Kalbi ürperen veli: Fudayl b. İyaz
Fudayl bin İyâz, 9. yüzyılda yaşamış Horasan'ın ilk büyük sûfîlerindendir. Zamanını ilim ve ibadete vakfeden alim, Mekke'de talebelerine hadis rivayetinde bulunmuş, dönemin halifesi Harun Reşid ile diyalog kurmuştur. Ona göre helal olanı istemek ve doğruluktan sapmamak insanın süsleridir. İhlası da şöyle tanımlamıştır: "İnsanların hatırı için ameli terk etmek riya, onları memnun etmek için amel etmek şirk, bu iki durumdan kurtulmak ihlâstır." Allah korkusuyla kalbi ürperen Fudayl b. İyaz'ın hayatına daha yakından bakalım.
Giriş Tarihi: 17.09.2022
09:52
Güncelleme Tarihi: 17.09.2022
10:40
Fudayl bin İyâz'ın hidayet erme hikayesi
◾ Aslında Fudayl bin İyâz, Ebîverd ile Serahs arasında yol kesen eşkıyalardandır. Bir cariyeye âşık olur. Bir gün bu cariyenin evinin duvarına tırmandığı sırada içeride Kur'an-ı Kerim okunduğunu fark eder.
◾ Hadîd Sûresi'nin 16. ayet-i kerimesinde geçen "İman edenlerin Allah'ı zikretmekten ve inen haktan dolayı kalplerinin saygı ile ürpermesinin zamanı gelmedi mi?" ifadesinden etkilenerek tövbe eder.
Fudayl bin İyâz'ın tövbesi: "Allah'ım sana Beytü'l-Haram'da komşu olarak tövbe ettim."
◾ Bu hadiseden sonra dünya nimetlerine yüz çevirip kendini ibadete veren Fudayl bin İyâz, yakınlarına ahireti düşünerek o gün için hazırlık yapmalarını ve Allah'tan korkmalarını öğütler.
◾ Allah korkusunu "Kim Allah'tan korkarsa hiçbir şey ona zarar veremez ve kim Allah'tan başka şeylerden korkarsa ona kimse bir fayda veremez." sözüyle dile getirir.
◾ Ebû Ali er-Râzî , Fudayl bin İyâz ile otuz sene boyunca arkadaşlık ettiğini, güldüğünü hatta tebessüm dahi ettiğini görmediğini söyler.
◾ Yine Ebû Ali er-Râzî, onu ilk defa oğlu Ali vefat ettiğinde gülerken görmüş ve sebebini merak etmişti. Fudayl bin İyâz "Eğer Allah bir işi sevdiyse ben de o işi sevimli olarak görürüm ." diyerek merakını giderdi.
İnsanlara tesir eden tilaveti
◾ Dönemin halifesi Harun er-Reşîd, Fudayl bin İyâz'ı ziyarete gittiğinde ona kalbinde hüzün ve korku için yer ayırmasını telkin etmiş, böyle bir kalbin Allah'a isyanı engelleyip cehennem azabından koruyacağını söylemiştir.
◾ Onun zühdü ve takvası karşısında Harun er-Reşîd "Gözlerim Fudayl bin İyâz gibisini görmemiştir." demiştir. Abdullah bin el-Mübarek ise Fudayl'a baktığında içini hüzün kapladığını ve nefsini kötülemeye başladığını ifade etmiştir.
◾ Fudayl bin İyâz'ın hüznü tilavetine de yansımış, nemli sesiyle insanlara hitap ediyormuşçasına Kur'an- Kerim okumuştur.
◾ Yine Abdullah bin el-Mübarek, insanların en çok vera' sahibi olanının Fudayl bin İyâz olduğunu söylemiştir.
Fudayl bin İyâz'a göre zühd
◾ Fudayl bin İyâz'a göre zühd kanattir, ibadet fark olanları yerine getirmektir, tevazu hakka boyun eğmektir, vera' haramdan uzak durmaktır, vera'nın en faziletlisi ise insanın diline hâkim olmasıdır.
◾ Fudayl bin İyâz, gecenin ilk saatlerinde namaz kılmaya başlar. Uykusu gelince hasırın üzerinde uyur. Bu hâl sabaha kadar devam eder.
◾ İbadetlerin ihlâslı bir şekilde yani yalnızca Allah'a has kılınarak yapılması gerektiğini sık sık hatırlatır. Çünkü insanların amelleri terk etmesini riya, amellere yönelmesini ise şirk olarak karşılar.
İnsanı şirkten uzaklaştıran haslet
◾ İhlâsın insanları riya ve şirkten uzaklaştırarak Allah'a yakınlaştıracağını düşünen Fudayl bin İyâz'a göre helal olanı istemek ve doğruluktan sapmamak insanın süsleridir. Fudayl bin İyâz bu hassasiyetle kazancının helal olmasına çok dikkat etti.
◾ Oğlu Ali bin Fudayl'ın "Helal olan şeyler azdır." demesi üzerine helal kazancın azlığının Allah katında çokluğa denk geleceğini belirtir. Ayrıca bid'ata karşı çıkmış ve ehl-i bid'at ile münasebetini keserek çevresindekilere de bunu tavsiye eder.
*Ehl-i Bid'at kimdir? Sünneti terk ederek Kur'an ve sünneti akılla yorumlayan kimselerdir.
Önde gelen hadis hocalarından ders alır
◾ Peygamber Efendimiz (SAV) "Allah, bizden bir hadis duyan kimsenin yüzünü aydınlatsın." buyurmuştur. Bu hadis-i şeriften dolayı Fudayl bin İyâz Kûfe'de önde gelen hadis hocalarından ders alır.
◾ Halifeler ve sultanların öldüğü zaman onların hatıralarının kaybolacağını ama alimler vefat ettiğinde onların eserlerinin baki kalacağı bilinir.
◾ Hadis nakletme konusunda oldukça hassas davranan Fudayl bin İyâz, bu işin ona ağır geldiğini İshak bin İbrahim et-Taberî 'ye "Benden hadis nakletmem yerine dinarlar istemiş olsaydın bu bana daha kolay gelirdi." sözüyle ifade eder.
◾ Fudaly bin İyâz önce duyduğu hadisleri hayatına tatbik etmiş, sonra çevresine yaymıştır. İlmin de bu şekilde yayılması gerektiğini ileri sürerek, hadis ilmiyle uğraşan kişilerin güvenilir olması gerektiğini savunur.