Osmanlı'ya miras kalan 7 Bizans Sarayı
Günümüzde Topkapı Sarayı'nda sergilenen 'Kaşıkçı Elması'nın Tekfur Sarayı'nda bulunduğunu biliyor muydunuz? Ya da bu yapının Bizans'tan günümüze ulaşan tek saray olduğunu? Sizler için, Osmanlı'ya miras kalan 7 Bizans Sarayı'nı derledik.
Giriş Tarihi: 24.04.2019
14:27
Güncelleme Tarihi: 24.04.2019
16:54
Çatladı Kapı'da, sur üzerinde inşa edilmiştir. Sarayın önünde Bukoleon Limanı bulunuyordu. Burada "Porta Leonis" Kapısı vardı. Saray, 10. yüzyılının ikinci yarısından itibaren bu limanın üzerindeki aslanın boğaya saldırmasını gösteren heykelden dolayı bu ismi almıştır. Bu aslan heykelleri bugün İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde sergilenmektedir.
İustinianos tarafından yaptırılan saray, Nikephoros Phokas ile parlak dönemlerini yaşamıştır. İmparator 969 yılında saray çevresinde birçok yapı inşa ettirmiştir. Bunlar arasında sığınma odası, sarayın bahçesindeki havuz ve doğudaki fener kulesi vardır.
Sarayın içi de oldukça süslüdür. Yerler büyük olasılıkla opus sectila ile kaplıydı. Duvarlar ise çiniler ile süslenmişti. Saraya ait akuanthus yaprakları ile süslü mermer kapıda İmparator İustinianos'a ait monogram bulunuyordu. Ne var ki bu monogram da bilinçsiz kişilerce tahrip edilmiştir.
İmparator Nikephoros Phokas için Bukoleon Sarayı çok önemli idi. Ancak onun trajik sonu da bu sarayda gerçekleşmişti. Rivayete göre ''İmparator Nikephoros Phokos'ın güzel karısı İmparatoriçe Theophanı, imparatorun yeğeni İonnes Tzimiskes ile bir olup kocası içim ölüm planları kurmuştur. Sarayın maiyetini ve bazı askerleri yanına alıp bu olayı karlı bir gecede gerçekleştirdiler. İonnes Tzimiskes küçük bir kayıkla Bukoleon rıhtımına, oradan da saray duvarlarının önüne gelmiş, saray görevlilerinin yardımı ile Nikephoros'un odasına gitmiş, köşede aslan postunda yatan imparatoru yanındakilerle birlikte öldürmüştür. Ardından kendisini imparator etmişti...''
Günümüzde, sarayın doğuya Marmara Denizi'ne bakan üç pencere açıklığı kim bilir belki de bu olayın gizli tanıkları olarak yüzyıllardır suskunlarını korumaktadır.
Blakhernai Sarayı'nı oluşturan yapılar topluluğu Haliç'e doğru inen dik yamaç üzerindeki teraslar zerine kurulmuş olup, batısındaki surlarla bitişiktir.
Tekfur Sarayı ve Anemas Zindanı, Blakhernai Sarayı'nın bölümleri idi. Anastasios Haliç'te kara surlarının içinde bu sarayı yaptırmıştır. Bu sarayın yapılma gerekçesi Blakhernai Meryem Kilisesi ve Ayazması'nı ziyarete gelen imparatorun burada dinlenmesi idi.
Komnenos döneminde saray, imparatorluk sarayı haline getirildi. Burası sayfiye sarayı olarak yapılmıştı. Bu olasılıkla Meryem Kilisesi'ne merdiven ile bağlıydı.
Sarayın çeşitli bölümleri bulunuyordu: Kabul salonu, ibadet mekânı ve yatak odası gibi İmparator ve mahiyetindekiler Blakhernai Sarayı'na deniz yolu ile gelmekteydiler. Bunun için ''Ksilo Porta'' önündeki rıhtımı kullanmış olmalıdırlar.
Bugün saraydan, onun bir bağlanışı olan Tekfur Sarayı ve korunmasını sağlayan sur duvarları (Anemas Zindanı'nın olduğu duvar) ulaşmıştır.