Hafızalara kazınan şiirler nasıl yazıldı?
Şiir, bütün bir çağın sesidir. Yazılma nedenleri ve orada ne anlatmak istendiği ise şairin açıklamasıyla anlaşılır. Aksi takdirde okuyucu ya da eleştirmenlerin düşünceleri yorumdan öteye geçemez. Bundan dolayı da "bir şiirin okuyucusu kadar anlamı vardır" denilir. Peki, hafızalara kazınan şiirler neden yazıldı? Gelin, beraber şiirlerin coğrafyasında keşfe çıkalım.
Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine
"...
Senin kalbinden sürgün oldum ilkin
Bütün sürgünlüklerim bir bakıma bu sürgünün bir süreği
Bütün törenlerin şölenlerin ayinlerin yortuların dışında
Sana geldim ayaklarına kapanmaya geldim
Af dilemeye geldim affa layık olmasam da
Uzatma dünya sürgünümü benim
..."
💠
📌Sezai Karakoç'un Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine şiiri okuyucuların en sevdiği eserlerinden biridir. Halk arasında yıllarca naat olduğu düşünülse de aslında bu doğru değildi.
📌Ülkenin 12 Mart Muhtırası'yla çalkalandığı bir dönemde, Karakoç ı "İslam'ın Dirilişi" başlıklı bir yazı kaleme aldı. Bunun neticesinde kendisine dava açıldı. Daha sonra bazı yazılarını topladığı "Yazılar" kitabından dolayı bir başka dava daha açıldı.
📌 Bunlardan dolayı Karakoç, İstanbul'dan Ankara'ya memuriyet görevine geçti. Ardından davalardan hüküm giydi.
📌 Prof. Dr. Fatih Andı, çok sevdiği İstanbul'dan Ankara'ya giden, ardından da hüküm giyen Karakoç'un, 1971 ve 1972 yıllarında bu hislerle kaleme aldığını belirtir.