Kulluk bilincinin esası: Ölçülü olmak
Ölçülü ve dengeli olma durumu, çağımızda en sık karşılaştığımız ve muzdarip olduğumuz konuların başında gelir. Çünkü aksi halde her şey bozulmaya ve zamanla yok olmaya mahkumdur. Bu minvalde hayatımızda var olması gereken ahengi, kutsi değerlerimizden ayet-i şerifler rehberliğinde nasıl yakalayacağımıza yakından bakalım.
Giriş Tarihi: 20.10.2022
10:52
Güncelleme Tarihi: 20.10.2022
15:09
Kur'an-ı Kerim ve hadisler ışığında ölçülü olmak
🔸 Ölçülü ve dengeli olmak "ayet ve hadisler" ışığında da insanlığa yol gösterici olurlar. Yüce Allah (CC) Kur'an-ı Kerim'de bu kavramları kendi koyduğu doğa yasası ile âlemden yola çıkarak insanlara bildirir. Hz. Peygamber (SAV) de kendi hayatından örnek vererek açıklar.
▪ Bu noktada İslam'ın iki kaynağı olan Kur'an ve sünnetin, insanların huzurlu bir yaşam sürmeleri için "orta" değerler üzerinde durduğunu ve Müslümanların yolunu aydınlattığını söyleyebiliriz.
🔸 Allah (CC), Araf Suresi 55. ayetinde şöyle buyurur:"Rabbinize yalvararak, saygı ve tevazu ile içinizden kısık bir sesle dua edin. Çünkü Allah (CC), haddi aşanları sevmez."
↪Ayetin tefsiri: İnsanlardan, rablerine yakarır bir tarzda, gizli gizli veya alçak sesle dua etmeleri istenmekte; Allah'ın (CC), aşırı gidip buyruğundan çıkanları, bu cümleden olmak üzere duada yakarış ve gizlilik sınırını aşanları sevmediği bildirilmekte; bu suretle, hadiste "ibadetin özü" diye nitelenen dua münasebetiyle insanın rabbi ile ilişkisine bir disiplin getirilmektedir. Nitekim bazı müfessirler buradaki "dua ediniz" buyruğunu "ibadet ediniz" şeklinde açıklamışlardır
🔸 Bir Müslümanda olması gereken ölçü ve dengenin temel kuralı şüphesiz ahlakına da yansımalı. Cenab-ı Hakk Furkan Suresi 63. ayetinde şöyle buyurur:"Rahman'ın kulları yeryüzünde vakar ve tevazu ile yürüyen kimselerdir..."
↪Ayetin tefsiri: Müminlerin, kendilerine sözlü sataşmada bulunanlara, "selâm" diyerek, yani esenlik dileğiyle karşılık verdikleri bildirilmekte; bu suretle bir bakıma putperest Araplar'ın ortak zihniyetini ifade eden Câhiliye ile müminlerin ortak zihniyetini ifade eden İslâm'ın karşıt kavramlar olduğu ima edilmektedir.
Ayetlerin meali için tıklayınız
🔸 İsra Suresi 37. ayette ise yüce Allah(CC) şöyle buyurur: "Yeryüzünde böbürlenerek yürüme, çünkü sen ne yeri delebilir, ne de boyca dağlara ulaşabilirsin."
↪Ayetin tefsiri: Resûlullah (SAV), kibrin ne kadar kötü bir huy olduğunu vurgulamak üzere, kalbinde zerre kadar kibir bulunanın cennete giremeyeceğini bildirmiştir.
🔸 Cenab-ı Hakk (CC) âlemdeki ölçü ve denge ile ilgili olarak Rahman Suresi 7-9 ayetlerde : "Göğü O, yükseltti, denge ve ölçüyü O, koydu ki, dengeden sapmayasınız. Ölçüyü düzgün tutunuz ve eksik tartmayınız." buyurmuştur.
↪Ayetin tefsiri: İnsanın evrendeki dengeyi koruma sorumluluğunda temel ilke adalet olmakla beraber, bu soyut kavramın somut hayat olaylarına yansıtılması da sözü edilen dengenin korunmasında bir dikkat ve özeni gerektirir. Beşerî ilişkiler bakımından bunun adı "hakkaniyet"tir. Bunu belirlemede kişilere düşen, takdir yetkisini iyi niyet esasına dayalı olarak kullanmak ve adaletin gerçekleşmesini sağlama uğruna elinden gelen bütün çabayı harcamaktır.
🔸 Yine denge ve düzen Zuhruf Suresi 11. ayette şöyle geçmektedir: "O, gökten bir ölçüye göre yağmur indirendir."
↪Ayetin tefsiri: Gökten ölçülü olarak su indiren de O'dur. Bununla ölü bir beldeye yeniden hayat veririz. İşte siz de böyle diriltilip çıkarılacaksınız.
Ayetlerin meali için tıklayınız
🔸 Rabbimiz dünya ve üzerinde olan her şeyin bir düzen ve ahenkle yapıldığını, Kamer Suresi 49. ayet-i kerimede bildirir. "Gerçekten biz, her şeyi bir ölçü ve denge ile yarattık."
↪Ayetin tefsiri: Her şeyin Allah Teâlâ(CC) tarafından bir ölçüye veya takdire göre yaratılmış olması, "her şeyin hikmetin gereklerine uygun biçimde, sağlam, belli bir düzen ve denge içinde" yahut "Allah'ın (CC) ezelî ilminde mâlûm ve kayıtlı olan şekle göre" mânalarıyla açıklanmıştır.
🔸 En'am Suresi 152. ayette şöyle buyurulur: "Ölçüyü ve tartıyı adaletle ve tam yapın..."
↪Ayetin tefsiri: İnsanlar arasındaki en yoğun ilişkilerden olan alışveriş sırasındaki ölçü ve tartılarda haksızlıklar sıklıkla vuku bulduğu için hemen her dönemin illeti olan bu duruma özellikle dikkat çekilmiş; ayrıca adaleti her zaman tam olarak yerine getirmek insanın gücünü aşan bir yükümlülük olduğundan, âyetin devamında "Biz herkese ancak gücünün yettiği kadarını yükleriz" buyurulmakla kasıtsız olarak yapılan yanlış ölçü ve tartıların sorumluluğu gerektirmediğine işaret edilmiştir.
🔸 İsra Suresi 35. ayette "Ölçtüğünüzde ölçmeyi tam yapın, doğru terazi ile tartın. Bu daha hayırlı, sonuç bakımından daha güzeldir."
↪Ayetin tefsiri: İnsanoğlunun dünyadaki ödevi ölçüyü ve tartıyı tam yapmaktır. Âyette bu ödevi yerine getirmenin hem ödev olarak iyi hem de sonucunun güzel olduğu belirtilmektedir.
Ayetlerin meali için tıklayınız
🔸 Ölçü ve dengenin yaşantımızda hakim olması için dinimizi de bir düzen içinde yaşamamız gerekir. Buna en güzel örnek teşkil eden hadisi büyük muhaddislerden Buhari aktarır:
▪ Enes (RA)'ın bildirdiğine göre, her gün oruç tutmak, bütün gece Kur'an okumak isteyen Abdullah İbni Ömer İbni el-As'a Peygamber Efendimiz (SAV) : "Her aydan üç gün oruç tutman yeter." buyurur. "Ey Allah'ın Elçisi! Benim bundan fazlasına gücüm yeter." demesi üzerine; Hz. Peygamber (SAV) ona cevaben "Üzerinde eşinin, ziyaretçilerinin, çocuklarının ve bedeninin hakkı vardır." diyerek insanın bu dünyada ölçü ve dengeli beslenmesi gerektiğini ayrıca sorumluluklarından kaçınmamasını öğütler.
🔸 Sonuç olarak; müminler doğru bir istikamet olan İslam yolundan ayrılmaz ve yol azığını ona göre ayarlarsa ne yarı yolda kalır ne de ahireti bedbaht olanlardan olur.
Yol gösterici 50 hadis