Ticareti karlı çıkan sahabi: Suheyb bin Rumi

📌Suheyb bin Rumi'nin babası veya amcası, İran Kisra'sının Übülle valisiydi. Asıl adı Umeyre'dir. Rumlar bu bölgeye baskın yaparak küçük yaştaki Umeyre'yi esir aldı. İsmi Rumlar tarafından Suheyb olarak değiştirildi. 🔹 Uzun bir süre Rumlar'ın elinde esir kalan Suheyb, Beni Kelb kabilesine köle olarak satıldı. Daha sonra Mekke'li Abdullah bin Cüd'an tarafından köle olarak satın alındı ve azad edildi. 🔹 Rumların elinde uzun bir süre esir olarak kaldığı için Rumî olarak adlandırıldı. Bu sebeple Rumcayı Arapça'dan daha iyi bilirdi. Suheyb bin Rumi'nin künyesi Ebu Yahya'dır. 📌Hz. Muhammed'in (s.a.v.) İslam daveti Mekke'de yayılınca Suheyb de davete icabet edenlerden oldu. Müslüman olmak için gittiği Erkam'ın evinin önünde Ammar bin Yasir'le karşılaştı. Ammar bin Yasir: -Burada ne arıyorsun? diye sordu. Suheyb de - Sen ne yapıyorsun burada? diye karşılık verdi. 🔹 Ammar, 'ben içeri gireceğim ve Hz. Muhammed'in (s.a.v.) bildirdiği dine gireceğim' dedi. 🔹 Süheyb, 'ben de aynı niyetle buraya geldim' deyince beraber içeri girip Müslüman oldular. 📌 Suheyb, Müslüman olduğunu açıklayan yedi kişiden biriydi. Mekke'de akrabası ve aşireti olmayan birisi olduğu için çokça işkence gördü. Süheyb Mekke'de akrabası, aşireti olmayan bir zat olduğu için müşrikler kendisine çok zulüm ederler, konuşamayacak hale getirinceye kadar onu döverlerdi. Peygamber Efendimizin kendisiyle övündüğü sahabe 📌Suheyb, Habbab ve Ammar birlikte Mekke sokaklarında yürürken Kureyşli müşriklerinden bazıları ile karşılaştılar. Müşrikler onları görünce; 'İşte bunlar Muhammed'e tabi olan kimseler...' diye alay ettiler ve bazı uygunsuz sözler söylediler. Bunun üzerine Suheyb onlara şöyle dedi: 🔹 'Biz Allah'ın Nebisinin arkadaşlarıyız. Biz ona iman ettik ve siz onu inkar ettiniz. Biz onu tasdik ettik, siz onu yalanladınız. Müslüman olan zelil olmaz, müşrik olan aziz olmaz.' Suheyb bu sözleri sarf edince müşrikler ona saldırdı ve kendinden geçene kadar dövdü. Ammar ve Habbab'a da saldırdılar. Allah içimizden sizlere mi ikram etti? Sizlere mi hidayet etti? dediler. 🔹 Müşriklerin bu sözlerinden dolayı şu ayetin nazil olduğu rivayet edilir: 'Böylece 'Allah içimizden bunlara mı lütufta bulundu?' demeleri için onlardan bazısını bazısıyla denedik. Allah, şükredenleri daha iyi bilen değil mi?' (En'am 6/53) 📌Müslümanlar Medine'ye hicret etmeye başladığında, Suheyb'te hicret için hazırlık yapmaya başladı. Aslında o, Nebi (s.a.v.) ile yola çıkmayı arzuluyordu. Yola çıkmak üzereyken bazı Mekkeli gençler tarafından yolu kesildi. Müşrikler hicret etmesini engellemek istedi. Suheyb onlara şöyle seslendi: Onlara, 'Allah'a yemin ederim ki, benim sizden çok daha iyi ok atan bir kimse olduğumu bilmektesiniz. Yine Allah'a yemin ederim ki, önümdeki şu oklardan her biri ile sizlerden bir adamı öldürmedikçe beni ele geçiremezsiniz. Oklarım tükendikten sonra kılıcımla size karşı savaşır ve nihayet öldürülürüm. Eğer mal peşinde iseniz malımın yerini size söyleyeyim. Benim birkaç yüz dirhem ağırlığında bir külçem var. Onu size versem benden vazgeçer misiniz?' dedi Onlar da; 'Evet' dediler. Suheyb onlara malını verdi ve Medine'ye hicret için yola çıktı. 📌Peygamberimiz Kubâ'da iken ona yetişti. Peygamberimiz onu görünce 'Ey Ebu Yahya alışverişin karlı oldu' dedi. Bu sözünü üç defa tekrarladı. Suheyb ise Peygamberimize (s.a.v.) şöyle cevap verdi: -Ya Resûlullah benden önce sana kimse gelmemiştir. Bu haberi sana Cibril'den başkası vermiş değildir. Hz. Muhammed (s.a.v.) Suheyb'in fedakarlığı için şöyle buyurdu: 'Malı konusunda sağda solda böyle diyebilenden başkası cennete giremez. Yermük Savaşı'nda Müslüman olan Romalı komutan: Cerece 📌Suheyb (r.a.) güzel ahlak sahibi olmasının yanı sıra çok şakacı bir insandı. Kûba'da Hz. Muhammed'e (s.a.v.) yetiştiğinde, peygamberimiz hurma yiyordu. Hicret yolculuğu sırasında Suheyb'in bir gözüne ağrı girmişti aynı zamanda çok acıkmıştı. Suheyb hurmalardan yemeye başlayınca Nebi (s.a.v) ona: -Bir gözün ağrıdığı halde hurma mı yiyorsun? buyurdu, Suheyb: -Ey Allah'ın Rasulü, ben ağrımayan tarafla yiyorum, dedi. Bu cevap karşısında Nebi'nin (s.a.v.) azı dişleri gözükene kadar güldüğü rivayet edilmiştir. (Bezzar) 📌Suheyb (r.a.) Hz. Peygamberden (s.a.v.) hiç ayrılmadı, O nereye giderse yanındaydı. Bedir, Uhud, Hendek savaşlarına ve diğer bütün gaza ve seriyyelere katıldı. Ok atma konusunda mahir idi. Kendisi ile Peygamberimiz arasında hiçbir zaman düşman bulunmadı. İslamın zaferi için elinden ne geliyorsa yaptı. 🔹 Suheyb kendisinin durumundan bahsederken şöyle der: 'Hz.Peygamber (s.a.v.) nerede bulunduysa ben de orada hazır idim. Hangi seriyyeye, hangi gazaya gittiyse ben de orada idim. Onlar ön cihetlerden korkarken ben önlerinde idim. Arkalarından gelebilecek tehlikeye karşı durabilmek için arkalarında idim. Kesinlikle Hz.Peygamber'i vefat edinceye kadar hiçbir zaman kendimle düşman arasına (siper olarak) koymadım.' 📌Ebû Nu'aym Suheyb hakkında şöyle der: O, Allah yolunda hicret eden, yedirip doyuran, malının tamamını Allah yolunda sarfeden, dinini iyi bilen ve Yüce Rabbi için cihad eden, Allah ve Resûlüne en çabuk icabet edenlerden olan Suheyb b. Sinân b. Mâlik'tir. 📌Hz. Peygamber, (s.a.v.) onun Rumların öncüsü olduğunu söylemiş, başka bir hadîste de şöyle buyurmuştur: 'Diğerlerini geçenler dört kişidir. Ben Arapların geçeniyim; Suheyb Rumların, Selman İranlıların, Bilâl Habeşlilerin geçenidir.' Uhud Savaşı: Müslümanlar için ibret dolu olay 📌Suheyb (r.a.) hadisler konusunda temkinli idi. Hata yaparım endişesi ile çok fazla hadis rivayet etmezdi. Kendisine niçin hadis rivayet etmiyorsun? diye sorulunca şöyle cevap verirdi: 'İsterseniz gelin size Rasulullah'ın savaşlarını ve yanlarında bulunduğum sırada gördüğüm şeylerin hepsini anlatayım. Fakat, 'Peygamber şöyle buyurdu' demeye gelince, ben onu yapamam.' 📌Hz. Ömer ona şöyle dedi: 'Ey Suheyb! Sende olan şu üç şeyden başka seni ayıplayacak bir şey göremiyorum. Eğer onlar sende olmasaydı fazilette kimse senin önüne geçemezdi. Kendini Arab'a nispet ettiğini görmekteyim. Hâlbuki senin dilin Acemcedir (Arapça'yı düzgün konuşamıyorsun); kendini bir peygamber ismi olan Yahyâ ile künyelemişsin ve bir de malını israf ediyorsun.' 🔹 Suheyb, ona şu cevabı verdi: 'Malımı israf etmem konusu, onu ancak hakkı olan yere infak ediyorum; Ebû Yahya ile künyelenmem konusu, Hz. Peygamber beni Ebû Yahya ile künyelendirdi. Kendimi Araplara nispet etmeme gelince; Rumlar beni küçükken esir etti, ben de onların dillerini almış oldum. Daha sonra ailemi ve soyumu tanıdım.' 📌Hz. Ömer (r.a.) hançerlenip yaralandığında, Suheyb'i namaz kıldırmak üzere vekil bıraktı. Hz. Ömer'in cenaze namazı kılınacağı sıra Hz. Ali ve Hz. Osman Abdurrahman İbni Avf'a yanına gelerek ileri geçip namaz kılmasını söyledi. Abdurrahman İbni Avf ise namazı Suheyb'in kıldırması gerektiğini söyledi, bunu Hz. Ömer'in istemiş olduğunu belirtti. Bunun üzerine Suheyb (r.a.) çağrıldı ve cenaze namazını kıldırdı. Yeni halife seçilinceye kadar üç gün boyunca Müslümanlara vakit namazlarını da Suheyb (r.a.) kıldırdı. Hz. Hamza kimdir? 📌Suheyb (r.a.) ten rengi kırmızı, saçları da kızıl olan bir sahabi idi. Orta boyluydu ve kaşları da bitişikti. Suheyb bin Sinan el Rumi (r.a.) Hicri 38, miladi 659 tarihinde Medine'de 70 yaşındayken vefat etti ve Baki kabristanına defnedildi.

Ticareti karlı çıkan sahabi: Suheyb bin Rumi

SUHEYB BİN SİNAN EL RUMÎ KİMDİR?