Abdullah Bin Mesud
Abdullah bin Mesud'un ailesi ve İslam'dan önceki hayatı hakkında fazla bilgi yoktur. Babası, Abdullah bin Hâris bin Zühre'nin halîfi idi. Bu sebeple o da Benî Zühre'nin halîfi olarak tanınmıştır.
Fakir bir ailenin çocuğu olduğu için İslam'a girmeden önce pek tanınmayan Abdullah bin Mesud, çocukluğunda Ukbe bin Ebû Muayt'ın sürülerine çobanlık yaptı.
Hz. Hatice ve Ali'den (RA) sonra İslam'a kabul eden üçüncü kişi olduğu söyleniyorsa da bizzat kendisi, altıncı Müslüman olmaktan şeref duyduğunu belirtir.
Müslüman oluşu
Abdullah bin Mesud'un dine girişini, koyun sürülerini otlattığı bir sırada Hz. Peygamber (SAV) ile aralarında geçen olağanüstü bir hadiseye bağlayan haberler yanında, Peygamber'in Erkam'ın evine yerleşmesinden veya Hz. Ömer'in (RA) İslam'a girmesinden önce Müslüman olduğuna dair rivayetler de vardır.
Abdullah'ın annesi Ümmü Abd bint Abdüved ve kardeşi Ukbe de ilk Müslümanlardandır.
Vefatı
Medine'de 60 yaşını geçmiş olarak vefat eder. Cenaze namazı Hz. Osman (RA) veya Ammâr tarafından kıldırılır ve Bakî Mezarlığı'na defnedilir.
Katıldığı savaşlar
Kaynaklar Abdullah bin Mesud'un Hz. Peygamber (SAV) zamanındaki bütün savaşlara katıldığını bildirir.
Bedir'de savaştan bir önceki gece keşif kolunda görev almıştır ve savaş sırasında yaralı olarak bulduğu Ebû Cehil'i öldürmüştür. Hz. Peygamber, ümmetin Firavun'u diye vasıflandırdığı Ebû Cehil'in öldürülmesinden dolayı Allah'a hamdederek Abdullah'ı övmüş ve Ebû Cehil'in kılıcını ona vermiştir.
Abdullah, Uhud Gazvesi'nde bir ara ortaya çıkan panik sırasında Peygamber'in yanından ayrılmayan birkaç kişiden biridir.
Çalışmaları
İbn Mesud, Hz. Ömer (RA) tarafından Kûfe kadılığı ve beytülmâl idaresi ile görevlendirildi. Resmî vazifesi yanında ilmî faaliyeti ve yetiştirdiği talebeler vasıtasıyla Kûfe'de tefsir ve fıkıh mekteplerinin de temellerini atmıştır.
Abdullah bin Mesud, daha sonra Hz. Osman (RA) tarafından Medine'ye çağrılır. Fakat İbn Mesud, halifenin Ebû Zerr'i Rebeze'ye mecburi ikamete göndermesi ve resmî Mushaf'a muhalif olur endişesiyle bazı şahısların elinde bulunan Mushaflar'ın yakılmasını emretmesi gibi sebeplerle halifeye kırgındır. Kûfeliler onu koruyacaklarını vaad ederek ayrılmamasını istedikleri halde, ortaya çıkacak fitnelerin kendisi yüzünden başlamasını arzu etmediğini belirterek Hz. Osman'ın (RA) emrine uyarak Medine'ye döner.
Fiziksel özellikleri
Kaynakların belirttiğine göre Abdullah bin Mesud kısa boylu, zayıf ve esmer bir kimse idi. Son derece mütevazı bir kişiliğe sahipti. Saçlarını uzatır, temiz ve güzel giyinmeyi severdi.
Süründüğü güzel kokularla karanlık gecede bile tanınırdı. Reyta ve Zeyneb adlarında iki hanımı, Abdurrahman, Utbe ve Ebû Ubeyde adlarında üç oğlunun olduğu bilinir.
İlmi öncülüğü
Daha çocuk sahibi olmadan Hz. Peygamber (SAV) kendisine Ebû Abdurrahman künyesini vermiş ve oğlu olduğunda adını Abdurrahman koymuştur.
Abdullah bin Mesud'un hizmetlerini ve büyüklüğünü, onun siyasî ve idarî alandaki faaliyetinden çok, İslami ilimlerin kuruluşundaki öncülüğünde aramak gerekir.