Her çocuğa anlatılması gereken hikâye
Bütün çocuklar kırılgan, masum, narin, rüya gibi ve şaşırtıcıdır. Oyunlarını, yaratmak ve gerçekleştirmek istedikleri hayallere dönüştüren ışıltılı zihinlere sahiplerdir. Etrafınız çocuk sesleriyle dolduğunda mutlaka hatırlamanız gereken bir durum var: Biz büyükler, onların antrenörleri gibiyiz. Onların hayallerinden, yaşama arzusundan, benlik saygısından ve özellikle de kimliklerinden sorumluyuz. Bu konuda da en büyük yardımcımız da hikâyelerdir. Çocuklara mesaj iletmenin en iyi yollarından olan hikâyeleri, çocukların kendilerini anlamalarına yardımcı olmak, dünyayı dolaşmak, onlara değerler öğretmek ve yeni deneyimler kazandırmak için kullanabilirsiniz. Her çocuğa anlatılması gereken hikâyeyi ve hikâye anlatmanın tekniklerini sizleri için derledik.
‘BAŞARAN ÇOCUK’ HİKAYESİ
İki çocuk bütün sabahı donmuş bir göl üzerinde kayarak geçirdi. Ama sonra aniden buz kırıldı ve çocuklardan biri suya düştü. Akım onu birkaç metre uzağa çekti, çocuk bir buz tabakasının altında kalmıştı. Onu kurtarmanın tek yolu, o buz tabakasını kırmaktı.
Arkadaşı yardım istemek için bağırmaya başladı. Kimsenin gelmediğini görünce hızlıca bir kaya aradı ve olabildiğince sert bir şekilde buza vurmaya başladı.
Bir delik açana kadar tekrar tekrar vurdu, sonra kolunu suya soktu, arkadaşını tutup dışarı çekti. Birkaç dakika sonra, çocuğun bağırışlarını duyan komşular sayesinde itfaiyeciler geldi. Çocuk olanları anlatınca, küçücük bir çocuğun böylesi kalın bir buz tabakasını kırabilmesine şaştılar.