İstanbul'un anlam kattığı deyimler ve sıra dışı öyküleri
"Vermeyince Mabud, neylesin Mahmud" deyiminin hikayesini biliyor musunuz? Peki ya "püsküllü bela" deyiminin Osmanlı'da yaygınlaşan hangi obje için kullanıldığını? Veya "Üsküdar'da sabah oldu" sözünün müezzinlerle ilgisinin ne olduğunu? Dilimizden düşmeyen birçok deyimin, taşı toprağı altın İstanbul'un eşsiz tarihiyle bütünleşen öykülerini sizlerle buluşturuyoruz.
AĞZINLA KUŞ TUTSAN NAFİLE
"Kişinin kendini yahut yaptığı işi beğendirememesi" anlamında kullanılan "ağzınla kuş tutsan nafile" deyiminin ortaya çıkışı, kaynaklarda şu hikâyeyle nakledilir:
Osmanlı İmparatorluğu'nun güçlü dönemlerinde, Fransa ile her alanda iyi ilişkilerin kurulduğu yıllarda bir gün, Topkapı Sarayı'nda huzura kabul edilmeyi bekleyen Fransa elçisi, işinin çok önemli ve acele olduğunu söyleyerek kızlarağasını kendisini bir an önce içeri alması için ikna etmeye çalışır.