Devlet yönetme sanatını kaleme alan siyasetnameler
Siyasetnameler, devlet yönetimini, devlet işlerinin nasıl yürütülmesi gerektiğini ve yöneticilerin topluma karşı sorumluluklarını ele alan eserlerdir. Kur'an-ı Kerim ve hadislerde vurgulanan devlet yönetimine dair temel ilkeler, Peygamberimiz ve Hulefa-yi Raşidin devri başta olmak üzere çeşitli dönemlerde gerçekleştirilen uygulamalar, siyasi ve idari mektuplar, sözlü rivayetler bu eserlerin başlıca kaynaklarıdır. Bir hükümdara yönetim konusundaki tavsiyeleri içeren bu eserler, devlet idaresinde siyaset sanatının ve ahlakının önemini vurgulamıştır. Devlet yönetme sanatını kaleme alan siyasetnamelerin tarihini derledik.
Giriş Tarihi: 31.05.2020
09:21
Güncelleme Tarihi: 01.05.2022
16:56
NİZAMÜLMÜLK EN MEŞHUR SİYASETNAMEYİ KALEME ALDI
Büyük Selçuklular döneminin en meşhur siyasetnamesi ünlü vezir Nizâmülmülk'ün Siyâsetnâme (Siyerü'l-mülûk) adlı Farsça eseridir. Devlet kurumlarının teşekkülü, işleyişi, aksayan tarafları, alınacak tedbirler, kurumlara işlerlik kazandırmak için yapılması gereken düzenlemeler hakkında bilgiler içerir.
Nizâmülmülk, bu eseri Melikşah'ın bilginlerden, bürokratlardan ve vezirlerden ülkeyi en iyi şekilde idare edebilmesi, din ve dünya işlerinde gerekli tedbirleri alması, kendi hayat düsturlarını, siyasî, içtimaî ve dinî davranışlarını ayarlayabileceği bir kitap yazmalarını istemesi üzerine kaleme almıştır. Elli bir fasıldan oluşan eser türün en güzel örneklerinden biri olarak kabul edilir.
Nizamülmülk kimdir?
44 BÖLÜMDEN OLUŞAN KÂBUSNAME
Selçuklu egemenliği sınırları içinde yazılan diğer bir siyasetname, Ziyârî Hükümdarı Keykâvus b. İskender'in 475 (1082) yılında oğlu Gîlân Şah için kaleme aldığı Kâbusnâme (Nasîhatnâme) adlı eserdir. Bir mukaddime ile 44 bölümden oluşan eserde sultan, vezir ve diğer devlet adamlarının görevleri, padişahlara itaat, beyler katındaki davranışlar, yazıcılık ve münşilik, padişahlara ve vezirlere ilişkin gelir kaynaklarıyla devletin diğer gelirleri ele alınmıştır.
Devletin korunması için önem verilmesi gereken silahlı güçlerin nasıl oluşturulması gerektiği konularında tavsiyelerde bulunulmuştur. Sultan, vezir ve diğer devlet adamlarının görevlerinin yanı sıra çeşitli konularda nasihat, görgü kuralları, eğitim ve ahlâk, ilimler, meslekler gibi sosyal ve kültürel yaşama ilişkin hususlara değinilmiştir.
NASİHATÜ’L MÜLÛK EN ÜNLÜ SİYASETNAMELERDEN BİRİ
Gazzâlî'nin Nasihatü'l-mülûk 'ü Selçukluların idaresi altındaki Bağdat'ta yazılmış ve muhtemelen Büyük Selçuklu Sultanı Muhammed Tapar'a veya Melik Sencer'e takdim edilmiştir. Siyasetname türünün en önemli örneklerinden biri olan eserin mukaddimesinde sultana dinî nasihatler verilir ve çeşitli inanç konuları açıklanır.
Ardından gelen yedi bölümde devlet başkanının görevleri, sahip olması gereken ahlâkî özellikler ve yönetim esasları, vezirlerin görevleri ve özellikleri, kâtiplerin önemi ve nitelikleri üzerinde durulmuş, hikmet, akıl ve kadın konularında çeşitli görüş ve değerlendirmelere yer verilmiştir. Farsça kaleme alınan eserin et-Tibrü'l-mesbûk fî nasihati'l-mülûk adlı Arapça çevirisi daha meşhurdur.
SELAHADDİN EYYUBİ’YE TAKDİM EDİLEN SİYASETNAME
Eyyubiler döneminde de siyasetname türü eserler kaleme alınmıştır. Celâleddin eş-Şeyzerî, Selâhaddîn-i Eyyûbî'ye takdim ettiği el-Menhecü(en-Nehcü)'l-meslûk fî siyâseti'l-mülûk adlı eserinde devlet başkanının önemini, görevlerini ve otoritenin temel dayanaklarını ayrıntılı biçimde anlatmıştır.
Fars edebiyatının en meşhur şairlerinden Sa'dî-i Şîrâzî, Salgurlular'dan Ebû Bekir b. Sa'd b. Zengî'ye ithaf ettiği Bostân ve Gülistân adlı eserlerinde adalet, siyaset, yöneten-yönetilen ilişkilerine ve devlet başkanlarının dikkate almaları gereken hususlara temas etmiş, ayrıca Nasihatü'l-mülûk adlı bir risâle kaleme almıştır.
OSMANLI’DA İLK SİYASETNAME ÖRNEKLERİ TERCÜME ESERLERDİ
Osmanlı'da ilk siyasetname örneklerini tercümeler oluşturur. Siyasetname geleneğinin klasikleri erken dönemlerde Türkçeye kazandırılmış, böylece devlet geleneği, yönetim yorumları ve siyaset literatürü Osmanlı coğrafyasına taşınmıştır.
Bugüne ulaşan ilk tercüme Kelîle ve Dimne olup manzum olarak I. Murad'a sunulmuştur. Türün önemli örneklerinden Kâbûsnâme ise Mercimek Ahmed tarafından Türkçeye çevrilmiş ve II. Murad'a takdim edilmiştir.
Çağlar ötesinden nasihat Kâbusnâme