Arama

Beyaz Adamın doymak bilmez hırsına kurban 1 milyon insan

Ruanda 20'nci yüzyılın en korkunç soykırımlarından birine sahne oldu. 100 gün süren katliamın sonunda II. Dünya Savaşı sonrasının en büyük soykırımı yaşanmıştı. Birlemiş Milletler, ABD ve Avrupa olaylara müdahil olmak şöyle dursun, Ruanda'yı kaderine terk edip hızla ülkeden çıkmışlardı. Peki, neydi asıl mesele? İki etnik topluluğu bu derece düşman hale getiren şartlar nasıl oluştu?

  • 12
  • 14
20. YÜZYILIN EN ÖNEMLİ DERSLERİNDEN BİRİ
20. YÜZYILIN EN ÖNEMLİ DERSLERİNDEN BİRİ

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) 17 Mayıs'ta Ruanda'ya giden silahlara ambargo kararı aldı.

BM Genel Sekreteri 31 Mayıs'ta sivil kayıpların 250 bin ila 500 bin arasında olduğunu açıkladı.

BMGK,8 Haziran'da soykırım olaylarını kınadı ve MINUAR gözlemcilerinin görev süresini uzattı.

Fransa, 23 Haziran'da ülkenin güney batısında sığınmacılar için güvenli bölge oluşturmak amacıyla Turkuaz Operasyonu'nu başlattı.

Ruanda Ordusu, 4 Temmuz'da Kigali ve Butare'nin kontrolünü sağladı. Ordu, 17 Temmuz 1994'te ülkenin tamamına yakınında kontrolü sağladı ve soykırım eylemleri sona erdi. 3 ay süren olaylarda 800 bin Tutsi ve muhalif Hutu hayatını kaybetti.

  • 13
  • 14
GERİYE SADECE HİKAYELER KALDI
GERİYE SADECE HİKAYELER KALDI

İş işten geçtikten sonra medya önünde dökülen timsah gözyaşları eşliğinde gelen pişmanlık dolu sözler ve kuru temenniler bu insanlık ayıbını kapatmak için yetersiz kalırken, geriye sadece bir avuç gönüllünün kişisel kahramanlık hikayeleri kaldı. Kendi çabaları ile Tutsileri yetimhanelerde, evlerinde, kilise ve camilerde saklayarak katledilmekten kurtaran bir avuç değerli insanın hikayesi, zor şartlar altında bile insanlık adına bir şeyler yapılabileceğini gösterdi.

  • 14
  • 14

Ruanda 20. yüzyılın önemli derslerinden biridir. Ayrımcılığın ve etnik kodlarla siyaset yapımının ne tür kanlı olaylara yol açabileceğinin en açık göstergesidir. Sömürgeciliğin dizayn ettiği kanlı etnik siyaset küçük bir Afrika ülkesini kaosa sürüklerken, küresel aktörlerin çıkar gözetmedikleri yerlerde insan hakları ihlallerine sessiz kaldıklarını da bize gösterdi.

Serhat Orakçı

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN