Arama

İbn Haldun ve sosyal bilimlere dair 15 ilginç bilgi

İslam medeniyetinin en parlak döneminin sonlarında yaşamış bir alimdi, İbn Haldun. Yaşadığı bölgeden Haçlı istilası nedeniyle göç etmek zorunda kalmış; bu coğrafyaların istilalardan ne şekilde etkilendiğini inceleyerek araştırmalarına başlamıştı. Tarih yazıcılığının gerçeklerin liste halinde sunulmasından ibaret olmadığına, yazarların hangi bölgeye ait olduklarına ve taraflı olup olmadıklarına bağlı olarak farklılık arz edeceğini savunuyordu. Sosyoloji biliminin öncüsü olan ve sosyal bilimlere dair birçok kavramın temelini 7 asır öncesinden atan İbn Haldun'dan 15 ilginç bilgiyi sizlerle buluşturuyoruz.

  • 5
  • 15
DÜNYA TARİHİ ÜZERİNE ÖNEMLİ BİR ESER BIRAKTI
DÜNYA TARİHİ ÜZERİNE ÖNEMLİ BİR ESER BIRAKTI

Kadı ve resmi elçi olarak yoğun bir programı olmasına rağmen akademik araştırmalarına devam eden İbn Haldun, Erken ve Sonraki Dönem Tarihi Üzerine Dersler ve Arşiv adlı dünya tarihi eserini kaleme aldı. Bu eserin ilk cildi Mukaddime ve Tarihe Giriş adlarıyla bilinir.

Çok büyük bir emeğin ürünü olan Mukaddime, genel dünya tarihi üzerine bir eserdir.

  • 6
  • 15
İBN HALDUN TARİH YAZICILIĞINDA NEYE DİKKAT ÇEKİYORDU?
İBN HALDUN TARİH YAZICILIĞINDA NEYE DİKKAT ÇEKİYORDU?

İbn Haldun, tarih yazıcılığının gerçeklerin liste halinde sunulmasından ibaret olmadığı ve bu gerçekle kimin yorumladığına, hangi bölgeye ait olduklarına ve taraflı olup olmadıklarına bağlı olarak farklılık arz edeceği fikrini araştırdı ve uyguladı.

  • 7
  • 15
AKADEMİSYENLİĞE YENİ BİR BOYUT GETİRDİ
AKADEMİSYENLİĞE YENİ BİR BOYUT GETİRDİ

Tarih yazıcılığına ve yöntembilimine yönelik bu yeni yaklaşım bugün hala tarihçiler tarafından kullanılır.

İbn Haldun taraflılığı ve doğrulanmamış bilgilerin aktarılmasını tamamen reddediyordu. Böylece, delillerin bilimsel sayılabilmesi için esas teşkil eden akademisyenlik ve sosyal bilimlere yeni ve ihtimamlı bir boyut getirdi.

  • 8
  • 15
MUKADDİME KAÇ BÖLÜMDEN OLUŞUYORDU?
MUKADDİME KAÇ BÖLÜMDEN OLUŞUYORDU?

Bu büyük kitap uzun bir giriş bölümünün ardından gelen altı bölümden oluşur. Birinci bölüm genel olarak toplum, toplumun türleri, coğrafi dağılımları ve medeni dünyanın bölgeleri ile ilgiliydi.

İkinci bölüm vahşi kabileler de dahil olmak üzere göçebe toplumlara bakılıyordu. Üçüncü bölüm hanedanlıklar, halifelikler, manevi ve geçici güçler ve siyasi makamlar üzerine bir söylemdi.

  • 9
  • 15
ÖĞRENME VE ÖĞRETME YÖNTEMLERİNE DEĞİNİYORDU
ÖĞRENME VE ÖĞRETME YÖNTEMLERİNE DEĞİNİYORDU

Dördüncü bölümde göçebe olmayan toplumlar, şehirler ve iller ele alınıyordu. Beşinci bölümün konusu zanaatlar, geçim yolları ve diğer iktisadi faaliyetlerdi.

Altıncı bölüm ise bilimlerin sınıflandırılması ve öğrenme ve öğretme yöntemleri üzerineydi. Bu kitabın tamamı 1957 yılında İngilizceye tercüme edilmiştir.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN