Üsküdar'da Bir Attar Dükkanı kitabından alıntılar
Çağımızın içindeki buhrandan, sıkıntıdan sıyrılıp bir an da olsa eski günlere, eskinin nahif samimiyetine gitmek, sanıyorum hepimizin düşüncelerinde yer ediniyor. Fiziksel olarak bunu yapamasak da ince ince işlenmiş satırları okuyarak biraz da olsa eskinin ruhunu koklayabilir, özlemimizi azıcık da olsa giderebiliriz. İşte Ahmet Yüksel Özemre'nin kaleminden dökülen eski Üsküdar, bizi tam olarak o günlere doğru bir yolculuğa çıkarıyor. Üsküdar'da bir attar dükkanına konuk oluyoruz. Etrafımızda şifa saçan birçok bitki mevcut ama asıl mesele o dükkanın içindeki sıcak sohbet, samimi yüzler ve belki de bir yudum çay! Gelin alıntılar eşliğinde Üsküdar'da Bir Attar Dükkanı'nda neler yaşanıyormuş, birlikte okuyalım.
Üsküdar'da Bir Attar Dükkanı kitabından alıntılar
💠 "Bu dükkana gelenler yalnızca müşteriler değildi. Aktar Hocalar'ın dükkanı zamanın bazı meşhur sanatkarlarının, ariflerinin, sırlı sofilerinin ve meşayihinin sohbet ve muhabbet etmek üzere sürekli uğradıkları bir yerdi; adeta Akademi gibi bir şeydi."
Ahmet Yüksel Özemre, kendi tanımıyla; ailesiyle arasında samimi bir dostluk ve derin muhabbet bulunan Üsküdar'daki Attar Dükkanı'nı, 3 yaşından itibaren ziyaret etmeye başlamış ve bu samimiyet tam 53 sene sürmüş. Dile kolay 53 sene müdavimi olmuş bu güzel dükkanın. Üç nesil dükkan sahiplerine şahitlik etmiş. Bu dükkan ihtiva ettiği envai çeşit baharatın, kokunun yanında güzide isimlere de ev sahipliği yapmış. Nice manevi sohbetlerin, dostlukların, himmetlerin, hayırların, tefekküre şayan ibretlerin kaynaklarından biri olmuş. Her sayfayı çevirdikçe başka bir yaşanmışlığın kokusu yansımış satırlara. Özemre, ince ince işlemiş hatıralarını... 4 ev geçindirmiş bu dükkan...