Peygamber Efendimizin İslam tarihindeki ilk Cuma hutbesi
Hutbe, Allah'a hamd etmeyi ve O'nu layık olduğu şekilde övmeyi, Müslümanlara vaaz ve nasihat vermeyi ifade eder. Müslümanların yüreklerini İslam inancıyla doldurmak, onları eğitmek, iyilik ve güzelliğe yöneltip kötülüklerden vazgeçirmek için çok önemli bir vasıtadır. Hz. Peygamber'in ilk defa cuma namazı kıldırması ve hutbeyi okuması hicret esnasında oldu. Peki, Peygamberimiz bu hutbede Müslümanlara nasıl hitap etti?
Giriş Tarihi: 23.05.2020
15:22
Güncelleme Tarihi: 11.02.2022
11:01
Biliniz ki Allah, bu yılınızın bu ayında, bu yerde size kıyamete kadar Cuma namazını farz kılmıştır. Âdil olsun-olmasın, başında bir imâm varken benim sağlığımda veya benden sonra her kim hafife alarak veya inkâr ederek bu namazı bırakırsa, onun iki yakası bir araya gelmesin! Ve Allah, onun işlerini başarıya ulaştırmasın! O kimsenin başka namazı yoktur; tövbe edenler müstesna… Çünkü kim tövbe ederse, Allah onun tövbesini kabul eder."
(İbn-i Mâce, İkâme, 78)
Fikriyat e-kitapta yer alan Riyazü's Salihin'e ulaşmak için tıklayın
"Ey insanlar!
Sağlığınızda ahiretiniz için hazırlık yapınız! Muhakkak her biriniz ölecek ve sürüsünü çobansız bırakacaktır. Sonra Allah, ona tercümansız ve vasıtasız olarak diyecek ki: "Benim Resulüm gelip de size emirlerimi bildirmedi mi? Ben sana mal-mülk verdim, pek çok iyiliklerde, ihsanlarda bulundum; sen kendin için ne getirdin?"
Bu sual ile karşılaşan herkes, sağa-sola bakacak bir şey göremeyecek, önüne baktığı zaman cehennemi görecek…
VIDEO
O hâlde uyanınız! Kim yarım hurma ile dahî ateşten korunmaya muktedirse, onu yapsın! Kim ki o yarım hurmayı bulamazsa, bari tatlı bir söz söyleyerek iyilik etmeye çalışsın! Çünkü bir iyiliğe on mislinden yedi yüz misline kadar sevap verilir.
Allah'ın selâmı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun!"
(İbn-i Hişâm, I, 118-119, Beyhakî, Delâil, II, 524)
Allah Resûlü bu ilk hutbesini bitirdikten sonra yeniden kalktı ve ikinci hutbesini okudu.
İkinci hutbe:
"Allah'a hamd ederim ve O'ndan yardım dilerim. Nefislerimizin şerrinden ve amellerimizin kötülüklerinden Allah'a sığınırız. Allah'ın hidayete erdirdiğini kimse saptıramaz; saptırdığını da kimse doğru yola iletemez.Şehadet ederim ki, Allah'tan başka ilâh yoktur. O, birdir; ortağı yoktur. Sözlerin en güzeli Allah'ın kitabıdır. Allah, kimin kalbini Kur'an'la süsler ve onu küfürden sonra İslâm'a hidayet buyurur, o da Kur'an'ı başka sözlere tercih ederse, işte o kimse kurtuluşa ermiştir.
Doğrusu Allah'ın kitabı, sözlerin en güzeli ve en belîğidir. Allah'ın sevdiğini seviniz! Allah'ın kelamından ve O'nu zikretmekten usanmayınız. Allah'ın kelamından kalbinize darlık gelmesin! Çünkü Allah'ın kelâmı, her şeyin üstününü ayırıp seçer. Amellerin hayırlısını, kulların seçkini olan peygamberleri, kıssaların en güzel ve ibretlilerini anlatır. Helâl ve haramı açıklar.
Siz ancak Allah'a ibadet ediniz ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmayınız! O'ndan hakkı ile sakınınız! Yaptığınız iyi işleri diliniz teyit etsin! Allah'ın kelâmı ile birbirinizi seviniz! Muhakkak biliniz ki Allah Teâlâ, ahdini bozanlara gazap eder.
Allah'ın selamı üzerinize olsun!"
(Beyhakî, Delâil, II, 524-525)