Demokrasi tarihinde kara bir leke: 27 Mayıs
Türk demokrasi tarihinin kara lekelerinden biri olan ve Türk milletinin vicdanında derin yaralar açan 27 Mayıs 1960 darbesinin üzerinden 64 yıl geçti. Demokrasiye vurulan bu ilk darbe, 27 Mayıs 1960'da dönemin iktidar partisi Demokrat Parti'nin (DP) "ülkeyi baskı rejimine ve kardeş kavgasına götürdüğü" iddiasını ileri sürülerek gerçekleşmişti. Peki, 27 Mayıs Darbesi'nde neler yaşandı?
Giriş Tarihi: 26.05.2019
14:35
Güncelleme Tarihi: 27.05.2024
12:31
1 NUMARALI SANIK CELAL BAYAR
◾ Türk demokrasisinin yargılandığı davalarda toplam 15 yargıç ve 9 savcı görev yaptı. Yüksek Adalet Divanı'nın başkanlığını Salim Başol yaptığı duruşmalar Yassıada Spor Salonu'nda görüldü.
◾ Celal Bayar 1 numaralı sanık olurken dönemin Başbakanı Menderes ise onun yanındaki sandalyede oturdu.
◾ Türk halkı, demokrasi getireceğini iddia ederek demokrasiyi yargılayan davaları "Yassıada Saati" programıyla radyodan dinledi.
"DÜŞÜKLER YASSIADA'DA" FİLMİ
◾ Darbeciler bu süreçte tüm saygı ve terbiye kurallarını hiçe sayarak sanıklara "düşükler" şeklinde hitap etti. Mahkeme süreci devam ederken halk arasında sanıklara kötü muamele edildiği konuşulmaya başlandı.
◾ Darbeciler kendilerini aklamak için "Düşükler Yassıada'da" ismiyle bir de film çekti. Sanıkların Yassıada'ya gidişleri sırasında görüntü çekilmediği için Bayar, Menderes gibi isimlerin yeniden motordan indirilirken ve Ada'ya gelirken görüntüleri çekildi.
◾ Zaten zor şartlar altında ayakta durmaya çalışan Bayar "Ben oyuncu değilim" deyip intihar girişiminde bulundu.
◾ Sanıkların durumunu iyi göstermeye çalışan darbecilerin çektikleri videoda, Menderes için "Poz vermeden edemez, sofrasında kilosu 1000 liraya satılan siyah havyar bulunmamakla beraber Bayar iştahından bir şey kaybetmiş görünmemektedir." ifadeleri de kullanıldı.
◾ Bu sözlerin yer aldığı videoda ise Menderes'in yüz ifadesi aslında tüm gerçekleri sessiz şekilde haykırıyordu.
◾ Her türlü izanı kaybeden darbeciler , sanıklara ait 37 fotoğrafı açık artırma suretiyle gazetelere ve dergilere o zamanın parasıyla 298 bin 658 liraya sattı.
◾ Yassıada'daki mahkemelerde ilk davalar "bebek" ve "köpek" davaları oldu. Dönemin Başbakanı Menderes'in opera sanatçısı Aynur Aydan'dan olan çocuğunu bilerek öldürttüğü iddiası, Aydan'ın cesurca Menderes'i savunmasıyla çürütüldü.
◾ Köpek davasında ise Celal Bayar, değeri bilirkişi tarafından bin lira olarak tespit edilen hediye köpeğin, 20 bin liraya hayvanat bahçesine satılması nedeniyle suçlandı.
◾ Bayar o gün mahkemede "Bu kadar küçük bir meseleden dolayı, böyle yüksek mahkemenin huzuruna çıktığım için en büyük cezayı çekmiş bulunuyorum." sözleriyle davaya ilişkin duygularını anlatacaktı.
◾ Bu süreçte Menderes başta olmak üzere bütün sanıklara savunma hakkı tanınmadı. Davalar Hakim Başol'un "Anlatın, buralara cevap verin" sözleri üzerine "Arz edeyim efendim" şeklinde iddialara cevap vermeye çalışan Menderes'in sözleri hep "Kısa kes" cümleleriyle kesildi.
"Dört-beş aydan beri tamamıyla tecrit vaziyetinde bulunuyorum ve tek bir odanın içinde ve günün 24 saatinde her saat değişen bir nöbetçi subayın nezareti altında hiç kimse ile konuşmak imkanı mevcut olmamak şartı ile yaşıyorum. Bu itibarla konuşma takatim hakikaten zaafa uğramış bulunuyor."