Sakura ve çam ağaçları neyi simgeler?
Japonların "hayatın mucizesi" dedikleri, meyve vermeyen bir kiraz ağacı olan sakura , Türkiye'nin en önemli sağlık merkezlerinden biri olmaya aday gösterilen hastanenin ismi oldu. Sahip olduğu birçok özelliğinin yanı sıra adıyla da dikkat çeken Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi, hayatı simgeleyen ağaçları ile hastalara moral ve şifa kaynağı olacak. Peki, nedir bu sakura? Neyi ifade eder? Sağlık merkezine neden bu isim verilmiş olabilir? Çam ve sakura ağaçları ile geçmişte başlayan Türk-Japon dostluğuna dair kısa kısa bilgiler derledik.
Giriş Tarihi: 24.05.2020
07:54
Güncelleme Tarihi: 24.05.2020
08:54
Çam, Pinaceae (çamgiller) familyasından Pinus cinsinden orman ağaçlarını içeren iğne yapraklı türlere verilen isimdir.
Sonbaharda yaprak dökmeyen ve iğne yapraklı bir ağaç türü olan çam, soğuğa ve kuraklığa karşı dayanıklıdır. Bu durum onu her yerde yetişebilecek bir ağaç yapıyor. Türkiye'deki en yaygın tür olan çam ağacı, güçlü yapısı ve dört mevsim yeşil kalabilmesiyle uzun yaşamı sembolize ediyor.
Dünyada100'e yakın türü olmasına rağmen, Türkiye'de 5 çam türü bulunur.
Türkiye'de hepsinin kısa sürgünleri iki yapraklı olan beş çam türü vardır; sarıçam, karaçam, Halep çamı, kızılçam ve fıstık çamı. Ayrıca çamlar sonbaharda yapraklarını dökmezler.
Ülkemizin tüm coğrafi bölgelerinde bulunmakta olup, her mevsim yeşil kalırlar. Çam ağaçları; reçine ve çam sakızı elde edilmesinde, kağıt hamurunda, kontrplak yapımında, yakacak ve inşaatlık kereste olarak kullanılır.
Çam ağacı rahatsız edildiğinde veya aşırı ısındığında güçlü bir çam kokusu bırakır.
Hastanede dünyaya gelen ilk bebek: Defne Sakura
Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'nde dünyaya gelen ilk bebeğe, ailesi tarafından Defne Sakura ismi verildi. 😊👶
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca , Twitter hesabı üzerinden, Başakşehir Çam ve Sakura Hastanesi'nde doğan ilk bebeğin müjdesini verdi. Bakan Koca "Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Hastanesi'nde dün İLK BEBEK DÜNYAYA GELDİ. Bebeğe biricik ablası tarafından Defne, annesi tarafından Sakura adı verildi. Hoş geldin, dünyaya umut getirdin DEFNE SAKURA. Tuğba ve Ömer Sönmez çiftini kutluyoruz." dedi.
Türk-Japon ilişkilerinin başlamasında büyük etken
Sultan II. Abdülhamid tarafından Japonya'ya gönderilen ve Türk-Japon ilişkilerinin başlamasında büyük etken, Ertuğrul Fırkateyni'nin dönüş yolunda batmasının üzerinden yaklaşık 130 yıl geçti.
Japonya ve Osmanlı Devleti arasındaki ilişkiler, 1887'de Japon Prensi Komatsu Akihito ve eşinin İstanbul ziyaretinde Sultan II. Abdülhamid ile görüşmesi ve hediyeler sunmasıyla gelişmeye başladı.
II. Abdülhamid'in misafirperverliğine teşekkür için Japon İmparatoru padişaha Krizantem Nişanı hediye etmişti. Buna karşılık Abdülhamid, Japon İmparatoruna İmtiyaz Nişanı verilmesini uygun bulmuş, hem iade-i ziyaret hem de bu nişanı götürmek üzere bir harp gemisinin Japonya'ya hareketini emretmişti. Bu durum Abdülhamid'in Pan-İslamizm politikasının da bir parçasıydı.
Dönüş yolunda 16 Eylül 1890 saat 21.00 sıralarında meydana gelen büyük deniz kazasında 526 mürettebat şehit oldu.
Japon Sakura Vakfı, 1890'da Japonya'ya ulaşan ve dönmek üzereyken çıkan tayfunda batan Ertuğrul Fırkateyni'nde şehit olan Türk denizcilerin anısına 2005 yılında , İstanbul'da dikilmek üzere sakura fidanları yollamıştı.
"Ertuğrul Fırkateyni" edebiyata nasıl yansımıştı?