Ayasofya'daki padişah türbeleri
Osmanlı'nın fetih camisi Ayasofya, bünyesinde barındırdığı padişah türbeleriyle de ayrı bir öneme sahiptir. Tarih boyunca iki büyük imparatorluğa tanıklık eden bu eşsiz mabed, ayrıca bir "hanedan mezarlığı" hüviyeti de taşıyor. Ayasofya'ya defnedilen ilk padişahın kim olduğunu biliyor musunuz? Peki ya, Osmanlı'da ilk defa şahsı adına ayrı bir türbe yapılmayan padişahın hangisi olduğunu?
Giriş Tarihi: 08.07.2020
15:09
Güncelleme Tarihi: 24.07.2023
16:41
I. MUSTAFA'NIN VAFTİZHANEDEN ÇEVRİLEN TÜRBESİ
Ayasofya'da türbesi bulunan I. Mustafa'nın ise ilginç bir hikayesi vardı. Erhan Afyoncu'nun aktardığına göre, I. Mustafa tahttan indirildikten sonra 15 yıl boyunca sarayda hapis tutuldu. 20 Ocak 1639'da bir sara kriziyle vefat etti. Evliya Çelebi'nin naklettiğine göre Sultan'ın ölümünden sonra cenazesi 17 saat musalla taşında kaldı. Cenazesinin gömüleceği bir yer arandı. İstanbul'da o sırada mevcut selâtin türbelerinin hiçbirinde yer bulunmadığı gerekçesiyle Osmanlı tarihinde farklı bir gelenek başlamış oldu. Evliya Çelebi'nin babası saray kuyumcusu Mehmed Zılli'nin tavsiyesiyle Ayasofya'nın eski vaftizhanesine Hasbahçe'den toprak getirtilerek defnedildi.
Ayasofya camiye dönüştürülünce vaftizhane kandil yağlarının depolandığı bir ambar haline getirilerek iki yüzyıl kadar böylece kullanıldıktan sonra XVII. yüzyılın ilk yarısı içinde türbeye çevrilmiş oldu. Osmanlı'da ilk defa bir padişaha ayrı bir türbe yapılmadı.
Naîmâ Tarihi 'nde I. Mustafa'nın "Ayasofya hareminde kapıya muttasıl kable'l-feth bina olunmuş bir kubbe-i âliyede" defnedildiği şeklinde zikredilir.
Evliya Çelebi, "Bu kubbe içinde medfun olanların hepsi kadın sultanlardır" dedikten sonra türbede Sultan I. Ahmed'in kızları, Bayram Paşa'nın zevcesi Hanzâde Sultan ile Kenan Paşa'nın zevcesi Âtike Sultan'ın ve IV. Murad'ın kızı, Melek Ahmed Paşa'nın zevcesi olup doğum yaparken 1659 yılında ölen İsmihan Kaya Sultan'ın kabirlerinin bulunduğunu bildirir.
Sultan I. Mustafa ile Sultan İbrâhim'in türbesi olan bu mezar binası daha çok Sultan İbrâhim Türbesi adıyla tanınır.
Türbenin mimari özellikleri
Yapı, vaftizhâne olarak mimarisi bakımından benzer binaların en büyük ölçülü olanlarındandır. Türbeye dönüştürüldüğünde bazı değişikliklere uğramıştır.
Türbede XVIII. yüzyılın ikinci yarısında, belki de 1766 depreminin arkasından girişin önüne barok üslûbunda kemerli bir sundurma ile bir türbedar odası eklenmiş veya daha önceden var olan bu unsurlar o yılların sanat akımına uygun biçimde yenilenmiştir.
Sultan İbrahim de 1648'de öldürülünce Ayasofya'da amcası Sultan Mustafa'nın yanına gömüldü. İki padişah tarihe psikolojik problemleriyle geçmişti. Erhan Afyoncu'nun çıkarımına göre iki padişah bu yüzden diğer padişah türbelerine gömülmemişlerdi. Ancak bu duruma rağmen Evliya Çelebi, iki sultanın türbesini özellikle kadınların yatır gibi ziyaret ettiklerini anlatır.
Türbede iki padişahla birlikte Sultan İbrahim'in oğlu Şehzade Selim, IV. Mehmed'in oğlu Şehzade Selim, II. Ahmed'in oğlu Şehzade İbrahim, Sultan I. Ahmed'in kızları, Hanzâde Sultan ve Âtike Sultan ve IV. Murad'ın kızı Kaya ve İsmihan Sultan olmak üzere 18 hanedan mensubu medfundur.