Mimar Sinan'ın İstanbul'da inşa ettiği kervansaraylar
Kervansaraylar, seyyahları, şairleri, yolcuları, gurbette evine hasret kalanları ağırlayarak uzaklardan, başka diyarlardan gelenlerin, merakla yollara düşenlerin mekanı oldu. Yollarda geçen türlü türlü hikaye kesişti ve yolcular bu çatı altında mektuplar yazdı; dertlerini, tecrübelerini, gördüklerini paylaştı. Peki, İstanbul'da yer alan Sultan Süleyman Kervansarayı'nın Faruk Nafiz Çamlıbel'in "Han Duvarları" adlı şiirine ilham kaynağı olduğunu biliyor muydunuz? Sizler için, Mimar Sinan'ın İstanbul'da inşa ettiği kervansarayları derledik
Giriş Tarihi: 23.05.2019
14:29
Güncelleme Tarihi: 15.06.2020
21:59
Sultan Süleyman'ın sadrazamı ve damadı Rüstem Paşa'nın 1561 tarihli vakfiyesinde yapıdan "Kurşunlu Han" adıyla söz edilir. Hanlar, o günlerde konaklamak için seçilen sağlam ve güvenlikli yapılardır.
Tüccarlar getirdikleri malları satışa çıkarmadan önce buralarda saklar, sonra anlaştıkları yerli esnafa pazarlardı. Kurşunlu Han, Eminönü ve Karaköy gibi hareketli bir ticari bölgenin tam kalbindeydi. Eski Galata surları ile iç içeydi.
Kurşunlu Han'ın ona adını veren, çatısını kaplayan kurşunları sökülüp satılmış olsa da, günümüzde bir şekilde ulaşan diğer Sinan yapısı eserlerle karşılaştırıldığında yaşadığı tahribat minimum düzeyde kalmaktadır.
SULTAN SÜLEYMAN KERVANSARAYI
Büyükçekmece'de yer alan kervansarayın banisi Sultan Süleyman'dır. Yapının inşası 1566'da tamamlanmıştır. Kervansarayın inşa edildiği 16. yüzyılda Büyükçekmece, Asya ve Avrupa ticaret yolları üzerinde stratejik öneme haiz bir geçiş noktasıydı. Savaşa, sefere çıkan ordunun ilk menzili burası olurdu.
İstanbul'un ilk büyük menzilindeki bu önemli kervansaray ve bir kültür, bir gelenek etrafında şekillenen niceler, Faruk Nafiz Çamlıbel'in "Han Duvarları" şiiri gibi eserlere, edebiyata, sanata ilham kaynağı oldu. Kervansaraylar, seyyahları, şairleri, yolcuları, gurbette evine hasret kalanları ağırladı, uzaklardan, başka diyarlardan gelenlerin, merakla yollara düşenlerin mekânı oldu. Yollarda geçen türlü türlü hikâye kesişti ve yolcular bu çatı altında mektuplar yazdı dertlerini, tecrübelerini, gördüklerini paylaştı.
Sultan Süleyman, Sinan'a bu kervansaray etrafında köprü, çeşme gibi yapılarla şekillenen menzil külliyesini son seferi olan Zigetvar'a çıkmadan önce sipariş etmişti. Mimarbaşı tez zamanda işe koyuldu. Planlar hazırlandı, projeler çizdi, vakit kaybetmeden inşaat başladı ve bu esnada sultan Zigetvar'a doğru yola çıktı.
Bu İstanbul'u türlü eserlerle, Süleymaniye gibi bir külliyeyle, Kırkçeşme su yollarıyla mamur eden sultan ile onun başmimarının son karşılaşması oldu. Sinan büyük köprünün inşasına eksiksiz bir dikkat ve özen gösterdi. Kim bilir belki de eserleri sultanın dönüşüne yetiştirmek niyetindeydi ama seferde hayatını kaybeden Sultan Süleyman, eserlerin nihai halini hiçbir zaman göremedi. Yapı, dikdörtgen planlı olup, ana malzemesi taş ve tuğladır.