Abdülhamid ABD'ye nasıl yardım etti?
Osmanlı Devleti, dış dünyadaki hakimiyetini arttırmak ve diğer devletlerle ilişkilerini güçlendirmek amacıyla farklı stratejiler izlemişti. Bunlardan biri de üç asır önce, ABD ile imzaladığı dostluk ve ticaret anlaşmasıydı. ABD'nin "yüzyılın en büyük felaketini" yaşadığı dönemde Osmanlı yardım elini uzatmış, bölgeye ilk yardımı Sultan Abdülhamid ulaştırmıştı…
Giriş Tarihi: 19.09.2019
15:58
Güncelleme Tarihi: 19.09.2019
16:02
'YÜZYILIN FELAKETİ'NDE İLK YARDIM YAPAN OSMANLI'YDI
Osmanlı'nın ABD'ye yaptığı sonraki yardımlar, yaşanan doğal afetler nedeniyle olacaktı.
1889 yılında gerçekleşen ve ABD'de "yüzyılın en büyük felaketi" sayılan Johnstown Felaketi sonrası, bölgeye ilk yardımı yapan ve ulaştıran Osmanlı olmuştu.
ABDÜLHAMİD DERHAL GIDA VE NAKİT YARDIMI SAĞLADI
Talep gelmeden yardım yapan Sultan II. Abdülhamid, afetten haberdar olur olmaz afetzedeler için yapacağı gıda yardımının yanında, 200 Osmanlı Lirası (o günün değeriyle bin, bugünkü değerle en az 40 bin dolar ) nakit yardımı sağlamıştı.
ORMAN YANGINININ ZARARINI OSMANLI KARŞILAMIŞTI
Takvimler 1894 yılını gösterdiğinde, ABD kuzey batısında gerçekleşen orman yangını ile sarsılmış, Minnesota ve Wisconsin'de pek çok ABD vatandaşı maddi zarara uğramıştı.
Osmanlı Devleti'nin Washington Büyükelçisi, derhal İstanbul'a telgraf çekmiş ve durumu sultana bildirmişti.
YANGIN MAĞDURU FELAKETZEDELERE YARDIM GÖNDERİLDİ
Olayın insani boyutuna da değinen elçi, Osmanlının ABD'deki felaketzedelere yardım yapması halinde, Devlet-i Aliyye'ye karşı bir teveccüh ve memnuniyetin belireceğine de vurgu yapmıştı.
II. Abdülhamid arz edilen bu teklifi memnuniyetle kabul etti. Hatta 100 liralık yardım miktarını 300 liraya çıkarmış ve o dönem için oldukça yüksek bir meblağ olan bu parayı ABD'ye göndermişti.
OSMANLI'NIN DIŞ SİYASETİNE IŞIK TUTAN BELGE
9 Eylül 1894 tarihine gelindiğinde Osmanlı, vadedildiği şekilde ABD'ye para yardımında bulundu.
Abdülhamid'in ve Osmanlı'nın dış siyasetini anlamaya yardım edebilecek bu belge, Yıldız Sarayı Başkâtibi Süreyya Paşa tarafından kaleme alınmıştı.