İslam'ın bayraktarlığını üstlenen 4 mücahit
İslam coğrafyası çok büyük direniş hareketlerine tanıklık etti. Müslüman halklar işgale uğradığı anda tekkeleriyle, müritleriyle ayağa kalkan mücahit mürşitler, bu hakikatin en önemli delilleridir. Bineğinin eyeri tahtı olan mücahit Abdülkadir El-Cezâirî, Şeyh Şamil, İzzettin el-Kassam ve İtalyanları durduran çöl aslanı Ömer Muhtar, direnişin akla gelen büyük isimlerindendir. Hepsi var oldukları kadim topraklarda İslam'ın bayraktarlığını üstlendiler ve sömürgecilere karşı durdular.
Giriş Tarihi: 17.09.2019
09:16
Güncelleme Tarihi: 17.09.2019
10:04
Abdülkadir cesur, akıllı ve dindar bir idareciydi. Fransızlarla mücadelesinde askerlik kabiliyeti yanında siyasi maharetini de ispat etti. Gerektiğinde sert davranmakla beraber, adaleti gözetirdi ve mizaç itibariyle merhametliydi. O aynı zamanda iyi bir şair, değerli bir fikir adamıydı. Şiirleri Nüzhetü'l-hâtır fî karîzi'l-emîr Abdülkadir adı ile Kahire'de basılmış, felsefi mahiyette Zikrü'l-âkil ve tenbîhü'l-gafil adlı kitabının da Arapça aslı Beyrut'ta, Fransızca tercümesi 1858'de Paris'te neşredilmiştir.
İbnü'l-Arabî tasavvufunun tesiri altında kalan Abdülkadir'i Cezayirliler milli kahraman tanırlar. Cezayir istiklaline kavuştuktan sonra kemikleri Cezayir'e nakledilerek şehitler kabristanına gömülür. Ölümünün yüzüncü yılı münasebetiyle kendisine ayrılan Mecelletü't-Târih'in özel sayısında hayatına, siyasi faaliyetlerine, eserlerine ve hakkında yazılanlara dair çeşitli makaleler bulunur.
Geçen yüzyılın en büyük mücahitlerinden , 1860'lı yıllarda, Afrika'nın sömürgeleştirilme sürecinin tam da ortasında doğan Ömer Muhtar, Libya'nın İtalyan işgaline karşı direnişinin sembol ismi. Eğitimini bölgede etkin Senusi Hareketi medreselerinde aldı. Eğitiminde başarı gösteren ve hareketin önde gelen isimlerinin dikkatini çeken Muhtar, 1899 yılında Çad'da Fransızların sömürge ve misyonerlik çalışmalarına karşı silahlı mücadele verdi. İtalya, 1911'de Libya'nın işgalini başlatarak, Trablus ve Bingazi'ye saldırdı. İtalyan kuvvetleri bölgedeki Osmanlı güçlerinden teslim olmalarını talep etti ancak Osmanlı birlikleri bunu reddederek Libya yerel savunma birlikleriyle, iç kesimlere çekilip, İtalyanlara karşı mücadele etti.
Osmanlı birlikleri, Balkan Savaşı'nın patlak vermesiyle Anadolu'ya geri dönerken, İtalyanlar Trablusgarp vilayetine bağlı, Trablus, Fizan ve Sirenayka bölgelerini ele geçirdi. Mesleği Kur'an-ı Kerim ve İslami ilimler öğretmenliği olan Ömer Muhtar, coğrafyayı yakından tanıması ve stratejik savaş taktikleriyle İtalyanları büyük hezimete uğrattı. Savaşlardaki başarılarıyla "Çöl Aslanı" lakabını alan Muhtar, ilerlemiş yaşına rağmen İtalya'ya karşı 22 yıllık mücadelesi boyunca birçok işgal valisini mağlubiyetle ülkesine gönderdi.
1931 yılında Mussolini'nin de onayıyla İtalya bölgede kanlı yeni bir taktiğe girişti. Cebel Ahdar bölgesindeki yaklaşık 100 bin kişilik sivil yerel halk, sahil şeridindeki toplama kamplarına getirildi ve Mısır sınırı da kapatılarak, Libya direnişçilerinin destek hattı kesildi. Muhtar'ın liderlik ettiği Senusi birlikleri mücadelesine devam etti ancak yerel halktan İtalyanlarla iş birliği yapanlar ve İtalya hava kuvvetlerinin saldırılarıyla, Muhtar, 11 Eylül 1931'de Slunta bölgesinde pusuya düşürüldü, yaralandı ve yakalandı. İtalyan güçleri tarafından Slunta savaş esirleri kampında çıkarıldığı sözde mahkemede idama mahkum edilen Muhtar , 16 Eylül 1931'de idam edildi.