü yarına Yarın Hakk'ın divanına Varam Allah deyu deyu
Şol Benim Şeyhimi
Şol benim Şeyhimi görmeğe kim gelir Zevk ile safalar sürmeğe kim gelir Şeyhimin illeri, uzaktır yolları Açılmış gülleri dermeğe kim gelir Şeyhimin özünü, severim sözünü Ol mubarek yüzünü, görmeğe kim gelir Şeyhimin ilini, sorarım evini Ol sebepli elini öpmeğe kim gelir Şeyhimin ilinde, asası elinde Şeyhimin yolunda, ölmeğe kim gelir Aht ile vefalar, zevk ile safalar Bu yolda cefalar çekmeğe kim gelir Şeyhimim şem'ine bu canım pervane Saladır aşıklara, yanmağa kim gelir Hak için malını, hep vere varını Aşk için arını, atmağa kim gelir Şehidin donunu, yumazlar kanını Dost için canını vermeğe kim gelir Ah ile göz yaşı, Yunus'un haldaşı Zehrile pişen aşı, yemeğe kim gelir