Cum'a suresi ve faziletleri
Göklerdeki ve yerdeki her şeyin, Allah'ı tesbih ettiğini haber veren, Esmâ-i hüsnâ'dan dört ismin yer aldığı Cum'a Suresi, dindarlığın vahye bağlı olmaksızın gerçekleşmeyeceğini, onun kuru bir iddia veya amelsiz bilgiler yığını ile değil, bu bilgilerin yaşanmasıyla elde edilebileceğini ortaya koyar.
Cum'a suresi, müminin Hz. Peygamber'in tanıttığı engin ilâhî rahmet dünyasında kendi kendisiyle, birlikte ibadet ettiği din kardeşleriyle, hatta bütün insanlarla şeref, haysiyet ve uyum içinde yaşaması gerektiğini vurgular.
Medine devrinde, hicretin birinci yılında nâzil olduğu belirtilen, Kur'ân-ı Kerîm'in altmış ikinci sûresi, adını cuma namazı için ezan okunduğunda camiye gitmeyi emreden dokuzuncu ayetinden alır.