LAHANACILAR VE BAMYACILAR KARŞI KARŞIYA
Futbol, çoğu insanın ortak tutkusu. Kimimiz oynamayı, kimimiz takım tutmayı seviyoruz. Futbolun en özel heyecanlarından biri de derbiler.
Şaşırırsınız değil mi? Sizi biraz daha merakta bırakalım ve önce geleneksel ata sporlarımızdan biri olan cirit hakkında size bilgi verelim.
Cirit. Günümüzde de devam eden bir ata sporumuz. Bir anlamda bir savaş provası olduğu ve askerleri dinç, dinamik, enerjik, atik ve çevik tuttuğu için sık oynanıyor. İsmini oynandığı; kurumuş, sert ve ağır meşe ağacından yapılmış sopadan alıyor.At üzerinde 20-21 kişilik iki takımla karşılıklı oynanıyor. Başlangıçta iki takım yüz metre arayla diziliyor. Ardından takımlardan bir atlı çıkıp diğer takıma yaklaşıp birinin adını söyleyip kaçmaya başlıyor. Adı söylenen oyuncu diğerini takip edip elindeki ciridi ona isabet ettirmeye çalışır. Ciritin isabet etmemesi için usta biniciler atın üzerinde film sahnelerini aratmayacak şekilde sağa veya sola eğilir. Oyun bu şekilde sürer. Puanlama oyunda sergilenen hareketlere göre verilir.
İşte bu cirit takımlarının ikisi de Çelebi Mehmet (1389-1421) tarafından Amasya'da kurulmuş. Şehrin lahanası ve bamyası meşhur olduğu için takımlara "Lahanacılar" ve "Bamyacılar" isimleri verilmiş. Bu iki takım kıran kırana maçlar yapmaya başlamış. Fetihle beraber ezeli rekabet İstanbul'a taşınmış.
Lahanacılar yeşil gömlek ve pantolonla; Bamyacılar ise mavi gömlek ve pantolonla renkli formaları tercih etmiş. Her iki takımın bayrakları da formaları ile aynı renkten tasarlanmış. Takım sevgisi o dereceye ulaşmış ki cirit meydanındaki mermer sütunlara lahana ve bamya simgeleri sultanların talimatıyla kazınmış. Ezeli rekabetin bir simgesi olarak günümüze kadar ulaşmış. Bu maçlara da halk yoğun ilgi göstermiş.
sloganları meydanda yankılanıyormuş. Bu rekabet 400 yıl boyunca sürmüş.
Peki, siz o dönemde yaşasaydınız hangi takımı tutardınız? Zor soru değil mi?
Cevaplarınızı göndermeyi unutmayın. Yeni bir yazıda görüşmek üzere. Sevgiler.😉
🖋Metin Özdamarlar
🎨Bala Erfidan