Arama

Psikoloji sözlüğü

Psikoloji, insanın zihinsel süreçleri, duygu ve düşüncelerinin davranışlarına yansıyışı ile bunların birbiriyle ilişkilerini inceleyen bir bilim dalıdır. Günümüz dünyasında, insanları anlama ya da bunun için hiç değilse çaba gösterme derdi olan pekçok kişinin ilgili olduğu bir alandır. Bu alanı daha yakından tanımak için alana özgü kavramların anlamlarını bilmek oldukça önemlidir. Bundan dolayı psikolojiye ilgisi olan okurlarımız için bir psikoloji sözlüğü hazırladık.

YANSITMA

🔹 Kişinin kabullenemediği ve kendisine yakıştıramadığı duygu ve düşünceleri farklı bir insana aktardığı bir savunma mekanizmasıdır.

🔹 Yansıtma yapan kişi yüzleşmekten kaçtığı duyguyu, çevresindeki bir canlıya ya da nesneye aktararak psikolojik olarak rahatlama yaşar. Duygusal, düşünsel, öznel, davranışsal ve ilişkisel yansıtma türleri vardır.

Anlatarak İyileşme: Psikoterapi

  • 10
  • 20

SÖNME

🔹 Klasik ve edimsel koşullanma sırasında uyarıcıya verilen öğrenilmiş tepkinin azalarak yok olduğu sürece denir.

🔹 Koşullu uyarıcı, koşulsuz uyarıcı olmadan birçok kez verildiğinde ya da elde arzu edilen davranışa karşılık olarak pekiştireç verilmemesiyle oluşur.

Pekiştireç nedir?

Bir davranış sonrasında ortama sevilen, hoşlanılan bir uyaran getirilmesi veya kişiyi rahatsız eden/kaygı/korku veren uyaranın ortamdan uzaklaştırılması ile istenen davranışın zaman içinde gerçekleşme ihtimali ve sıklığını arttırma yönünde kullanılan araçlardır. Bu süreçte başarılı olunursa pekiştirme gerçekleştirilmiş olur.

  • 11
  • 20

KOMPÜLSİYON (ZORLANIM)

🔹 Kişinin, karşı koymak veya kontrol etmek istemesine rağmen bir eylemi tekrar etmeye karşı hissettiği karşı konulamaz, güçlü dürtüye denir.

🔹 Kişi kompülsiyonların mantıksız olduğunun bilincindedir, fakat kendini yapmaktan alıkoyamaz.Yapmadığında büyük sıkıntı hisseder. Kompüsiyonların sıklığı ve sayısı giderek artar. Bu durum kişinin günlük hayatını olumsuz yönde etkiler.

Kendi İsteğimiz İle Kaldığımız Hapishane

  • 12
  • 20

RASYONELLEŞTİRME

🔹 İnsanların kabul edilemez bulduğu, sosyal normlara uymayan, rahatsız edici unsurlar barındıran davranış, duygu ve düşüncelerini toplumun onaylayacağı kalıba sokarak açıkladığı bir savunma mekanizmasıdır.

🔹 İnsanlar üzerinde hükmetmekten hoşlanan bir patronun bu isteğini çalışanlarına sürekli emirler vererek ve yaptıkları hiçbir şeyi takdir etmeyip bir kulp bularak tatmin etmesi ve bu davranışını "ben her şeyi onların gelişimi için yapıyorum" bahanesiyle açıklaması rasyonelleştirmeye (ussallaştırma) bir örnektir.

  • 13
  • 20

BAĞLANMA

🔹 Çocuk ile anne veya ona bakım veren kişi arasında oluşan güçlü duygusal bağ.

🔹 Çocuğun fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarının fark edilerek giderilmesi, anne ile çocuk arasında güven duygusunun oluşumunu sağlar. Çocuğun ihtiyaçlarının ebeveyni tarafından farkedilmemesi ya da farkedilip karşılanmaması ise anne ile çocuk arasındaki güven bağının zedelenmesine yol açar. Bu bağın ne doğrultada gerçekleştiği de çocuğun bağlanma stilini belirler.

🔹 Güvenli bağlanma, kaygılı-güvensiz bağlanma, kaçıngan – güvensiz bağlanma, darmadağın – güvensiz bağlanma gibi türleri vardır.

Başarılarını Sahiplenmeyenlerin Sendromu: Imposter

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN