Camiler kadınlara kapalı!
Kadınların günlük hayatta daha aktif olması vakit namazlarını camilerde kılma ihtiyacını gündeme getiriyor. Son yıllarda bu konuda Diyanet'in adımları olsa da hala yeterli görülmüyor. Öyle ki, Mimar Sinan yapısı Bali Paşa Camii'nde kadınlara ayrılmış balkon katına bile perde çekilmiş, bir kısmı ise ardiyeye dönmüş vaziyette.
"Geceleyin mescide gidip ibadet etmek için kadınlarınız sizden izin istediklerinde kendilerine izin verin." (Buharî, Ezan 162)
Kadınlar eğitim, iş, cami ziyaretleri vb. sebeplerle toplum hayatına daha aktif olarak katılmaya başladıklarından beri daha çok dışarıda bulunmaya başlamışlardır. Bu durum ise kadınların camilerde vakit ve Cuma namazı kılma ihtiyacını gündeme getirmiştir. Türkiye'de yaklaşık 84 bin cami bulunuyor. Bu camilerde kadınlara ayrılmış bölümler muhakkak ki var. Fakat genelde bu yerler, caminin ana bölümünün çok uzağında, izbe, rutubetli veyahut kapalı oluyor. İslam'ın ilk yıllarında kadınlar, vakit, cuma ve bayram namazlarına katılıp Hz. Peygamber'in hutbe ve vaazlarını dinlemişlerdi. Mahalle mescitlerinde veya bazı evlerde kılınan namazlarda cemaate katılan kadınlar, oralarda yapılan eğitim etkinliklerinden önemli ölçüde yararlanmışlardı.
Modern çağın gereklerinden olarak bir iş yerinde değişik makam ve mevkilerde çalışan kadınlar, lise veya üniversitede okuyan öğrenciler okul veya iş yerinde mescit olmadığı için en yakın camide vakit namazlarını kılmak istemekte fakat başta abdesthane olmak üzere mihraptan uzak, depo olarak kullanılan yerlerin kadınlara ayrılması birçok sorunla karşılaşmalarına neden oluyor. Bu da onların camiden uzak kalmalarına sebebiyet veriyor. Öyle ki, Mimar Sinan yapısı Bâli Paşa Camii'nde kadınlar bölümü balkon katında olmasına rağmen önlerine bir de perde çekilmiş durumda. En tepki toplayan örneklerden birisi de şimdi kadınlara geri verilse de Hacı Bayram Veli Camii'nin restorasyondan sonra hanımlar mahfilinin erkeklere verilmesi ve kadınlar için caminin altında yeni bir yer yapılmasıydı.
"Kadınlarınızı mescitlerden menetmeyiniz" (Buharî, Nikâh 116)
İslâm, bütün Müslümanları ibadet ve eğitim ile yükümlü tutup kadın ile erkek arasında herhangi bir ayrım gözetmez. Erkeğin olduğu kadar kadının da ibadet etmeye ve kendisi için gerekli olan bilgileri öğrenmeye ihtiyacı var. İslâm'a göre erkek ve kadın Allah'a karşı aynı ölçüde sorumlu olsa da bu görevlerini yerine getirmeye çalışan kadınların camide kendilerine ayrılan yerlerde birçok sınavı vermesi gerekiyor.. Özellikle Ramazan ayında uzun teravih namazlarında kadınlara ait bölümlerin yeterince havalandırılmaması büyük şikâyetler konusu.
Camilerde kadınlara ayrılan alanlar on metre kadar. Ankara Ulu Cami'deki kadınlar bu daracık alanda namazlarını eda etmek durumunda kalıyorlar. Bu alanların küçük olması kadınlar karşılaştığı sorunlardan sadece biri. Çoğu camide kadınlar için abdest alacak alanda yok. Örneğin 16. yüzyılda inşa edilen Kazancı Ali Ağa Camii ve Kazancı Ali Ağa Camii. Abdesthanesi olan camiler ise kir ve rutubetten durulmayacak vaziyette.
DİYANET'TEN PROJE
Öte yandan, Diyanet İşleri Başkanlığı gelen şikâyetler doğrultusunda kadınların Hz.Muhammed zamanındaki gibi namaz kılmaları için proje başlattı. "Camilerin Kadınlar Bölümünü Güzelleştirme Projesi" ana hedefi İstanbul'da 3000'i aşkın camide; kadınlara namaz için ayrılan mekânların, abdest alma yerleri ve WC'lerin nezih hale getirilmesi, kadınların abdest alacağı ve namaz kılacağı yer olmayan camilere ise, abdest alma yeri ve caminin ana mekânında mihrabı minberi görebilecek şekilde namaz kılabileceği yerler yapılması.Proje kapsamında İstanbul'da 30 ekipten oluşan 60 kişilik grubun detaylı raporlarının İstanbul müftülüğüne ulaştığını söyleyen İstanbul Müftü Yardımcısı Kadriye Avcı "Kadınlar bu durumdan uzun zamandır şikâyetçiydiler ancak kadın müftü yardımcıları atanınca kendilerine muhatap buldular ve bu sıkıntılarını da çokça dile getirir oldular. Namaz kılan ama uygun ortam bulamayan kadın yazarların olayı köşelerine taşımaları da Müftülüğün harekete geçmesinde etkili olmuştur." şeklinde konuştu.