İz bırakan kitap cümleleri

'Neden öldün ki hemen? Fare kadar küçük de değildin.' John Steinbeck 'Beni çıkardığında anlamın bozulmuyorsa bundan böyle ayrı yazılalım.' Sezai Karakoç ''Zavallı halkımız, varını yoğunu, eskiden büyücü hocaya verdiği gibi, şimdi de büyüleyici Avrupa eşyasına veriyor.'' Nurettin Topçu ''Oldum olası seni seviyorum demeye utanmışımdır, fakat gönlüm sevmekten hiçbir zaman utanç duymamıştır.'' Amin Maalouf ''Ağlayabilseydiniz, anlayabilirdiniz...'' Necip Fazıl Kısakürek ''Ben insandan elinde olmayan şeyleri istemem. Mesela şu boyunu iki karış uzat, demiyeceğim.'' Ahmet Hamdi Tanpınar ''Sevgisiz yaşayanların ölülerden farkı kalmıyordu çünkü...'' İskender Pala ''Bir gün sana dünyada katlanılacak tek şeyin sevgi olduğunu öğreteceğim.'' Yusuf Atılgan ''Seni görünce dünyayı dolaşıyor insan sanki.'' Edip Cansever ''Ruhun da bir gayesi var; O, Allah'a doğru yolculuktadır.'' Nurettin Topçu 'Ölüm insana, gözünün akının siyahına olan yakınlığından daha yakındır. ' Fethi Gemuhluoğlu 'Canım Benim, Bilir misin, 'canım' dediğimde içimden canımın çıkıp sana koştuğunu duyarım hep.' Ahmed Arif 'Kitap bir limandı benim için. Kitaplarda yaşadım. Ve kitaplardaki insanları sokaktakilerden daha çok sevdim.' Cemil Meriç ''Gerçek mutluluk, yavaş yavaş, azar azar gelir...'' Cengiz Aytmatov ''Hep seni düşünmekten kimsenin yüzüne bakmadım.'' Orhan Veli ''Sizin hiç babanız öldü mü?' Cemal Süreya cÖzdemir Asaf ''İnsanları yalan söyledikleri zaman dinlemeyi severim. Olmak istedikleri ama olamadıkları ''kişi''yi anlatırlar.'' Yusuf Atılgan 'Bana gözlerini bıraksaydın hiç olmazsa giderken...' Oğuz Atay ''Sesinde ne var biliyor musun? Söyleyemediğin sözcükler var.'' Cemal Süreya 'Özgürlük, iki kere iki dört eder diyebilmektir. Buna izin verilirse, arkası gelir.' George Orwell ''Günün birinde acıyı keşfeden küçük bir çocuğun öyküsü...'' José Mauro De Vasconcelos ''İnsanın oturduğu toprakların altında ölüleri yoksa o adam o toprağın insanı değildir.'' Gabriel García Márquez ''İnsanları öldüren silahlar değil, yine insanlardır.'' John Verdon 'Kendini nasıl hissediyorsun?' Diye sordu. 'Askeri bir akademi gibi,' dedi Arthur, 'parçalarım tek tek mezun oluyorlar.' Douglas Adams ''Sahip olduğum şeylere sevindiğim, Sahip olmadıklarıma da üzülmediğim için mutluyum.'' Lev Nikolayeviç Tolstoy 'Yavru kedim, minik kurabiyem, ilim irfan hasretimin ateşleyicisi. Ne kadar çabuk büyüyüp serpildin sen böyle!' Vladimir Bartol ''Çalışmadan nasıl yaşayacaksınız? Çevrenize bir bakın isterseniz. Taş bile bir görevi yerine getirmek için yaratılmıştır kâinatta.'' Nikolay Vasilyeviç Gogol 'Hissetmek ne renktir acaba?' Fernando Pessoa ''Yaşıyor musun, diye soracaklar ve sen, elbette, evet, diye cevap vereceksin, fakat vücudun itiraz edecek, hayır diyecek, ölü olduğunu söyleyecek.'' José Saramago ''Daha önce pek fazla okumuyordum. Kitaplar evimizde pek sık görülmez. Ekmeğin daha önemli olduğu düşünülürdü. Karnımızı doyurmak zihnimizi doyurmaktan daha önemli bir işti.'' Christy Brown ''Bir insan söylediği şeylerden çok, söylemedikleriyle insandır.'' Albert Camus 'Bir tabut düşün,içinde ben, içimde sen…' Cahit Zarifoğlu 'Ölene kadar sorumlusun gönül bağı kurduğun her şeyden' Antoine de Saint-Exupéry ''Hayat, kötü bir kitabı okumayacak kadar kısadır.'' James Joyce ''Ve asla kar yağdığında şemsiye açan şu yetişkinlerden olmayacağım; asla.'' R.J. Palacio 'Gregor Samsa bir sabah bunaltıcı düşlerden uyandığında, kendini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.' Franz Kafka ''Dünyanın yüzde on dördünün her gece aç yattığını biliyor muydun?'' Michelle Cohen Corasanti 'Nasıl oluyor da insanı mesut eden bir şey aynı zamanda felaketinin de kaynağı oluyor.' Johann Wolfgang von Goethe ''Ayrı ayrı yaşantıları, ayrı ayrı duyguları olan iki kıta gibiydiler; düzgün bir ilişki kurulamıyordu aralarında.'' William Golding ''Ölmekten müthiş bir şekilde korkuyordu çünkü henüz gerçek anlamda yaşamamıştı.'' Franz Kafka ''Göz yaşının bir anlamı olmalıydı ... Ağlama, dedi, başka ne diyebilirdi, dünya anlamını tümüyle yitirmişse gözyaşlarının bir anlamı kalır mıydı.' José Saramago ''Sen, beni asla, asla tanımayan, bir su birikintisinin yanından geçercesine yanımdan geçip giden, bir taşa basarcasına üstüme basan, hep, ama hep yoluna devam eden ve beni sonsuz bir bekleyiş içerisinde bırakan sen, kimsin ki benim için?'' Stefan Zweig 'Onca kalabalığa rağmen, bu nasıl bir yalnızlık!' Charles Dickens 'Ya öbür tarafta ne var? İşte orada, bazen taa içinde duyduğunu söylediğin müziği bulacaksın. Ama artık sen de o müziğin içindeki bir ses olacaksın.' Michael Ende ''Montag: Bir kadın kitaplar uğruna yanabiliyorsa, kitapların içinde bir şeyler olmalı...'' Ray Bradbury ''Hangi liman büyük bir kütüphaneden daha güvenli bir biçimde açar sana kollarını?'' Italo Calvino 'Beni anlamadın demeyeceğim. Beni anladın. Zaten en dayanılmaz acı buydu. Sen beni anladın. Anladığın halde canımı yaktın.' Frida Kahlo 'Tutuklanmaktan mı korktun, yaptığın şeyi kabullenmek zorunda kalmaktan mı? Hayır efem, yapmadığım şeyi kabullenmek zorunda kalmaktan.' Harper Lee