Arama

Veda Hutbesi'ndeki evrensel mesajlar

"Veda Hutbesi" değişmez prensip, kanun ve nizamlar olarak on dört asırdır, bütün insanlığa ulaşabildiği seviyenin çok üstünde bir insan hakları anlayışı getirmiştir. Mülkiyet haklarından insan haklarına kadar Müslümanların toplumsal hayatını ilgilendiren tüm hususlara değinilen hutbe, insanlık tarihindeki en mühim konuşmadır. Sizler için Resulullah'ın Veda Hutbesi'nde insanlığa dile getirdiği evrensel mesajları araştırdık.

  • 11
  • 14

🔶 Bekir Karlığa, müminlerin Yüce Kitabımızı ve sünneti takip etmesi gerektiğini söyleyerek günlük hayatta karşılaştığımız her olaya karşı Kuran-ı Kerim'den farklı bir ilham alabileceğimizi anlattı:

"Kuran-ı Kerim'in ayrı bir özelliği var; her okuyuşunuzda farklı duygu ve ilhamlarla karşı karşıya kalırsınız. Sizin psikolojinize göre size ilhamı var. Kuran-ı Kerim size psikolojinize göre, günlük hayatınıza göre, dünyanın gündemine göre, olayların gelişmesine göre her seferinde ayrı bir ilham ve hitap tarzı verir. Bunu anlayabilmek için de bunu Peygamberin nasıl anladığına bakarak yaşamak gerekir. Sünnet yanlış anlamaları ortadan kaldırır. Bu bakımdan kitap ve sünnet bizim için olmazsa olmazdır. Hayat sürekli akan bir nehir gibidir bu nehirde nasıl hareket edeceğimizi iyi tespit etmemiz gerekir. "

  • 12
  • 14

🔶 Esas olan insanın hayatını, vahye göre şekillendirmesidir. Resulullah'ın (SAV) niye ashabına bu mesajları verdiği üzerine düşünmek gerekmektedir.

🔶 Son vahyin Kuran-ı Kerim'in ve onun uygulaması olan sünnetin insanlar tarafından yaşanması ve hayata tatbik edilmesi, sadece bir kişide değil bütün topluma uygulanması iktisada, ahlaktan felsefeye, düşüncesine varıncaya kadar her yönüyle hakim olması gerekir. Ancak bu şekilde İslam'a uygun insan tipi ve hayat tarzı ve toplum ortaya çıkar.

  • 13
  • 14

Veda Hutbesi'nin tam metni:

"Hamd Allah'a mahsustur. O'na hamd eder, O'ndan yardım isteriz. Allah kime hidâyet ederse, artık onu kimse saptıramaz. Sapıklığa düşürdüğünü de kimse hidâyete erdiremez. Şehâdet ederim ki; Allah'tan başka ilâh yoktur. Tektir, eşi ortağı, dengi ve benzeri yoktur. Yine şehâdet ederim ki, Muhammed O'nun kulu ve Rasûlüdür."

"Ey insanlar!

Sözümü iyi dinleyiniz! Bilmiyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada bir daha buluşamayacağım. İnsanlar! Bugünleriniz nasıl mukaddes bir gün ise, bu aylarınız nasıl mukaddes bir ay ise, bu şehriniz (Mekke) nasıl mübarek bir şehir ise, canlarınız, mallarınız, namuslarınız da öyle mukaddestir, her türlü tecavüzden korunmuştur.

Ashabım!

Muhakkak Rabbinize kavuşacaksınız. O'da sizi yaptıklarınızdan dolayı sorguya çekecektir. Sakin benden sonra eski sapıklıklara dönmeyiniz ve birbirinizin boynunu vurmayınız! Bu vasiyetimi, burada bulunanlar, bulunmayanlara ulaştırsın. Olabilir ki, burada bulunan kimse bunları daha iyi anlayan birisine ulaştırmış olur.

Ashabım!

Kimin yanında bir emanet varsa, onu hemen sahibine versin. Biliniz ki, faizin her çeşidi kaldırılmıştır. Allah böyle hükmetmiştir. İlk kaldırdığım faiz de Abdulmutallib'in oğlu (amcam) Abbas'ın faizidir. Lakin anaparanız size aittir. Ne zulmediniz, ne de zulme uğrayınız.

Ashabım!

Dikkat ediniz, cahiliyeden kalma bütün adetler kaldırılmıştır, ayağımın altındadır. Cahiliye devrinde güdülen kan davaları da tamamen kaldırılmıştır. Kaldırdığım ilk kan davası Abdulmuttalib'in torunu Iyas bin Rabia'nın kan davasıdır.

Ey insanlar!

Muhakkak ki, şeytan şu toprağınızda kendisine tapınmaktan tamamen ümidini kesmiştir. Fakat siz bunun dışında ufak tefek işlerinizde ona uyarsanız, bu da onu memnun edecektir. Dininizi korumak için bunlardan da sakınınız.

  • 14
  • 14

Ey insanlar!

Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allah'tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları, Allah'ın emaneti olarak aldınız ve onların namusunu kendinize Allah'ın emriyle helal kıldınız. Sizin kadınlar üzerinde hakkınız, kadınların da sizin üzerinizde hakkı vardır. Sizin kadınlar üzerindeki hakkınızı; yatağınızı hiç kimseye çiğnetmemeleri, hoşlanmadığınız kimseleri izniniz olmadıkça evlerinize almamalarıdır. Eğer gelmesine müsaade etmediğiniz bir kimseyi evinize alırlarsa, Allah, size onları yataklarında yalnız bırakmanıza ve daha olmazsa hafifçe dövüp sakındırmanıza izin vermiştir. Kadınların da sizin üzerinizdeki hakları, meşru örf ve âdete göre yiyecek ve giyeceklerini temin etmenizdir.

Ey mü'minler!

Size iki emanet bırakıyorum, onlara sarılıp uydukça yolunuzu hiç şaşırmazsınız. O emanetler, Allah'ın kitabı Kur-ân-i Kerim ve Peygamberin sünnetidir.

Mü'minler!

Sözümü iyi dinleyiniz ve iyi belleyiniz! Müslüman Müslüman'ın kardeşidir ve böylece bütün Müslümanlar kardeştirler. Bir Müslüman'a kardeşinin kanı da, malı da helal olmaz. Fakat malını gönül hoşluğu ile vermişse o başkadır.

Ey insanlar!

Cenab-ı Hak her hak sahibine hakkını vermiştir. Her insanın mirastan hissesini ayırmıştır. Mirasçıya vasiyet etmeye lüzum yoktur. Çocuk kimin döşeğinde doğmuşsa ona aittir. Zina eden kimse için mahrumiyet vardır.

Ey insanlar!

Rabbiniz birdir. Babanız da birdir. Hepiniz Âdem'in çocuklarısınız, Âdem ise topraktandır. Arap'ın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arap üzerine üstünlüğü olmadığı gibi; kırmızı tenlinin siyah üzerine, siyahın da kırmızı tenli üzerinde bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takvada, Allah'tan korkmaktadır. Allah yanında en kıymetli olanınız O'ndan en çok korkanınızdır. Azası kesik siyahî bir köle başınıza amir olarak tayin edilse, sizi Allah'ın kitabi ile idare ederse, onu dinleyiniz ve itaat ediniz. Kimse kendi suçundan başkası ile suçlanamaz. Baba, oğlunun suçu üzerine, oğlu da babasının suçu üzerine suçlanamaz.

Dikkat ediniz!

Şu dört şeyi kesinlikle yapmayacaksınız:

- Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmayacaksınız.

- Allah'ın haram ve dokunulmaz kıldığı canı, haksız yere öldürmeyeceksiniz.

- Zina etmeyeceksiniz.

- Hırsızlık yapmayacaksınız.

İnsanlar!

Yarın beni sizden soracaklar, ne diyeceksiniz?

Sahabe-i Kiram birden söyle dediler:

"Allah'ın elçiliğini ifa ettiniz, vazifenizi hakkıyla yerine getirdiniz, bize vasiyet ve nasihatte bulundunuz, diye şahadet ederiz!"

Bunun üzerine Resul-i Ekrem Efendimiz (S.A.V.) şahadet parmağını kaldırdı, sonra da cemaatin üzerine çevirip indirdi ve söyle buyurdu:

"Şahit ol yâ Rab! Şahit ol yâ Rab! Şahit ol yâ Rab!"

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN