Rasim Özdenören vefat etti

Rasim Özdenören vefat etti 📌 Ülkemizin en büyük yazarlarından olan 1940 doğumlu Rasim Özdenören 22 Temmuz gecesi kaldırıldığı hastanede yoğun bakıma alınmıştı. Usta yazar bir süredir rahatsızdı. 📌 Ömrünü Müslümanların düşünce ve öykü sahasına serdeden Özdenören, yazdıkları ve konuşmaları ile nesillere temas edebilen belli isimlerdendi. Gül yetiştiren muhterem ağabeyimiz Rasim Özdenören dünya hayatına veda etmiştir. Mekânı cennet, makamı âli olsun. 🔴 Özdenören, lise yıllarından itibaren içinde bulunduğu çevre ve yapmış olduğu okumalar vesilesiyle edebiyatın farklı türleri ile ilgilenerek önemli denemeler ortaya koyar. Bu serüvenin en olgun dönemi ise lise yıllarına tekabül eden, 'Yedi Güzel Adam' dönemidir. 🔴 Aynı edebi meclisi paylaşan bu müstesna insanlar; denemeden öyküye, eleştiriden şiire edebiyatımızın her dalında eser vermeye gayret eder. Ancak Özdenören'in ustalığı, sonradan başladığı öykü alanında olur. Özdenören öyküleri, milletimizin ahvalini ortaya koyan, derli toplu birer vesikadır. 🔴 Toplumsal gerçekçiliği ve ruha dokunan meseleleri bilhassa öykülerinde işleyen yazar, bu hassasiyetleri sebebiyle okurlar tarafından çok sevilir. Öykü zamanla onun için bir yaşama ve kendini ifade etme biçimi halini alır. 📌 Usta öykücü ilk eserlerinde; bireysel temalar, sıkıntılar üzerinde durarak bireye dikkat çeker. Kendi içerisinde yaptığı sorgulamalar ve yaşadığı kırılmalar Özdenören'in sanat yaşamının ilk bölümünü teşkil eder. 📌 Bu süreç uzun sürmez ve Özdenören'in sanat anlayışı kısa bir süre sonra toplumsal bir hüviyete kavuşur. 1979'da yayınlanan 'Gül Yetiştiren Adam' başlıklı uzun hikâye ile Özdenören'in sanatı, toplumsal bir çizgiye gelir. Yazar artık kendi içsel yolculuğunu bir noktaya getirerek gözlerini toplumsal sorunlar üzerine diker. 🔴 Okumak, bir yazar için gerekli olan en önemli damardır. Bir yazarın kendini bir noktadan sonra ileri götürememesi yetenekten ziyade okuma serüveni ile alakalıdır. Edebi serüveni belirleyen ekseriyetle dil ve üsluptur. 📌 Rasim Özdenören kendi dil ve üslubunu yazı yazmaya başladığı dönemden itibaren geliştirerek belli bir noktaya taşıyabilmiş nadir yazarlarımızdandır. Kendisi de bu hususa dikkat çeker. Yazarın yazma isteği evvela özlemle başlar. 📌 Edebiyatımızda müstesna bir yere sahip olan Özdenören, babasının memuriyeti sebebiyle çocukluğunu birçok farklı şehirde geçirir. Arkadaşları, akrabaları ve güzelliği sebebiyle daima Maraş'ı özler. Yazarın eserlerinde, Maraş'a duyulan özlem ve sevgi çokça gözlenir. 📌 Bulunduğu şehirlerdeki dönem Türkçesi de yazarın üslup ve dilini beslemesine yardımcı olur. Yazar sadece edebiyatımıza bağlı kalmayarak yabancı dili sayesinde dünya klasiklerini ve önemli eserleri kendi dilinden okuyarak dilini ve üslubunu besler. 🔴 Rasim Özdenören ekseriyetle öykücülüğü ile tanınır. Lakin yazar, ortaya koyduğu denemeler ile düşünce dünyamızda önemli etkilere sahiptir. Seksenli yılların o soğuk ikliminde Rasim Özdenören, ortaya sağlam eserler koyarak sisteme karşı protest bir tavır sergiler. Yazarın 'Müslümanca Yaşamak' ve 'Müslümanca Düşünmek Üzerine Denemeler' başlıklı deneme kitapları, İslamcılığı üç nesil boyunca derinden etkiler. 📌 Müslümanların sistemi sorgulamaları yolunda ciddi bir mesafe kat etmelerine katkı sağlayan Özdenören, bugün hala lise ve üniversite talebelerinin çokça okuduğu bir yazar. Batı Medeniyetine getirdiği muhtelif eleştiriler ile de tebarüz eden yazar, Batı'yı gayet iyi bilen bir Müslümandır. 📌 Rasim Özdenören öykücülüğü kadar bir fikir işçiliği ile de tebarüz eder. Farklı sebeplerle ABD'de bulunduğu dönemde Amerikan toplumunu ve bireyini yakından görerek, bir kanıya varır. Ona göre bu zenginlikler ülkesi aslında insanlara sefalet sunan koca bir fabrikadan başka bir şey değildir. 📌 Yazar, deneme eserlerinde İslam'ın ne denli büyük ve güzel bir sisteme sahip olduğunu, çağların İslam'a uymakla değer kazanabileceğini dile getirir. Özdenören'in yazdığı düşünsel metinler, sadece yazıldığı döneme has kalmayarak bugün dahi güncelliğini korur. Bu da yazarın fikri eserlerinin kıymetini göz önüne serer. 📌 Rasim Özdenören şu ana kadar otuzdan fazla eser kaleme aldı. Derin okumalar ve araştırmalar sonucu belirlediği hususlarda kalem oynatan yazar, ülkemizin edebi muhitinin gelişmesinde önemli bir paya sahiptir. 📌 İlerlemiş yaşına rağmen hala edebiyattan kopmayan Rasim Özdenören sağlığı el verdikçe, üretmeye devam etti. Usta yazar ve öykücü Özdenören 23 Temmuz 2022 tarihi itibari ile aramızdan ayrıldı. ➡ Rasim Özdenören adını çoğu okur bu kitap ile birlikte duymuştur. 1979'da yayınlanan roman, insanlara küsen bir gazinin gül yetiştirmesini ve kendi damarlarından kopmuş genç nesli ustaca anlatır. Eserde kendi kabuğuna çekilen gelenek ile her tarafa yayılan modernizm, metaforlar arayıcılığı ile karşılaştırılır. Özdenören bu eseriyle, öykü alanındaki yetkinliğini kanıtladığı gibi adını da geniş bir kitleye duyurur. ➡1985'de yayınlanan eser, deneme türünde kaleme alınmış bir 'Müslüman el rehberi' hüviyetidir. Rasim Özdenören, değişen ve gelişen bir dünyada düşüncenin Müslümanlıktan ayrı ilerlemeyen bir yol olduğunu bu kitap ile dile getirir. Seksen sonrası Türkiye, diğer İslam ülkeleri gibi muhtelif fikirlerle harmanlanmış bir durumda olduğu için Özdenören, bu eseri kaleme alıp ortaya yılları aşan bir rehber kitap koyar. Kitap Müslümanlara, çağ ne kadar değişse de İslam'ın baki kalacağını haykırır. ➡ Rasim Özdenören denemeleri ile insanları tefekkür etmeye davet eder. Bu denemeler içerisinde ayrı bir yere sahip olan 'Müslümanca Yaşamak' ise, bir Müslümanın hayata bakışı ve fiillerini yönlendirme açısından mühim bir noktadadır. Müslümanların dağınık bir vaziyette olduğu seksenlerde yazılan yazılar, 1988'de 'Müslümanca Yaşamak'ı oluşturur. Bu yazıları Müslüman hayatına bir bakış yahut istikamet yazıları olarak da görmek mümkündür. Yazar eserde, sorular yoluyla Müslümanları düşünmeye sevk etmeyi amaç edinerek Müslümanlara birlik çağrısında bulunur. ➡ Rasim Özdenören sanatçılığının yanında İslami ve ilmi meseleler hakkında derin okumalar yaparak bu hususlara dair fikir üreten müstesna bir kaleme sahip. Özdenören'in 1996'da kaleme aldığı eser, deneme türünün en güzel örneklerinden biri olmasıyla öne çıkar. Kitabın ana fikri; İslam'ın sahip olduğu müesses nizam ve Batı ideolojilerinin bu nizam karşısında yetersiz kalmalarıdır. Özdenören eserin genelinde, İslam'ın insanlığa sunduğu güzellikleri dile getirerek Batı düzeninin insanlara müstahak gördüğü sefaleti 20. yüzyıl üzerinden anlatır. ➡ Aşk, dünya üzerinde hakkında en çok kanıya varılan hususlardan biridir. Herkesin konuda bir sözü vardır. Rasim Özdenören eserde, her insan kadar tanımı olan bu kavram hakkında tez ve sentez üreterek, kimsenin fark etmediği pencerelerden meseleye bakıyor. Muhtelif alıntılarla meseleyi derinleştiren Özdenören, ortaya dört başı mamur bir 'Aşk' denemesi koyuyor. 2002 senesinde yayınlanan deneme kitabı bugün hala yazarın en çok okunan eserleri arasında. ➡ Kitap, nefsini yenme yolunda yola çıkan bir gencin kuyuya düşerek kendi içindeki kuyu ile yüzleşmesinin hikâyesini anlatıyor. Rasim Özdenören'in alt metin anlamında ne denli usta bir öykücü olduğunu ortaya koyan eser, 1999'da yayınlanır. Hikâye, yayınlandığı dönemde çok ses getirerek insanların kişisel sorgulama yaşamalarına sebep olur. Sahici bir öykü, sarsan bir gerçeklik isteyen her okurun yolu bir gün 'Kuyu'dan geçer. 📌 Bazı eserler, bize tüm kültür ve medeniyetimizi hissettirir. Bir sorgulama penceresi açarak meselelere farklı noktalardan bakmamızı sağlar. Rasim Özdenören'in öykü ve denemeleri de bize geleneğimizi hatırlattığı gibi sorgulamamızı da öğütleyerek, yeni bir bakış açısı sunar. Anadolu'nun muhtelif yerleri ve ABD'de bir dönem yaşayan Özdenören metinlerinde, bir Doğu – Batı kıyası yaparak, bizlere neyi kaybettiğimizi hatırlatmaya gayret eder. (X) 🔍 Bilgi Notu: 2015'de Necip Fazıl Kısakürek Ödülleri'nde 'Saygı Ödülü' ne layık görüldü. 📌 Özdenören hikâye ve denemelerinde ilahi dayanaklar görülür. Yazar kendi düşüncesini rabbani kaynaklara dayandırır. 'Kuyu' kitabı, Yusuf suresinden esinlenilerek ortaya çıkar. Yusuf suresi 15. ayette Yüce Allah (CC), 'Onu götürüp (kör) kuyunun dibine bırakmaya ittifakla karar verince bunu yaptılar. Onlar farkında değilken biz de Yûsuf'a vahyettik ki, 'Onlara bu yaptıklarını elbet bir gün anlatacağız.' buyurur. Kuyu öyküsü de kuyuya düşen bir gencin, içindeki kuyudan çıkmasını konu edinir. Nihayetinde Özdenören metinleri aynı zamanda düşünce dünyamızın hikâyesidir.