Sultan II. Mahmud Kubbetü’l-Hadra'yı nasıl yaptırdı?
Mukaddes topraklara özel bir ehemmiyet gösteren Osmanlı sultanları, Mescid-i Nebevi'nin imarı için çeşitli faaliyetlerde bulundu. Yapılan bu imar faaliyetleri asırlar boyunca neredeyse hiç durmadı. Peygamber Efendimizin (SAV) kabrinde yıpranan yerlerin tamirini ve bugünkü 'Yeşil Kubbe'yi inşa ettiren Sultan II. Mahmud idi. Peygamberimize derin hürmet duyan II. Mahmud, İstanbul'dan gönderdiği mimarlara, inşaat esnasında Resulullah'ı (SAV) rahatsız etmemeleri için dünya kelamı edilmemesinden çekiçlerin keçe ile sarılmasına kadar bir dizi önlem aldırdı.
Giriş Tarihi: 10.05.2020
15:51
Güncelleme Tarihi: 04.12.2023
13:02
◾ Derviş Ahmed Peşkârîzâde tarafından kaleme alınan "Tayyibetü'l-Ezkâr " isimli hâtıratta, Osmanlı döneminde Ravza-i Mutahhara' da gözetilen edep, hürmet ve nezaket şöyle anlatılır:
"Yatsı namazı kılınıp cemaat gittikten sonra, Ravza vazifelileri olan ağalar, ellerine birer fener alıp Harem-i Şerîf'i köşe köşe gezer ve Bâbü's-Selâm'a gelip kapıyı kapatırlar. Eğer içeride bir kimse görürlerse; "Bismillah!" diyerek dışarı çıkmasını işaret ederler. Zira Harem-i Şerîf'te dünya kelâmı olmaz. Eğer Hücre-i Şerîf'te bir kimse olursa, ona da; "Lâ ilâhe illâllâh!" diye seslenirler.
Güneşin doğmasına üç saat kala, (yani teheccüd vakti girince) müezzinlerin reisi kapının dışında bir kere; "Lâ ilâhe illâllâh" diye nidâ eder. İçerideki nöbetçiler bunu duyunca; "Muhammedü'r-Rasûlullah" diye seslenirler ve sonra kapıyı açarlar."
SULTAN MAHMUD'UN PEYGAMBERİMİZE DUYDUĞU DERİN HÜRMET
◾ II. Mahmud, 1819 'da Hücre-i Saadet olarak adlandırılan Peygamber Efendimizin (SAV) kabrinin bulunduğu alana hediye ettiği şamdanla beraber bir de naat gönderdi. Bu şiir, Osmanlı sultanlarının Resulullah'a (SAV) olan hürmet ve muhabbetlerinin bir vesikasıdır:
Şamdan ihdâya eyledim cür'et ya Resulallah! Murâdımdır ulyâya hizmet, ya Resulallah! Değildir ravdaya şâyeste, destâviz-i nâçîzim, Kabul eyle, kıl ihsan ve inâyet, ya Resulallah! Kimim var hazretinden gayrı, hâlim eyleyem i'lâm, Cenâbındandır ihsan ve mürüvvet, ya Resulallah! Dahîlek, el-emân, sad el-emân, dergâhına düştüm, Terahhüm kıl, bana eyle şefaat ya Resulallah! Dü âlemde kıl istishab Hân-ı Mahmud-i Adlîyi, Senindir evvel ve âhirde devlet ya Resulallah!
◾ Peygamber Efendimiz'in (SAV) vefatından sonra da azılı düşmanlar Resulullah'ı (SAV) rahat bırakmadı. Hıristiyan dünyası, 1150'lerde Hz. Peygamber'in (SAV) naaşını kaçırmaya teşebbüs etti. Ravza-i Tâhire 'nin altına doğru tünel kazarak, bedenini kaçırma girişiminde bulundular.
◾ Onlara karşı Peygamberimizi (SAV) ilk koruma altına alan Selçuklu Atabeyi Mahmut Nureddin Zengi Aksungur'du. İkinci koruma altına alan da Sultan II. Mahmud Han 'dı. Ravzâ-i Tâhire'nin ve Merkad-i Şerif'lerinin etrafına çok derin hendekler kazdırarak kurşunla doldurup, suikastları önleme tedbiri aldı.
Peygamberimizin na'şının Avrupa'ya kaçırılmasını engelleyen cengâver
SULTAN MAHMUD'UN MUKADDES TOPRAKLARDA YAPTIRDIĞI DİĞER İMAR FAALİYETLERİ
◾ II. Mahmud döneminde de Haremeyn'e çeşitli hizmetlerde bulundu. Hz. Peygamber'in (SAV) çocuklarına ve bazı ashab-ı kirama ait mezarlar da restore edildi.
◾ Medine'de medrese ve kütüphanelerin yanında Medine içme suyu kaynağı olan Ayn-ı Zerka da genişletilerek, büyütüldü ve şehrin ihtiyacını giderir hale getirildi. Kuba Mescidi tamir edildi. Mescidu'l-Kıbleteyn, Uhut Mescidi, Mescidu'l-Baki, Hz. Ali, Hz.Ebu Bekir (RA) ve Hz. Peygamber'in (SAV) bayram namazlarını kıldığı Mescid-i Musalla gibi birçok mescit Osmanlı tarafından imar edildi.
◾ Mekke ve Medine civarında birçok sahabenin kabirleri yenilenmiş , "Abar-ı Ali" denilen Ali kuyuları, Bedir savaşı esnasında Hz. Peygamber'in (SAV) çadırının yeri ile bitişiğindeki mescit ve aynı mekandaki diğer mescitler, Haremeyn arasındaki kuyular ve su bentleri, Medine ile Şam arasındaki Hac yolu üzerinde bulunan bütün kuyu ve su bentleri II. Mahmud döneminde gerçekleşti.