Müslüman alimlerin dünyayı değiştiren keşifleri
İslam tarihi, bugünkü medeniyetin temellerini atan birçok Müslüman bilim adamının keşiflerinden, inşalarından ve miraslarından oluşur. Tarihe yön veren alimlerimizin izinden gitmek onları tanımak için, bugün kullandığımız kâğıttan, ilk üniversiteye; ilk ameliyatlardan, gök kuşağı açıklamalarına kadar giden; Müslüman bilim adamlarımızın ilklerini, keşiflerini ve icatlarını içeren bir liste hazırladık.
Giriş Tarihi: 22.03.2019
13:08
Güncelleme Tarihi: 22.03.2019
13:23
İLK GÖZ AMELİYATINI YAPAN ÂLİM; AMMAR
İlk defa katarakt ameliyatını yapan müslüman tıp âlimi. İsmi, Ammâr bin Ali el-Musûlî olup, künyesi Ebü'l-Kâsım'dır. Batı dünyâsında Canamusali adıyla tanındı. Önceleri Irak'ta, sonraları Mısır'da oturdu. Mısır'da hüküm süren Fatımî devleti hükümdarlarından Hâkim Biemrillah devrinde yetişti. Hayâtı hakkındaki bilgiler azdır. Doğum ve vefat târihi bilinmemektedir. Kitabında, Horasan, Medine, Diyarbakır, Küfe, Kahıre, Tunus gibi uzak ülkelere seyahat ettiğini ve gittiği yerlerde çeşitli göz ameliyatları yaptığını yazmaktadır.
İLK KANSER AMELİYATINI YAPAN ÂLİM; ALİ BİN ABBAS
Ali bin Abbâs, İslâm bilginlerinin tıb sahasında en çok temayüz edenlerin başında gelmektedir. Devrine göre en zor ameliyatları başarıyla yapan iyi bir cerrahtı. Yunanlıların bilmedikleri pek çok tıbbî mühim keşifler yaptı. Tecrübe ve deneylerini birleştiren kabiliyetli bir hekimdi.
KÜÇÜK KAN DOLAŞIMINI BULAN ÂLİM; İBNÜ’N-NEFİS
Küçük kan dolaşımının keşfi, ilginç ve tartışmalı bir konudur. Bu keşfin Avrupa'da 16. yy.da Servetus Vesalius, Colombo ve sonra da William Harvey ile başladığına inanılır. Bununla birlikte eski yazmaların ortaya çıkmasıyla bu konudaki keşif, 13. yy.daki İbnü'n-Nefis'e ait olduğu kabul edilir. İbnü'n-Nefis olarak tanınan Alâeddin Ebu Hasan Ali ibn Ali el-Hazm ed-Dimeşkî, 1213'te Şam'da doğdu. Nureddin Zengî tarafından kurulmuş Bimâristân-ı Nurî'de (dönemin hastanesi) eğitim gördü. Tıptan başka fıkıh, edebiyat ve kelam tahsil etti. Şafi fıkhında uzman oldu. 1236'da Mısır'a geçti ve en-Nasrî ve sonra da el-Mansurî hastanesinde çalıştı. Sultanın özel hekimi oldu. 1288'de vefat ettiğinde evini ve kütüphanesini Mansurî hastanesine vakfetti.
SIFIRI İLK KULLANAN ÂLİM; HARİZMİ
Cebir kelimesi, İranlı matematikçi Hârizmî'nin dokuzuncu yüzyılda yayınladığı ünlü "Hesab ül-Cebir vel-Mukabele", (Düşünce ve Denge Hesapları) isimli tezinden gelmektedir. Yunan ve Hindu sistemlerinin köklerine dayanan yeni cebir düzeni, rasyonel sayıları, irrasyonel sayıları ve geometrik büyüklükleri birleştirici bir sistemdi. Hârizmî, üslü sayılar fikrini de ilk kez ortaya atan kişiydi.
Doğu ve Batı ilim âleminde cebire yaptığı katkılarla ün yapıp, tanınan Hârizmî; bu sahada ilk eser sahibidir. Eserlerinde Avrupa'nın bilmediği "sıfır"ı kullanıp, cebir işlemlerini geometrik düşüncelerle temellendirdi. Harizmi, "Kitab'ül Muhtasar fi Hesab'il Cebri Mukabele" adlı eserinde, "cebir" kelimesini Matematiğe kazandırdı. Cebir konuları metodik ve sistematik olarak ilk defa ortaya koydu. Zamanın matematiğine yeni bir yön vermiştir.
İLK USTURLABI YAPAN ÂLİM; ZERKALİ
Zerkali çalışmalarında usturlab kullanmıştır. Batıda Zerkali Safihası adıyla meşhur olan âlet Afakî bir şekilde, her yerin ufkunu temsil edecek sûrette ufuk dâiresi hareketli yapılmış, menâzırî usûl ile ayın tutuluş durumu resimlenmiş, dâirevî ve safihadan ibârettir. Bu âletin özelliklerinden bahseden Zerkali 'nin risâlesi, Kitâb-ül Amel Bis-safiha ez-Zicîya, Lâtince, İbrânice ve diğer dillere tercüme edilmiştir. Bir örneği Paris Kütüphânesinde mevcut olan âlet hakkında Mîrim Çelebi, Sultan İkinci Bâyezîd Hanın emriyle Farsça mükemmel bir eser yazmıştır.