Arama

Necm Suresi Tefsiri

Necm Suresi adını ilk kelimesi olan "Necm" yani yıldız kelimesinden alır. Mushaf sıralamasında elli üçüncü sırada olan sure, Mekke döneminde nazil olmuştur. Necm Suresi'nde ana hatlarıyla Kur'an-ı Kerim'in vahiy eseri olduğu vurgulanmakta, Allah Teala'nın kudretinin delilleri anlatılmakta ve yapılanların karşılıklarının olduğu tasvir edilmektedir. İşte Necm Suresi tefsiri...

Necm Suresi 31-32. Ayet

﴾31-32﴿ Göklerde ve yerde ne varsa Allah'ındır. Sonunda O, kötülük yapanlara işlediklerinin cezasını verecek; iyilik yapanları, ufak tefek kusurlar hariç, büyük günahlardan ve çirkin işlerden kaçınanları ise daha güzeliyle ödüllendirecektir. Şüphesiz rabbinin bağışlaması çok geniştir. Sizi topraktan yarattığı zamanki halinizi de, annelerinizin karınlarında cenin olarak bulunuşunuzu da en iyi bilen O'dur. Şu halde kendinizi temize çıkarmayın! Kimin günahtan sakındığını en iyi bilen O'dur.

  • 10
  • 16

Necm Suresi 31-32. Ayet Tefsiri

◼ Önceki âyetlerde Resûlullah'tan, gerçekleri bilmek, anlamak istemeyen ve yapılan uyarılara sırt çeviren kişilere aldırış etmemesi ve onlardan yüz çevirmesi istenmiş; herkesin taşıdığı niyeti, kimin doğruya ve kimin sapkınlığa yöneldiğini Cenâb-ı Allah'ın çok iyi bildiği hatırlatılmıştı. Ödüllendirilmeyi hak edenlerin temel bir niteliğine daha dikkat çekilmektedir. Buna göre Allah katında makbul insan olma sadece iyilik severlikle tanımlanamaz; onlar ayrıca büyük günahlardan ve çirkin fiillerden kaçınan, kısaca ahlâkî duyarlılığı gelişmiş ve eylemlerine yansımış müminlerdir.

Tefsirin devamını okumak için tıklayın

  • 11
  • 16

Necm Suresi 33-35. Ayet

﴾33﴿ Gördün mü o yüz çevireni;

﴾34﴿ Azıcık verip sonra keseni!

﴾35﴿ Gaybın bilgisine sahip de onunla mı görüyor?

  • 12
  • 16

Necm Suresi 33-35. Ayet Tefsiri

◼ Tefsirlerde bu âyetlerin bazı müşriklerin dönek ve tutarsız tutumlarını gösteren olaylarla ilgili olduğuna dair rivayetlere yer verilmekle beraber bunların sağlam haberler olmadığı anlaşılmaktadır; ayrıca olayların kurgusunda Kur'an'ın ilkelerine göre izahı kolay olmayan unsurlar bulunmaktadır. 34. âyetteki "kesen" diye tercüme edilen ekdâ kelimesi "sertleşme, katılaşma" mânasında aşırı cimriliği belirten kinâyeli bir anlatım olup bununla –bazan merhamete gelse de– dünya ve mal tutkusundan kurtulamayan, katı ve dayatmacı bir tavırla hasisliğini sürdürenler eleştirilmektedir.

Tefsirin devamını okumak için tıklayın

  • 13
  • 16

Necm Suresi 36-54. Ayet

﴾36-37﴿ Yoksa Mûsâ'nın ve ahde vefa örneği İbrâhim'in sahifelerinde bulunan şu hususlardan haberi yok mu?

﴾38﴿ Hiçbir günahkâr başkasının günahını yüklenmez.

﴾39﴿ İnsan ancak çabasının sonucunu elde eder.

﴾40﴿ Ve çabasının karşılığı ileride mutlaka görülecektir.

﴾41﴿ Sonra kendisine karşılığı tastamam verilecektir.

﴾42﴿ En sonunda yalnız rabbine varılacaktır.

﴾43﴿ Güldüren de O'dur, ağlatan da.

﴾44﴿ Öldüren de O'dur, yaşatan da.

﴾45-46﴿ Rahime atıldığı zaman nutfeden (embriyo) erkeğiyle dişisiyle iki cinsi yaratan da O'dur.

﴾47﴿ Öteki yaratma da (öldükten sonra diriltme) O'na aittir.

﴾48﴿ Çok veren de O'dur, az veren de.

﴾49﴿ Şi'râ yıldızının rabbi de O'dur.

﴾50﴿ Eski Âd kavmini helâk eden de O'dur.

﴾51﴿ Semûd'u da öyle. Hem de geriye bir şey bırakmadan!

﴾52﴿ Bunlardan da önce Nûh kavmini. Çünkü onlar çok zalim ve çok azgın idiler.

﴾53﴿ Altı üstüne getirilmiş şehirleri de O helâk etti.

﴾54﴿ Onları üzerilerine yağan felâketlere gömdü!

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN