Osmanlı'nın kaybolan mescitleri
Üç kıtada asırlar boyu hükmeden Osmanlı, Türk-İslam sanatını geliştirerek tüm dünyada şaheserler meydana getirdi. Bir yerleşim yeri oluştururken insanların ibadet edebilmesi için mescitler, çocukların eğitimi için sıbyan mektepleri, hamamlar, çeşmeler inşa etti. Fakat ne yazık ki, şehirleri süsleyen bazı eserler, anlaşılması güç, şehrin tarihine değer vermeyen görüşlerle gereksiz yere ortadan kaldırıldı. Peki, Osmanlı'nın mescitleri neden yıktırıldı?
Giriş Tarihi: 16.02.2020
15:04
Güncelleme Tarihi: 16.02.2021
11:17
TARİHİ MESCİDİN MÜDAVİMLERİ
📌 Cemaati çok olan mescidin müdavimleri iskelelerdeki kayıkçılar, sandalcılar, Balıkpazarı hamallarıydı. Cami beş vakit namazda da tamamen dolardı.
📌 Hadika'dan öğrenilene göre eser, Sultan I. Abdülhamid zamanında yandı ve bir müddet öylece kaldı. Daha sonra III. Selim zamanında, İzzet Mehmet Paşa'nın sadaretinde yeniden inşa edildi. Camiye sadrazam tarafından vakıf bağlandı ve minberi de onun tarafından koyduruldu.
DÜNYA SANATINA DAMGASINI VURAN İKİ ESER
İZZET MEHMET PAŞA KİMDİR?
📌 Paşa, Safranbolulu önemli bir aileye mensup Silahtar Kahvecisi Ali Ağa'nın oğludur. Ünlü sadrazam Halil Hamid Paşa'ya damat olan İzzet Mehmed Paşa, birçok yerin valiliğini yaptı. 1794 tarihinde ise sadrazam oldu.
📌 1795 yılında kurduğu vakıf ile Eyüp semtinde bir tekke, Boğaziçi'nde bir çeşme, Safranbolu'da ise cami yaptırdı. 1812 yılında vefat eden Paşa, Manisa'da defnedildi. Bulunduğu yerdeki mezar taşı bir müddet sonra sökülerek Manisa Mevlevihanesi'ne götürüldü.
📌 Tarihçi Necdet İşli tarafından kabir taşı fotoğraflanıp okundu. Bu taş 2005 yılında Safranbolu'ya , Paşa'nın kendi adına yaptırdığı caminin avlusuna yerleştirildi. Veziriazamlara has kallavi sarıklı, büyük mermer mezar taşı üzerinde şunlar yazılıydı:
"Hüvel-hallakül-Baki Sadr-ı azam-o esbak Cennet mekan Firdevs-aşiyan Merhum ve mağfur el-muhtaç İla-rahmet-i rabbihil-gafur El-Hac İzzet Mehmet Paşa Hazretlerinin ruh-ı şerifiyçun Fatiha sene 1227"
BENZERİNE AZ RASTLANIR BİR ESER YOK EDİLDİ
📌 Daha sonra 1814-1815 yılında tekrar yanan mescit, vakıf gelirleri kullanılarak tamir edildi. Mühendishane öğrencilerinin hazırladığı harita 150 numarada gösterilen cami, 1913 yılında çizilen Alman Mavileri'nde sahilde Peynirci Sokak üzerine işaretlendi.
📌 1936 yılında Yeni Cami'nin önü açılınca, Eminönü Meydanı'nı genişletmek için bir dizi yıkım gerçekleşti. Bu sırada etrafındaki dükkânlar ortadan kaldırılınca cami meydana çıktı.
📌 Fakat 1940'lı yıllara kadar ayakta duran mescit, daha sonra yıktırılarak ortadan kaldırıldı. Türk sanatında az rastlanır bir biçimde çokgen plana göre yaptırılan mescit, yüksekçe bir yapı olup sevimli bir görünüşe sahipti. Bulunduğu arsa şimdilerde otopark olarak kullanılıyor.
📌 Bizanslıların Hipodrom , Osmanlıların At Meydanı dedikleri Sultanahmet Meydanı'nda , Üçler Sokak üzerinde bulunuyordu. Mescidin banisi Irakizade Hasan Efendi' ydi . Hasan Efendi, Melami şeyhlerinden İsmail Maşuki'ye intisaplı biriydi. Maşuki, vahdet-i vücut görüşünden dolayı, 1529 yılında Şeyhülislam Kemalpaşazade'nin başkanlığında oluşturulan ve aralarında Ebussuud Efendi'nin de bulunduğu kurul tarafından yargılandı.
📌 Suçlu bulunan Maşuki, on iki müridiyle birlikte Sultanahmet Meydanı'nda idam edildi. Bugün iki kabri bulunan Maşuki, Rumeli Hisarı'ndaki Kayalar Mescidi'ne defnedildi. Günümüzde artık yerinde olmayan Üçler Mescidi'nde de bir makamı vardı. Mescidi yapan Hasan Efendi, şeyhinin anısını yaşatmak için böyle bir mescidi bina etti.
📌 Vakıf kayıtlarından anlaşıldığına göre mescidin yanında bir hankah ve zaviye de bulunuyordu. Üçler Mescidi daha sonra III. Murad tarafından ihya edildi ve mescide bir de görevli tayin edildi.
📌 İstanbul'un çizilen bazı haritalarında yer almamasından 1852 ya da 1865 yıllarında caminin yangınlarından etkilenerek harabeye dönüştüğü düşünülebilir. Nitekim 1855-1860 yılları arasında çekilen bir fotoğrafta mescidin harap, minaresinin de külahsız olduğu görülür.
OSMANLI'NIN TARİHİ EVLERİ