Tarihte İslam coğrafyalarında meydana gelen depremler
Tarihte, jeolojik yapıları nedeniyle fay hatları üzerinde bulunan İslam ülkelerinde depremler sık görüldü. Bu fay hatları pek çok depremi tetikledi; beraberinde gerçekleşen afetler de can ve mal kaybına yol açtı. Peygamber Efendimiz ve ashabı, deprem gibi doğal afetlerden sonra Allah'a dua edilmesini tavsiye ederdi. Peki, tarihte İslam coğrafyalarında meydana gelen depremlerin etkileri ne oldu? Hangi depremden sonra dağ parçalanarak denize kaydı ve nehir tamamen kayboldu?
Giriş Tarihi: 03.11.2020
17:45
Güncelleme Tarihi: 06.02.2023
13:44
DEPREMDE GERÇEKLEŞEN FIRTINA GEMİLERİ PARÇALADI
1262'de gerçekleşen ve büyük zayiata yol açan deprem sırasında Akdeniz'deki korkunç fırtına yüzünden pek çok gemi parçalandı. 1340 yılında da Kahire'de benzer sonuçlar doğuran bir deprem yaşandı. Şehirde 1386, 1422, 1425, 1437, 1455, 1468, 1476, 1483, 1491 ve 1508 yıllarında hafif şiddette depremler meydana geldi.
7 Ağustos 1847'de Kahire ile Benî Süef arasındaki bölgede etkili olan bir deprem büyük hasara ve can kaybına sebep oldu.
AKDENİZ’DEKİ DEPREMDEN ENDÜLÜS DE ETKİLENDİ
854 Mağrib ve Kayrevan'da meydana gelen depremde Kayrevan'ın 13 köyü, 911 yılı depreminde ise Bâs köyü yerle bir oldu. Afrika'da kayıtlara geçen en şiddetli deprem 1302'de meydana geldi
Deprem Berka, Tunus, Sicilya, Kâbis, Merakeş ve Kuzey Afrika'daki Merînî topraklarında pek çok yıkıma yol açtı, Akdeniz'de oluşan büyük fırtına gemileri karaya fırlattı.
Türkiye'nin tsunami tarihi ve bölgelere göre tsunami riski
İSLAMİ GELENEKTE DEPREM ALGISI NASILDI?
Depremle ilgili teknik ve bilimsel araştırmalar da Allah'ın ayetleri diye bilinen bu olaylar üzerine analiz ve tefekkür çalışmaları olarak kavranmıştır.
Böylece Müslümanlar arasında depremler daha çok dinî ve ahlâkî boyutuyla algılanmıştır.
PEYGAMBERİMİZ DEPREMLE İLGİLİ NE BUYURDU?
Bu tavsiyeler doğrultusunda sahabeden Abdullah bin Abbas'ın Basra'da, Abdullah bin Mes'ûd'un Fesâ'da, Ebü'd-Derdâ'nın Dımaşk'ta yaşadıkları depremlerin ardından halkı namaz kılmaya ve Allah'a sığınmaya çağırdıkları bilinir.
Emeviler döneminde meydana gelen bir depremin ardından Hz. Hüseyin'in oğlu Ali (Zeynelâbidîn) namaz kılmayı, deprem afetinden Allah'a sığınmayı ve depremler kesilinceye kadar oruç tutup tövbe-istiğfarda bulunmayı önermiştir.
Kıssalarla Peygamberimizin musibetler karşısındaki tutumu
MÜSLÜMAN BİLGİNLER AÇISINDAN DEPREM
İbnü'n-Nedîm, Ya'kub bin İshak el-Kindî'nin depreme dair günümüze ulaşmayan bir risâlesinden bahseder. Risalenin yer altında rüzgârların (gaz) meydana geliş sebebi ve bunun pek çok depreme ve kırılmaya yol açması hakkında olduğuna dair bilgi, eserde depremin fiziksel sebepleri üzerinde durulduğunu gösterir.
Yemen tarihçisi Abdullah Tayyib Bâ Mahreme de Ebü'l-Hasan Sirâceddin Ali bin Ebû Bekir el-Hemdânî'nin ez-Zelâzil ve'l-eşrâṭ adlı bir çalışmasını anar. Benzer içerikte bir risale 1343 yılındaki Halep merkezli depremden sonra tarihçi İbnü'l-Verdî tarafından yazılmıştır.