Anne Babalar Buraya

BİLGE'CE BİLDİRMECE: SOKAKTAN KEDİ SAHİPLENDİK!

Merhaba sevgili arkadaşlar,
Biliyor musunuz bugün çok güzel bir şey oldu.

Sokaktan kedi sahiplendiik!


Siz sormadan hemen nasıl olduğunu anlatmaya başlayayım. Öncelikle hafta sonu okul tatil olduğundan cuma akşamları annem biraz daha geç yatmamıza izin verir. Bize mısır patlatır ve kardeşimle güzel bir film izleriz. Yine böyle bir cuma akşamına hazırlık için annemle markete gittik. Hava çok soğuk değildi. Sadece yerler ıslaktı, belli ki az önce yağmur yağmıştı. Marketten içeri girecekken kafamı soluma çevirdim ve ıslanmış minicik beyaz bir kedi gördüm. Kartondan derme çatma bir yuvanın içinden bana bakıyordu. O kadar güzeldi ki… Gözleri masmaviydi. Acaba yeni mi doğmuştu? Annesi neredeydi acaba? Ona yiyecek mi arıyordu ya da sütü mü bitmişti? Onu gördüğüm şu kısacık an kafamdan onlarca düşünce geçiyordu. Anneme o alışverişini tamamlayana kadar kapının önünde kediyi sevip sevemeyeceğimi sordum. İzni de kaptıktan sonra minik kedinin yanına usulca iliştim.

Onu korkutmaktan korkuyordum, elimi yavaşça ona doğru uzattım, bembeyaz ve biraz kirlenmiş tüylerine dokundum. Benden korkmamıştı. O kadar tatlıydı ki alıp ona sarılmak istedim. Belki ona sarılsam şimdi olduğu kadar üşümezdi. Ayrıca maması da ıslanmıştı.
Neredeyse 3-4 dakikadır oradaydım ama kedinin annesi hâlâ gelmemişti.
Onu eve götürsek ne olurdu ki? Kardeşimle birlikte ona uyuması için güzel bir yer yapardık. Eminim ki buna o da çok sevinirdi.
Hem kedi sahiplenmek istiyorduk. Yuvaya ihtiyacı olan bu tatlı kediyi sahiplensek fena olmaz mı?
Henüz ismini bilmediğim minik kedi, nispeten kuru sayılabilecek bir yere uzandı. Onu öylece izlemeye başladım. Bu şekilde ne kadar zaman geçirdiğimi bilmeden dalmışım. O sırada annem seslendi: "Haydi kızım, markette işim bitti, yağmur tekrar başlamadan gidelim, ıslanmayalım."
Ona kediyi işaret ederek: "Anne o da bizimle gelebilir mi?" dedim. Beraberinde ekledim: "Dur hemen hayır deme, zaten bir kedi sahiplenmeyi düşünüyoruz. Bu sahipsiz kalmış bir kedi olabilir. Bir süredir buradayım annesi de gelmiyor. Biz ona çok iyi bakarız, zaten çok üşümüş bak!"
Kediyi avucumun içine aldım. Öncesinde tırmalayacak mı acaba diye endişelensem de öyle bir şey yapmadı. Mırıl mırıl sesler çıkarıyordu. Onu yavaşça anneme uzattım.
Annem de onu incitmekten endişelenerek minik beyaz kedinin yumuşacık tüylerine dokundu: "Ne kadar sevimli bir kedi böyle. Islanmış da.."
Annemin gözleri ışıl ışıl parlıyordu. İçimden bir ses bu kediyi eve götüreceğimizi söylüyordu:
"Bilgeciğim, evet kedi sahiplenmek istiyoruz ama ya bu kayıp bir kediyse... Sahipleri onu bulmaya çalışıyorsa... Önce bunu öğrenmeliyiz."
Avucumda minik beyaz kedi, annemle birlikte markete girdik. Kedi meraklı gözlerle etrafı inceliyordu. O sırada annem de kasiyerin yanına yöneldi. Ben minik kediyle marketi dolanıyordum. Az zaman sonra annem de yanıma geldi. Kasiyer, kediye baktıklarını ama marketteki yoğunluktan dolayı kediyle çok ilgilenemediklerini söylemiş. Eğer biz sahiplenmek istiyorsak bunun kedi için çok daha iyi olacağını da eklemiş.
Annem bunları anlatırken yüzü gülüyordu. Duyduklarıma ben de çok sevinmiştim.

Bu minik kediyi sahiplenmiştiikkk! 😍


Hâlâ inanamıyordum. Acaba eve gidince kardeşim ve babam nasıl tepki vereceklerdi?
Annemle ben ikisinin de çok heyecanlanıp sevineceklerine emindik.
Bugün evden çıkarken eve bir kedi sahiplenerek döneceğimizi hiç düşünmezdim. Hayat sürprizlerle dolu. Yarın da onu veterinere götüreceğiz.
Ee sadece sevmek yetmez, onun ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılamamız gerekiyor. Adını ne koysak acaba? Buna tek başıma karar veremem sanırım. Kardeşimle beraber düşünsek daha iyi olur. 😊
Ne çok konuştum böyle… Çünkü çok mutlu ve heyecanlıyım.
Dünyalar güzeli minicik bir kediyi sahiplenmemizle birlikte, bugün de unutulmayacak günler listemde yerini aldı.

Canım minik beyaz kedimmm, seni daha şimdiden çok seviyorum…

🖊Selin Ceren Sarıgül

🎨 Feyzanur Can