Arama
İslam bilimini Avrupa’ya aktaran köprü: Sicilya ve Kral II. Roger
Müslümanlar, 7 ila 17. yüzyıl arasında matematik, tıp, eczacılık, astronomi, teknoloji ve mimarlık gibi alanlarda büyük ilerlemeler sağladılar. İslam coğrafyasında yaşanan bu gelişmeler, Endülüs'ün fethi ile İber Yarımadası'na; Kuzey Afrika'dan ise Sicilya'ya geçti ve oradan Avrupa'ya aktarıldı. Müslüman biliminin yayılmasında, gelişmeleri destekleyen, teşvik eden ve Müslümanların çalışmalarına hayranlık duyan Kral II. Roger'ın rolü de büyüktü. Roger, birçok Müslüman Arap çalıştırıyor, idari işlerinde dahi Arapça kullandırıyordu.
🔸 1142 yılında Palermo'da inşa ettirdiği su saati, bu ilhama örnektir. Arapça bir kaynakta Malta adasında bulunan bir Arap mühendisin hükümdar için bir saat yapıldığından bahseder.
🔸 Bu saatte bir kız figürü saat başlarını göstermek için bir bilyeyi metal bir çanağın içine atmaktadır.
🔸 Bunun yanında Sicilya halkının büyük bir bölümü, adanın Hristiyanlarca geri alınmasına dek Arapça biliyorlardı.
🔸 Müslüman bilimlerinin aktarılması ve gelişiminin teşviki bakımından II. Roger büyük hizmette bulundu.
🔸 Bunlar el İdrisi'nin Nuzhet el-Müştâk fî İhtirâk el-Âfâk adlı coğrafya kitabı ve büyük bir gümüş diskin üzerine kazınan dünya haritasıdır.
🔸 Bu kitabın ilginç özelliklerinden biri ise 17. yüzyıla kadar Avrupa'da kayda değer bir ilgi görmemesidir. Buna karşın dünya haritası, Avrupa kartografyasını doğuşundan kısa bir süre sonra 18. yüzyıla kadar oldukça etkilemiştir.
🔸 10. yüzyılda İspanya'da başlayan ve süreğen bir şekilde genişleyen çeviri faaliyeti ve yeni elde edilen malzemenin özümsenmesi, orada uzun zamandan beri hayli ilerlemişti.
🔸 Suriye'nin büyük bir bölümünde uzun süre bulunan ve Doğu Latinleri olarak adlandırılan Haçlılar da yeni bilgilerin aktarılmasında etkili oldular.
🔸 Hem Avrupa kültür merkezlerinde kendilerine mal edilen bilgileri hem de yeni katkılar olmaları nedeniyle henüz Avrupa'ya ulaşamamış kaynakları ve yapılan başarılı işleri tanıma imkânı buldular.
🔸 Doğu Latinleri üzerinden geçen yeni yolda, bilimin benimsenmesi ve aktarılması süreci yepyeni bir karakter kazandı.
🔸 Arap-İslam bilimlerinin teori ve pratikte zirve noktasına ulaştığı 12. ve 13. yüzyılda Doğu Latinleri sayesinde Akdeniz üzerinden geçen Güney İtalya ile İslam dünyası merkezleri arasında bir köprü oluştu.