Abdülhamid'in emriyle kurulan İstanbul'daki hastaneler
Şehr-i İstanbul'un sevdalısı Sultan II. Abdülhamid, mevcut düzensizliğin önüne geçmek ve yeni yatırımlar yapmak kaydıyla can çekişen şehre yaşanırlık kazandırmak istiyordu. Abdülhamid'in siyasi yönü ile birlikte, Osmanlı vatanına kazandırdığı eserleri konuşmak, onun çağın gerekliliklerini ve ilerisini düşündüğünün bir kanıtıdır. Peki, Abdülhamid'in emriyle kurulan İstanbul'daki hastaneler hangileriydi?
Giriş Tarihi: 29.04.2020
14:10
Güncelleme Tarihi: 29.04.2020
14:48
BİR HATIRANIN İNŞASI: HER ŞEY ÇOCUKLAR İÇİN
Hamidiye Etfal Hastane-i Âlisi, 5 Haziran 1899 Pazartesi günü, 671 çocuğun sünnet edildiği bir düğünle hasta kabulüne başladı. Bu şölen, II. Abdülhamid'in oğlu Şehzade Abdürrahim Efendi'nin sünnet düğününe denk getirildi.
Çocuklara sünnet kıyafetleri hastane tarafından verildi. Sultan ve hayırseverler tarafından çocuklara hediyeler verildi. Sünnet edilen çocuklar hastanede bir gece kaldı ve gece hokkabazlar, ince sazlar, hayal oyunlarıyla eğlendirildiler. Bu tarihten sonra sünnet törenleri her yıl tekrarlanan bir geleneğe dönüştü.
TELGRAFLA HEKİME ANINDA HABER VERİLİYORDU
Her pavyon telgraf pilleri vasıtasıyla Merkez Dairesi'ndeki nöbetçi hekim odasına bağlanıyordu. Böylece, nöbetçi hekim istediği zaman her pavyonu kontrol edebiliyor ya da işaret gelen pavyona hızla gidebiliyordu.
Hastaneye gösterilen özen bahçeye de gösterilmişti. Ağaç sayısı bir yıl içinde 1500'ün üzerindeydi. Hastaların dinlenmesi için kameriyeler ve bahçe sedirleri yapılmıştı.
ÇOCUKLARIN BESLENMESİNE ÖZEN GÖSTERİLİRDİ
Hamidiye Etfâl Hastanesinde ameliyat olan çocukların ameliyattan önce ve sonraki durumları.
Çocukların yemekleri en yetenekli aşçılar tarafından hazırlanır, kullanılan erzakın kalitesi kimyahanede tetkik edilirdi.
Abdülhamid'in isteği üzerine hasta çocukların halis süt içmeleri için hastanenin 50 metre kuzeyinde inek ahırı yapılmıştı. Abdülhamid, hastanenin gelişimini sağlamak ve suyun şifasından yararlanmak düşüncesi ile Karahisar Maden Suyu'nu (Afyon) hastaneye vakfetti.
Sultan Abdülhamid'in arşivinden Osmanlı fotoğrafları
Sultan II. Abdülhamid'in emriyle 1884 yılında kurulan hastane, Balmumcu ve Orhaniye kışlalarında bulunan saray muhafızları ile Beşiktaş civarında ikamet eden saray mensuplarının muayene ve tedavileri için kurulmuştur. Hastanenin yapımındaki tüm masrafları bizzat Sultan II. Abdülhamid Han'ın şahsi servetinden karşılanmıştır.
Gereğinde 10 saat içinde sökülüp tekrar kurulan prefabrik malzemeden yapılan hastane, 3 ayrı bölümden oluşmaktaydı. 200 hasta kapasiteli yapıya, kuruşundan sonraki yıllarda röntgen dairesi ve bazı ilaveler yapılmıştır.
CEPHEDE YARALANAN ASKERLERİN TEDAVİ MERKEZİYDİ
Hastanede görevli kişiler, sahasının uzmanı isimlerden seçilmekteydi. Sultanın Doktoru Miralay Mehmed Bey başta olmak üzere 18 hekim, 3 eczacı, 5 cerrah ve hasta bakıcının görev yaptığı askeri hastanede idareyi, Hastalar Ağası Kamil Efendi sağlamıştır.
1897 Osmanlı-Yunan Harbi'nde cephede yaralanan 2000'e yakın yaralı askerin tedavisi bu hastanede gerçekleşmiştir. Alasonya'dan getirilen askerler, Almanya'dan getirilen ve henüz o dönemde yeni yeni kullanılmaya başlanan röntgen cihazı sayesinde vücutlarındaki mermiler belirlenip çıkarılmak suretiyle tedavi edilmiştir.