Arama

Sultan Abdülhamid’in arşivinden fotoğraflarla saat kuleleri

İcadıyla insanlara büyük kolaylık sağlayan saat, küçülüp ceplere girmeden önce kent meydanlarında herkesin görebileceği büyüklükte ve yükseklikte bulunurdu. Batı'da yapılmaya başlansa da Doğu'da sanat eseri haline gelen bu tarihi yapılar, şehirlerin en dikkat çeken mimari eserleriydi. II. Abdülhamid'in tahta çıkışının 25. yıl dönümünde valilere saat kulesi yapılmasıyla ilgili ferman gönderilmesiyle Anadolu'nun içlerine kadar yayıldı. Sizler için Sultan Abdülhamid'in arşivinden asırlara tanıklık eden saat kulelerinin fotoğraflarını derledik.

Evrak mahzeniyle saat kulesi

Zamanı göstermenin yanı sıra yangın gözetleme kulesi olarak da kullanıldı. Dolmabahçe ve Yıldız saraylarındaki gibi bazı saat kuleri barometre ve termometre olarak kullanıldı.

Dersaadet'in asırlara şahitlik eden saat kuleleri

Gümülcine Saat Kulesi

Akademisyenlerin yaptığı araştırmalara göre Anadolu'da ayakta kırk dört, bir yapıya bağlanarak kulevari şekilde yükselen on beş, yok olan yirmi beş, yeni yapılan on beş, Arnavutluk'ta altı, Bosna-Hersek'te yirmi üç, Bulgaristan'da otuz beş, Filistin'de bir, Irak'ta dört, Kosova'da on bir, Libya'da bir, Lübnan'da iki, Makedonya'da on beş, Mısır'da bir, Romanya'da bir, Sırbistan'da bir, Suriye'de üç ve Yunanistan'da on dört olmak üzere toplam 115 saat kulesi belirlendi.

Halep Saat Kulesi

Çanakkale, Dolmabahçe, İzmit ve İzmir'de kaidelerindeki çeşmelerle sebil; Kayseri, Muğla, Tokat ve Yozgat saat kulelerinin altlarındaki odalarla muvakkithâne görevlerini üstlendi.

İstanbul'un yedi kulesi ve ilginç öyküleri

Hindistan Bombay'da Darülfünun Binası ve saat kulesi

Döneminde mimari eserler barok, empire, eklektik ve neo-klasik üslûp ile inşa edildiğinden dolayı bu özelliği yansıtır. Saat kuleleri genellikle sade taş yapılardır. Tophane, Yıldız Sarayı, Dolmabahçe, İzmir ve İzmit'teki saat kuleleri en süslü olanlardır.

Konya Saat Kulesi

Konya'daki bu saat kulesi, kiliseden çevrilerek önce mescid, daha sonra saat kulesi olarak kullanıldı. 1872 yılında vali Burdurlu Ahmed Tevfik Paşa, Eflâtun Mescidi'ni bir saat kulesi haline getirmek için kubbesinin üstüne dört köşe ahşap bir oda yaptırarak bunun da üstüne yine ahşaptan bir kule oturttu. Dört tarafında saat kadranı bulunan binanın mihrap duvarının dış yüzüne Sultan Abdülaziz'in tuğrası işlendi. Ne yazık ki 1921 yılına doğru temellerine kadar yıktırılması nedeniyle günümüze ulaşamadı.

Kayıp mirasın izinde: Türkiye'den kaçırılan tarihi eserler

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN