Arama

Osmanlı'da hayat kurtarana verilen ödül neydi?

Osmanlı'da iyi yüzme bilmenin ustalık ve yetenek işi olarak kabul edildiğini ve hayat kurtaranların devlet tarafından tahlisiye madalyasıyla ödüllendirildiğini biliyor muydunuz?

  • 6
  • 13
CANKURTARAN MADALYASI
CANKURTARAN MADALYASI

"Tahlis"; halâs etmek, kurtarmak manasına gelir. "Tahlisiye" de kurtarmayla alakalı anlamını ifade eder. Tahlisiye madalyasına "cankurtaran madalyası" ismi de verilmekte ve vesikalarda bu isimle de anılmaktadır. Madalyamız; yangın, sel, deprem gibi türlü felaketler veya birdenbire vuku bulan tehlikeler karşısında ölümle burun buruna gelenleri canını hiçe sayarak, varlığını ortaya koyarak kurtaranlara Osmanlı Devleti tarafından verilen bir madalya idi.

Türk insanının bozkırlara alışık olması denize olan ilginin düşük olmasına neden oluyordu; nitekim Osmanlı çağdaşı denizci toplumlara göre denizlerden askerlik, deniz ticareti, beslenme, spor ve eğlenmek amacıyla daha fazla yararlandı. Osmanlı Donanması'nda ki bazı askerlerin yüzme bilmemeleri de denize olan ilginin yeterli olmadığını gösteriyordu. Bu eksikliği hisseden Osmanlı devlet adamları donanmaya levend kaydı yaparken sahil çocuklarını tercih ediyorlardı. Hatta Osmanlı toplumunda boğulmak üzere olan insanları kurtarmak önemli bir meziyet olarak görüldüğünden kurtarıcılar devlet tarafından tahlisiye madalyasıyla ödüllendirilirdi. Osmanlı'da iyi yüzme bilmek, ustalık ve yetenek işi olarak kabul edilirdi.

Tahlisiye madalyası her ne kadar Sultan Abdülmecid zamanında ihdas edilmişse de esas itibariyle Sultan İkinci Abdülhamid (1876-1909) devrinde yaygınlık kazanmıştır. Bu padişahın hükümdarlığıyla beraber çokça verilmeye başlanan madalyanın, daha geç bir tarihte, 16 Kasım 1892 tarihinde nizamnamesi de yayınlanmıştır. Tahlisiye madalyası nizamnamesi, madalyanın niçin ve kimlere verildiği, kaç çeşidi olduğu, hangi madenden imal edilmiş olduğu gibi sorulara ışık tutuyor.

  • 9
  • 13
TAHLİSİYE MADALYASI NİZAMNAMESİ
TAHLİSİYE MADALYASI NİZAMNAMESİ

Madalyanın nizamnamesi ise 1862'de çıkmıştı. Her başvurana madalya verilmezdi. Özellikle meydana gelen hadisede tehlikeye düşenlerin kurtarılması sırasında kurtarıcının da kendi hayatını tehlikeye atması önemliydi. Bu yüzden hadiseye şahit olanların teferruatlı bir şehadetnamesi istenirdi.

Madalya dört çeşitti. Üst üste cankurtaran madalyanın bir üst derecesinde olanını alırlardı. İlk defa cankurtarana yeşil kurdele ile bir madalya verilirdi. İkinci defa için kırmızı, üçüncüsünde beyaz ve dördüncüsünde bu üç renkten kurdelenin olduğu madalya verilirdi.

  • 10
  • 13

Madalyanın kimlere verileceği madalya nizamnamesinde şöyle anlatılır:

Madde 1: Can kurtarmak hususunda bilfiil gayret ve insaniyet gösterenlere mahsus olarak ihdas buyrulmuş olan tahlisiye madalyası, gümüşten imal edilmiş olup sahipleri, istedikleri zaman göğüslerine takabilirler.

Madde 2: Bu madalyanın yeşil, kırmızı ve beyaz ve bu üç renkten mamul, dört nevi kurdelesi vardır. Tekraren cankurtaranlara her defası için başka başka madalya verilmeyip aşağıda yazılı resmi muameleler yapıldıktan ve izin alınarak padişahın irade-i seniyyesi çıktıktan sonra gereğince yalnız beratı yazılıp verilecek ve kurdelesi değiştirilecektir. Şöyle ki birinci defa için yeşil kurdele ile bir madalya verilecek, ikinci defa için kırmızı, üçüncüsünde beyaz ve dördüncüsünde bu üç renkten imal edilmiş yalnız bir kurdele verilecektir.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN