Karacaoğlan’ın nağmelerde yaşayan şiirleri 🎶
Âşık edebiyatının yetiştirdiği önemli isimlerden olan Karacaoğlan, sevdanın ve tabiatın şairi olarak anılır. Karacaoğlan'ın şiirlerindeki dil ve söyleyiş güzelliği Türk halk şairlerinin pek çoğuna öncülük etmiş, ancak bu güzelliğe az sayıda şair ulaşabilmiştir. Günümüze miras bıraktığı şiirleri serüvenini, nağmelerde sürdürür. İşte Karacaoğlan'ın nağmelerde yaşayan şiirleri…
Giriş Tarihi: 21.10.2019
15:26
Güncelleme Tarihi: 28.07.2020
14:09
Sunayı da deli gönül sunayı
Sunayı da deli gönül sunayı Ben yoluna terk ederim sılayı Armağan gönderdim telli turnayı İner gider bir gözleri sürmeli
Ateş yanmayınca tütün mü tüter Ak göğsün üstünde çimen mi biter Vakti gelmeyince bülbül mü öter Öter gider bir gözleri sürmeli
Sabahtan uğradım onun yurduna Dayanılmaz firkatine derdine Yıkılası karlı dağlar ardına Aşar gider bir gözleri sürmeli
Kendisinin olmayan birçok şiir mevcut
Her saz şairi gibi onun şiirlerini de söylendiği ilk şekilleriyle tespit etmek mümkün olmamıştır. Yaygın bir şöhrete sahip olduğu bilinen Karacaoğlan'a kendisinin olmayan birçok şiirin mal edilmiş olması muhtemeldir.
Bir ayrılık bir yoksulluk
Vara vara vardım ol kara taşa Hasret ettin beni kavim kardaşa Sebep ne gözden akan kanlı yaşa Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm
Nice sultanları tahttan indirdi Nicesinin gül benzini soldurdu Nicelerin gelmez yola gönderdi Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm
500 civarında şiiri olduğu tahmin edilir
19. yüzyılda biri Yozgat'ta, diğeri Güney Anadolu'da Küçük Karacaoğlan adıyla anılan iki adaşı da bulunan Karacaoğlan'ın 500 civarında şiiri olduğu tahmin edilmektedir.
Yeşil başlı gövel ördek Uçar gider göle karşı Eğricesin tel tel etmiş Döker gider yare karşı Telli turnam sökün gelir İnci mercan yükün gelir Elvan elvan kokun gelir Yar oturmuş yele karşı