İslam’da gaza, cihad, fetih ve şehadet kavramları
Fani dünyada yaşam mücadelesi verirken, huzur ve barış içinde yaşayabilmek için akıl, ilahi vahiy ve peygamberler bize rehberlik eder. Akıl, doğru işlerde ve hakka uygun olarak kullanılmadığı; ilahi vahiy ve peygamber gibi anlamı yüce kavramlar doğru anlaşılmadığı zaman hedefe ulaşılamaz; güven ortamı sağlanamaz. İslam'da gaza, cihad ve fetih kavramları hakkında kısa, anlaşılır bilgiler derledik.
✔ Anlaşılır şekilde cihad kavramını açıklamak istersek; haksız bir saldırı, yok etme, sömürme ya da zulmetme mücadelesi değil; Allah yolunda harcanan emeğin, Hak uğrunda verilen mücadelenin adıdır demek çok doğru bir tanım olacaktır. Nitekim Kur'an-ı Kerim'de de müminler bu ifade yönünde bilgilendirilmişlerdir.
Peygamberimiz buyuruyor ki, "Allah, sadece kendi yolunda cihad etmek ve kelime-i tevhidi doğrulamak üzere sefere çıkan kimseyi cennete sokmaya veya çıktığı evine sevap ve ganimet ile döndürmeye kefil olmuştur."
Buhari, Tevhid, 28
"Müşrikler ile mallarınız, canlarınız ve dilleriniz ile cihat edin." (Ebû Dâvûd, Cihâd, 17, III, 22, No: 2504; Ahmed, III, 124; Nesâî, Cihâd, 3, VI, 7.)
✔ Yüce Rabbimiz, Kur'an-ı Kerim'de Allah'a ve Resulüne iman eden kimselerin mallarıyla ve canlarıyla Allah yolunda cihad ettiklerini anlatmaktadır. Peygamberimiz de "Ellerinizle, dillerinizle ve mallarınızla cihâd ediniz!" buyurmaktadır.
✔ Bu ayet ve hadis göstermektedir ki; cihâd, sadece canı feda etmekle değil, kimi zaman elle, kimi zaman dille, kimi zaman da malla hakka hizmet etmekle olur.
✔ Eski sözlüklerde dar anlamda "düşmanla savaşma" şeklinde tarif edilen "Gaza" bir şeyi istemek, talep etmek, kast etmek ve savaşa gitmek anlamlarına gelir. Hadislerde sıkça geçen bu kelime daha çok "Allah yolunda savaş" şeklinde kullanılır.
"Sizinle savaşanlara karşı Allah yolunda siz de savaşın…"
Bakara, 2/190.
✔ Beyliklerin ortaya çıktığı 13. yüzyıl sonları ile 14. yüzyıl başlarında İslâmiyet'i yaymak, Müslümanların yönetimindeki toprakları yahut nüfuz alanını genişletmek gibi gayretler uğrunda akınlara katılmak ve "cenk etmek" anlamını kazansa da ilerleyen dönemlerde cihad ile eş anlamlı olarak anılmaya başlandı.
"Ey peygamber! Kafirlere ve münafıklara karşı cihat et ve onlara karşı çetin ol..."
Tevbe, 9/73¸ Tahrîm, 66/9
*Tevbe ve Tahrîm suresini dinlemek için tıklayın
✔ Osmanlı tarihlerinde ilk beylere gazilik unvanı atfedildi. Gazâ ve gazi kelimeleri 15. yüzyıldan önce Anadolu'da yaygın olarak kullanılmıyordu. Gerçekten Osmanlılarla ilgili kaynaklara bakıldığında, Ahmedî'nin İskendernâme'sine kadar gazâ kavramına rastlanmadığı görülür.
✔ Gazi , Kur'ân-ı Kerîm'de çoğul olarak "el-Guzzât" şeklinde iki yerde geçer. Anadolu'nun İslamlaşmasında "Ahîyân-ı Rum", "Bâcıyân-ı Rum" ile birlikte "Gâziyân-ı Rum" un gibi oluşumların da büyük hizmetleri görülmüştür.